kadın var vişne gibidir, reçel yap tabak tabak,
bir de kadın var karpuz gibidir yandın çıkarsa kabak.
kadın var kestane gibidir kış mevsimine sakla,
bir de kadın var kavun gibidir ama almadan önce kokla.
kadın var portakal gibidir dilim dilim tutulur,
bir de kadın var fıstık gibidir avuç avuç yutulur.
kadın var incir gibidir kuru da yenir yaşta yenir,
bir de kadın var bir muz gibidir soya soya yenilir.
kısacası her kadının benzeri bir meyvedir amaaaaa nikah günü geldiğinde erkeklerin yediği her daim ayvadır.
aysel git başımdan ben sana göre değilim
ölümüm birden olacak seziyorum.
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
aysel git başımdan istemiyorum.
.
benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
dağıtır gecelerim sarışınlığını
uykularımı uyusan nasıl korkarsın,
hiçbir dakikamı yaşayamazsın.
aysel git başımdan ben sana göre değilim.
benim için kirletme aydınlığını,
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim!
Bazı şeylere yeniden başlamanın zamanıydı. Kahve ve bir yeni nick. Evet evet tam olarak böyleydi. Yağmurlu zamanlardı, efkar seviyesi Everest. Gönül zaten dipte.
Her ne kadar küçük bir şey gibi dursa da çok büyük bir şeydir el ele olmak, çünkü sonraki aşama sarılmaktır ve her erkek sarıldığında sanki bir ömür boyu çözülmeyecek kollar ister boynunda.