Göbeğimle dalga geçen insanları tek bir çukur içinde toplar üzerlerine benzin döküp yakardım. Yanan ateşle nargile közü alır keyfime bakardım. Neyse böyle bir izin verilmesin.
Uzunca süredir unutmaya çalışıyorum. Ben unutmaya çalıştıkça karşıma seni hatırlatan şeyler çıkıyor. Olmamam gereken yerlerde oluyorum. Gülmemem yerlerde gülüyorum. Hayat beni bunlara zorluyor anneciğim. Kimse beni anlamıyor. Birilerine sarılırken gözlerimi kapatıyorum sanki sana sarılıyormuş gibi hissediyorum. Sen gittikten sonra insanlar çok acımasız oldular. Hep kötü şeyler peşine düştüler. Sabah uyandığımda yatağımı toplamıyorum anne hadi gel kız bana. Uzun uzun nasihatler ver. Lütfen geri gel yalvarırım geri gel. Ben hergün sen varmışcasına eve girmek istemiyorum artık. Poşetin içinde sakladığım eşarbını koklamak istemiyorum. Bak Yen'i Yen'i şeyler öğrendim onları anlatmak istiyorum sana. Hadi gel ben anlatayım beraber şaşıralım. Toplayamıyorum kendimi her geçen günde bir kere daha düşüyorum. Hiç iyiye gitmiyorum anne. Senin yanına gelebilmek istiyorum sadece seni istiyorum. Gözlerimin güzel olduğunu söylüyorlar gülümsüyorum teşekkür ediyorum ama onlara değil senin gibi bir kadının kızı olduğum için sana teşekkür ediyorum. Eskişehir'de çok güzel mekanlar açıldı anne gel beraber kahvaltı yapalım kahvemizi sigarayla beraber içeriz sen hadi bir sigara ver dersin ben içmiyorum artık anne derim hadi hadi Verde içelim dersin gülümsersin sonra dayanamaz veririm. Ben Seninle sarılıp uyumayıda çok özledim. Hani ben arkamı dönerdim sen sarılırdın ya işte onu en çok özledim. Babam bana çok kızacak sanki sen benim çocuğum değil misin diye ama ben en çok seni sevdiğimi söyleyeceğim anne. Hergün parçalanıyorum hergün özlüyorum hergün seni daha çok seviyorum. Saçlarım aynı senin gençlik halindeki gibi oldu. Her duştan çıkışımda oturup onları tarardın ya hadi şimdi gene tara anne. Bu sefer daha zor taramak ama sen severek tararsın saçlarımı biliyorum anne. Anlatamadığım, söyleyemediğim, konuşamadığım, haykıramadığım o kadar çok şey var ki. Biraz sonra uyuyacağım seni rüyama bekliyorum anne lütfen gel seni çok seviyorum. Beni bu şekilde yetiştirdiğin için sana minnettarım teşekkür ederim anneciğim. Sabah baş ucunda olacağım fakat şimdiden anneler günün kutlu olsun..
Evde film izlemeye başlamadan önce telefondan bir kaç saat sonraya alarm kurmak. Genelde film izlerken uyuyakalıyorum uyandırıp yerime yatmamı söyleyecek kimse yok neden ? Çünkü dibine kadar yalnızım. Alarm ile uyanıyorum yatağıma gidip yatıyorum. Buda böyle bir yalnızlık anımdır.
Yıllardır göbeğimle dalga geçiyorum hatta bugün irmik tatlısı güzel mi diye soran müşteriye direk göbeğimi gösterdim 4ü birlikte alalım dedi. Kendisini çok seviyorum iyiki var.
Son senelerdir yaşadığım olaylardan sonra mutluluğumu kimseyle paylaşmayacağım diye söz vermiştim kendime. Herşeyi tek başıma yapmakta zevk almaya başladım her yere tek başıma gittim. Hatta işi o kadar abarttım ki 6lı fincan takımı almak yerine tek kişilik fincan almaya başladım. Bu hayatıma o kadar çok alıştım ki başkalarıyla gezmek, birşeyler içmek, birşeyler izlemek ve buna benzer şeyler saçma gelmeye başladı. Etrafımdaki insanların yaşantısına özenen biri değilim ama herkes birileriyle birşeyler paylaştıkça canım acımaya başladı. Hadi kendini biraz sık düşlerkadını dedim kendi kendime. Birilerine şans tanımak istedim. Ama bu şans tanıdığım kişilerin hiç biri beni anlamadı. Yalnızlığa çok alıştım diyorum kimse anlamıyor. Bi 10yıl sonra sözlükte hala aynı durumda olmaktan korkuyorum. Bir kaç senedir çocuk sahibi olmak istiyorum. Ama bunun için birşeyler yapmıyorum. Yalnız kalayım sonra çocuğum olsun ona herşeyi öğreteyim, eğiteyim istiyorum. Şuan çocuk bakıcılığı işinde çalışıyorum. Neden böyle birşey yapıyorum inan'ın bende bilmiyorum. Baktığım kız çocuğuna iyiliği öğretmeyi çalışıyorum. Sonra kendime kızıyorum. Neden kendi çocuğuna öğretmek varken başka birilerinin çocuğuna yapıyorsun bunu? 4 gün izin kullandım 5. Günün akşamında okul servisinden aldım onu. Servisten indi sonra bir kaç adım attı bende arkasından yavaş yavaş ilerliyordum. Bir anda durdu bana baktı tabiki hiç birşey konuşmuyoruz. Baktı baktı baktı. Koşarak geldi sarıldı. Gözlerim doldu resmen. Tüylerim hala diken diken oluyor. Okulda aile tablosu yapmışlar. Kendisini annesini babasını ve benim resmimi yapmış. Onu alıp içime sokasım geldi. Yalnızlıktan acilen kurtulup bir çocuk sahibi olmak istiyorum. Fakat bunu başaramıyorum. Doktor tedavisi görsem işe yarar mı acaba diye düşünüyorum. Yoksa bu yalnızlık senfonisinden kurtulamayacağım.
Anlayarak izlemiş olsaydın şayet Yavuz'un hastalığından dolayı sadece televizyon çalmasını anlardın. Eylülün babasıda sadece radyo çalıyordu. Burada aslında dünyada böyle hastalıklar olduğundan bahsetmek istemişti ama senin üstün zekan bunu anlamamış olsa gerek..
Kuaföre gitmek üşengeç kızların işidir. Kendi işlerini kendileri halledemedemeyen kızların işidir. Her hafta bıyık için 5 tl vermek yerine oturup kendim hallediyorum bütün işimi. hiçte utanmadan sıkılmadan yapıyorum bu işi. Valla normal bir Türk kızının elinin altında su,elektrik ve ayna olduğu sürece hiç birşey olmaz.
O ikiye ayrılmış ve itinayla örülmüş saçlarım, erkeksi tavırlarım ve sınıfın tek kız öğrencisi olduğumdan dolayı yarmagül lakabını takmışlardı. Hiç unutmuyorum kimya öğretmenim kelebekli toka hediye etmişti..
Fotoğraf çektiren ölüler adlı radyo tiyatrosunu kesinlikle öneririm. Biraz korku biraz heyecan katarak hayal gücünüzle birlikte hareket ediyorsunuz. Kadının üstündeki elbisenin rengine, Ada'mın çeketine kadar hepsini siz hazırlıyorsunuz. Şehir tiyatroları tatile girdiğinde yada tek başıma bir bankta otururken mutlaka dinlerim. Düşünsenize oturduğunuz bankın önündeki çimende sizin hayal gücünüzün tiyatrosu oynuyor.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1078258/+
Annem her ay bana kontür gönderirdi Alanya'da zor durumda kalmayayım diye ve hep bu tarihte gönderirdi. Okuma yazması yoktu ama çok zeki bir kadındı annem. Tek tük harfleri birleştirip okuyabiliyordu yazıları ama okuyamıyordu mesela şubat yazısını okuyabiliyordu kendince. Liseye giderken ona hep kitap okurdum oda benim için patik örerdi üşüyüp hasta olmayayım diye. Çok eğlenirdik yazın her çarşıya çıkışımızda bana dondurma alırdı hiç bir zaman boş döndüğümüzü bilmezdim. Birgün dondurma aldı bana, sen neden yemiyorsun dedim Can'ım istemiyor derdi ama aslında parası olmadığı için kendine almazdı. Çocuk aklı işte bende yerdim o dondurmayı.. Kendisi yatıramazdı faturalarını herşeyi ona öğretmeye çalışırdım son Zaman'larda artık elektrik faturalarını kendi yatırmaya başlamıştı. Evde ben olmadığımda hilal yardım ederdi ona çocukluk arkadaşım.. Babam yoktu ama onun yokluğunu hissettirmedi bana hiç bir zaman.. Bugün cüzdanıma baktım 5tl vardı sadece 5tl. Ne yaparım Nasıl geçinirim diye düşündüm sonra gelir bir yerden nasibim dedim. Akşam eve geldim liseden kalma bir belgemi aramak için odaya girdim. O belgemin arasında bu takvim yaprağı vardı tarihi görünce gözlerim doldu. Arasını açtım içinden bu paralar çıktı. Olduğum yere oturdum hıçkıra hıçkıra ağladım. Aklım almadı Nasıl olur dedim ben bunu daha önceden Nasıl görmedim. Ellerimi kendimi hissetmemeye başladım defalarca anne anne diye bağırdım. Biliyordum o bu evin içindeydi ve hala bana yardım etmeye çalışıyordu. Kimse sesimi duymadı.. Bana son kez ayırdığı kontür parasını bile gönderemedi.. Onu çok özlüyorum.. Bugün onun yanına gitmek istedim sadece onun yanında olmak istedim Nasıl öldürürüm kendimi diye düşündüm yapamadım gene yapamadım.. Anneni çok öp olur mu ? Kokusunu içine Çek'e Çek'e öp olur mu ?
