ilk bölümde insanda merak hissi uyandıran, ilerledikçe 'ah keşke x karakter şimdi burada olsa da şöyle olsa' falan diye heyecan yaptığım başaralı Netflix dizisi.
Her karakterin geçmişinde büyük veya küçük bir dram var ve karakterleri güzel işlemişler. Çaresizlik anlarında çaresizliği, sevindiklerinde sevinci hissediyorsunuz. Açık sahneler çok ve aile ile izlenmesini pek tavsiye etmem. Yer yer kahkaha attıran durumlar da oluyor. izleyin,izlettirin.
Bazen yakın gelecek hakkındaki planlar bazen de çok uzun vadeli planlar hakkında düşünmektir. Arabanın bakımı geldi, aman arabayı değiştireceğim de ağustosta çift maaş alınca olsun, oğlumun doğum gününü planlamam lazım, yarın işe siyah takımımı giyeyim, d&r'dan witcher kitabını almam lazım, aidatı vermiş miydim ya?, banyodaki havluluğun vidası gevşemişti onu düzelteyim, avize alacaktık hafta sonu koçtaş'a bakalım, yarın Destiny'de raide girmemiz lazım ama fifa'da pro clubda division 1 şampiyonu da olacaktık daha işimiz var, hafta sonu sütten kaymak yapayım,apartmandaki kediye eve mi alsam ya?....zzzzzz..iyi uykular.
Bilgisayar oyunları satan Steam platformundaki indirimleri görünce çıldırıp oyun kütüphanesini bir sürü oynamaycağın oyunla doldurmaktır. Oynarım yaaa diyerek aldığın 152 adet oyuna, indirimden görüp oynamayacağın 3 oyun daha satın almak ve oynamaya fırsat bulamamak gibi bir durum yaşadıysanız siz de bağımlısınız demektir. geçmiş olsun.
gayet keyifli bir eylemdir. alırım kahvemi otururum güzel bir koltuğa, yanına kitabımı veya gazetemi alırım, bir saatliğine kafamı dağıtır rahatlarım. insan ara sıra kendisiyle yalnız kalmalı.
Konya'da tramvayda 67 yaşındaki amcanın pantalonunun içine kabak koyarak karşısında oturan kıza bakıp kabağı okşaması şeklinde vuku bulmuş iğrenç, aptalca taciz.
akşamları konsolda oyun oynarken, sesli iletişim için açtığımız ve parti adı verilen ortamda birilerinin cips veya fındık fıstık yemesi. gırtlağını sıkasım geliyor yiyen kişinin.
50 liralık kömür ve makarna için başını kapatmayan bayanların ahlaktan bahsetmesi, kömür ve makarna karşılığında ruhunu satanların ahlaktan bahsetmesinden daha normaldir.
işyerinde çay kahve standında, kahveye eklemek için küçük porselen sürahi içinde duran sütü su niyetine bardağa koyup içen bir çalışan var burada.
Onu kravatından çekip kafasını duvara vurmak ve ilk vuruşumda "bu" demek, kafasını ikinci duvara vuruşumda "süt", üçüncü vuruşumda "bardağa" , dördüncü vuruşumda "koyup", beşincide "içmek", altıncıda "için", yedincide "değil" demek, ağzı yüzü kan içinde kaldıktan sonra yine kravatıyla yüzündeki kanları silmek ve en sonunda omzuna hafifçe dokunarak "kusura bakma kahveme koyulacak süt bitince asabi oluyorum" diyerek hafifçe tebessüm etmek istiyorum.
Eksik haber. bankanızı arayıp izin verdikten sonra herhangi bir sorun teşkil etmiyor. izin verilmeyen kartlar ile internetten alış veriş yapılmayacak. Bunun amacı dolandırıcılığın, kart bilgileri hırsızlığının önüne geçmek.
Bu çocuğu var ya bu çocuğu. öteki ergen youtuber ile bunu aynı anda şu bahsettiğim (bkz: #36008299) kafese koymanızı rica ediyorum. lütfen böyle bir organizasyon ayarlayın bana. şu an üstümdeki gömlek kravat ile gireceğim o kafese. kravatı hafifçe gevşeteceğim sonra boynumdan çıkaracağım. çıkardığım kravatı sağ elime saracağım ki yumruk çakarken acımasın. sonra gömleğimin kollarını sıyırırken hafiften bir ön konuşma yapacağım. 15 dakika sonra iddia ediyorum ki kafesten çıkıp koşarak ilim irfan öğrenmeye gitmezlerse ben de editci değilim.