Misyonerler insanları zorla belirli bir fikre veya inanca tabi etmeye çalışırlar. Aydınların ise ikna endişesi yoktur. Analiz ederler, olması gerekeni söylerler, çözüm önerisi sunarlar ama kimseyi ikna etmek için zorlamaya gitmezler.
Peygamberler de böyledir, doğru bildiklerini söylerler ve insanları sadece davet ederler. Günümüzde dindar olduğunu söyleyenleri de böyle olmaya davet ediyorum.
Kimi zaman bulunduğunuz yerin kültür seviyesini dahi çok net belirtebilir. Örneğin Etiler'de ''Sokrates, Kafka, '' gibi kablosuz ağ isimlerine rastlayabilirken, bağcılarda ''YARROCK, PENiS1988, birkereverirsengir'' şeklinde karşımıza çıkar.
Tuttuğu mahalle takımının maçlarına sayıları 7 ile 30 kişi arasında değişen mahalle serserisi diye tabir edilen arkadaşlarıyla giden ve maçları takımlarının 150 kişilik stadyumunda amaçsız bağırışmalar, küfürler eşliğinde yarım yamalak tezahüratlarla birlikte, boyunlarında kendi ürettikleri atkılarıyla izleyen yaratılmışlar grubu. Belediyenin boş arsa bulursa yaptırdığı stadyumlarda maçlarını takip ettikten sonra yaklaşık 50 kişi birlikte evlerine doğru yürürler ve tezahüratları sokakta devam eder. Evlerine gelenler bu kafileden ayrıldıkça sayıları sürüden ayrılan koyunlar gibi teker teker azalır ve tezahüratlar biter. Sonra da dersin ki niye bizi Avrupa Birliğine almıyorlar. bundan işte amk.