karşılaşıyoruz böyle durumlarla, tam manasıyla iğrençliktir, emanete hıyanettir, bunu yapan kişiyle hızlı bir biçimde alakanızı kesmeniz sizin hayrınıza bir icraat olacaktır....
neyin kafasında olduğunu anlamlandıramadığım tiptir, hayır yani görmemişin bir okulu olmuş tutmuş şeyini koparmış sözünü getiriyor insanın aklına, amk sanki bir tek bu okuyor, bi tek bu üniversiteli, millete nispet yapar gibi...
hukuk ve tıp gibi bölümlerde bunu bir nevi egoya havale ederek anlayabilirim ama sikindirikten 2 yıllık bölümlerde okuyan kardeşlerimiz neden böyle bi bok yiyorlar anlamak zor doğrusu...
18 yaşına yeni basmış ve henüz yeni reşit olmuşken, yaşıtlarından beklenmeyecek derecede bir zeka, olgunluk ve anlayış gösterecek atatürk hakkında yeteri kadar bilgi ve fikir sahibi olma durumudur.
mesela ben kendimi örnek göstereyim küçükken tam bir atatürk hayranıydım, hatta okumayı öğrenmeden önce atatürk'ün hayatını öğrenmiştim, ama ilerleyen yıllarda okulda öğrendiğim dogmatik atatürk anlayışına eleştirel gözle bakmaya başladım, zamanla da okudukça gözlerim açılmaya başladı ama hala atatürk'e minnet duyuyordum, taa ki üstad kadir mısıroğlu ile tanışıncaya dek, üstad hayatımın miladı oldu, bana gerçek atatürk'ü öğretti, rıza nur ile tanıştırdı, kısacası henüz 18 yaşındayken mustafa kemal ile ilgili herşeyi biliyordum, tam bir olgunluk içerisindeydim, sanki büyümüşte küçülmüştüm, allah'ıma şükürler olsun yaşıtlarım gibi gaflet içerisinde değilim, sabah akşam hamdediyorum allaha....
sizin ona doğru dikkatlice baktığınızı fark ettiği zaman hal ve hareketlerinde bariz değişimler gözlenen kızdır, hatta biraz dikkat ederseniz saçmaladığını fark edebilirsiniz, manasız manasız konuşmalarda ve mimiklerde bulunur, bi gözüyle de sizin hala ona doğru bakıp bakmadığınızı kontrol eder...
abdestsiz gusülsüz usulsüz cenabet cenabet entry girmelerinden mütevellit ortaya çıkan durumdur, sonra da diyorlarki ekşi sözlüğün kalitesini nie yakalıyamıyoruz, yakalayamazsın tabi ateist nüfusun fazla, çağdaşlaşmanın önündeki en büyük engel ateistler, keşke karınlarına pıçağı sokup intahar etseler...
namus anlayışı az gelişmiş hatta gelişmemiş gavattır, ne demek lan sevgiliyi arkadaşlarla tanıştırmak, nerede yetiştin sen puşt herif, kitabın neresinde yazıyor bu, insanoğlu çiğ süt emmiş, hadi yarın birgün o çok güvendiğin arkadaşlarından biri senin kıza göz koydu napacaksın, ne pok yiyeceksin, hiç mi düşünmezsin bunları, daha da fenası hadi senin kız onlara göz koydu o zaman ne olacak, o kocaman boynuzlarınla nasıl bakacaksın insanların yüzüne mal adam seni...velhası kelam kıskançlık güzel şeydir ağa...
kemalist azınlık adına oldukça üzücü bir olaydır, ama gerçektir, ne yapsalar etseler o avluyu dolduramıyorlar, demek ki milletimiz kemalistlerin zihinlerinde kurguladıkları gibi mustafa kemal'e minnet duymuyor, mesela ulu önder tayyip erdoğan'a minnetlerini göstermek için gece 2'de hava alanına 200 bin kişi toplandığı halde, 23 nisan gibi baharın en güzel günlerinde anıtkabir'i dolduramıyoruz, kusura bakmayalım özeleştiride bulunuyorum, gençliğimizin nereye gittiğini görünce kaygı duyuyorum, birinin bunları dile getirmesi lağzımdı...
her sofraya oturduğumda başıma gelendir, annem çok kilo alıyorum diye endişeleniyor, alt tarafı 2 ekmek yiyorum, gittikçe göbekleniyormuşum öyle söylüyor, ama nedense bana hiç öyle gelmiyor, bu ara biraz fazla kaçırdığımın farkındayım ama strestendir diye düşünüyorum...
hep merak ettiğim sorunsaldır, aceba gerçekten bekaretsiz bir bayan öğretmenin öğrencilerine öğreteceği bişeyler olabilir mi, onları da kendisine benzetir mi, evli olmadığı halde bekaretsiz olan bir bayan öğretmen yeni nesli yetiştirme bakımından eğitim alanında faydalı olabilir mi?
biraz daha yakınlaşmak için iyi bir yöntemdir, böyle korkarak size sokulması sizin de ona yaklaşıp dudaklarından öpmeniz için iyi bir fırsat oluşturabilir...
ama dikkat etmek lağzım hoşlanılan karı korku filmlerinden hoşlanıyor olabilir, bu durumda işler tersine dönebilir, filmdeki sahnelerden korkarak altınıza sıçmak suretiyle hoşlanılan karıya rezil olabilirsiniz...
birisi cemaatin ve onu elinde bulunduran kirli ellerin hizmetinde ve güdümünde bulunan savcı modelidir, cemaatin menfaatlerini ülke menfaatlerinden evla görür, diğeri ise cumhuriyetin savcısıdır, hukuk devletinin gereği olan yasalara bağlıdır, devletin otoritesini temsil eder, yolsuzlukların üstüne gider ama bunu birileri istedi diye değil, ortada bulunan hukusuzluğun cezasını bulması için yapar...
şuan yaptığı basın toplantısında yaşanan durumdur, komiktir...
"dinime küfreden müslüman olsa" hesabı kendisinin ilgili devlet kurumunun başındayken devleti nasıl soyup suvana çevirdiğine bakmadan başkalarına kul hakkını vaaz ediyor...
dibboyası gelmiş kemalist bir kadındır, çoktur bunlardan kuafer salonlarında, sabahtan akşama kadar bu tür mekanlarda sürterler, zengin erkek tavlarlar, ceplerinde paraları da yoktur, açlıktan kokan nefesine bakmadan insanları beğenmezler...
atatürk'ün eniştesinin yani kız kardeşi mabule'nin kocasının kim olduğu sorunsalıdır, internette konuyla alakalı bir bilgiye ulaşamadım, allah var şimdi eğer böyle biri varsa çok mütevazi birisiymiş zira sen hem atamızın eniştesi olacaksın hem de bunun üzerinden pirim yapmaya çalışmayacaksın...
kemalistlerin kulakları çınlasın da ibret alsınlar, atatürk'e yedi kat yabancı olan bir kemalist atatürk sömürüsü yaparken bu kişinin "atatürk'ün eniştesiyim ben ne dersem o olur" gibi şeylere girmemesi doğrusu taktire şayan bir olay...
belki kemalist değilim ama insanların düşüncelerine saygı duyulması erdemi gereği ölenedek savunacağım durumdur...
evet, insanlar güzel ülkemde açıkca "kemalistim" diyerek ideolojilerini dışavurabilmelidirler, bunda utanıp sıkılacak bir durum yok, zira türkiye demokratik, laik bir hukuk devletidir, anayasanın özgürlükleri düzenleyen kısmında bu teminat altına alınmıştır, kimse kusura bakmasın ama benim kemalist kardeşlerimin de en az şakirtler kadar bu ülkede düşünce özgürlüğüne sahiptirler...
farklı ideolojik yaklaşımlarda olan bu iki grubun sözlüğümüzde ne oranda kolonileştikleri sorununun irdenlenmesidir. Bu tanımdı...
şahsi görüşüm şakirtlerin nufüs oranında kemalistlere ezici üstünlük sağladıkları yönünde, ancak nüfuz bakımından ise kemakistlerin üstünlük sağladıklarını düşünüyorum, zira sözlükte dindarlara çok baskı var, demokrasi istiyoruz...
kürt ırkının çok hızlı çoğalmaları sorunsalının altındaki nedenler araştırılırsa yüz yüze gelinecek gerçektir, yoksa nerden olsun her ailede 10 çocuk...
gs-juve maçındaki saha temizleme işlemlerine dikkatli bakıldığında fark edilecek gerçektir, bilmiyorum bilinçli mi yapılıyor ama galiba penaltı felan olursa net olsun die yapıyolar, gs ceza sahasında sadece çizgiler temizlendi...
bir köşe yazarının fetullah gülen'in önümüzdeki yerel seçimlerde sarıgül'ü destekeyeceği yönünde kendisine 1 yıl öncesinden teminat verdiği yönündeki iddiasıdır, cemaatle akp arası bundan açılmıştır...
doğru mudur bilmiyorum ama eğer böyle bişey varsa, fetullah cia ajanı bir haindir, zalimler için yaşasın cehennemdir...
enteresandır,sevgiliniz sizi "gel buraya benim koca kafalım" diye çağırır ve başınızı okşayarak öpüp koklamaya başlar...ayrıca gerçeklik payı da vardır kafanız hayli büyük olabilir...ama bir erkek için koca kafalı olmak yakışıklı ve zeki olunduğunun alametidir...
kız arkadaşına yahut çeşitli ortamlarda espiri yapıp popülerite kazanmak isteyen ama hayatında daha önce hiç espiri yapmamış arkadaşalara verilebilecek tavsiyelerdir...
benim tavsiye, kelime espirileriyle başlamalarıdır...
mesela:
-dün ne gördüm biliyor musun?
+ne gördün?
-zahide gördüm...
-ayda 10000 lire kazanmak ister misin?
+isterim nasıl olacak?
-o zaman ay'a git...
ünlü islam bilgini cabir bin hayyan'ın, "nükleer enerjiye ulaşmak" imkansızdır diyen çakma bilim adamı nicola tesla isimli dinsize yüzyıllar öncesinden verdiği müthiş ayardır, modern ilimler yaptıkları keşiflerle cabir bin hayyan'ın tesla'ya nasıl bir boru döşediğini ispatlamıştır...
işte gördüğünüz gibi tesla dinsizi bugün herkesin bildiği nükleer enerjiye ulaşmanın imkansız olduğunu iddia ederek tam olarak çuvallamış ve saçmalamıştır...
şimdi bunan karşılık kalbi iman nuri ile dolmuş olan islam bilgini cabir bin hayyan ne demiş bir de ona bakalım, ve işte cabir'in teslaya döşediği boru...
miladi 700'ler, cabir bin hayyan:
"maddenin en küçük parçası olan cüz-ü la yetecezza (atom)'da yoğun bir enerji vardır. yunan bilginlerinin iddia ettiği gibi bunun parçalanamayacağı söylenemez. o da parçalanabilir. parçalanınca da öyle bir güç meydana getirir ki bağdat'ın altını üstüne getirebilir. bu allah-u teala'nın gücünün bir nişanıdır...."
işte size ateist yunan bilginleri ve tesla'nın cahilane düşünceleri ve kalbi iman nuru ile aydınlanmış cabir bin hayyan'ın onlara cevabı...
şimdi neden müslümanız anladın mı!!! ey ateist kişi....
dün ingilizce kursunda şakirt yani cemaat öğrencisi bir arkadaşla, dersaneler meselesini müakaşa ederken öğrendiğim durumdur...
söylediğine göre yukardan talimat gelmiş çok sayıda twitter hesabı açıp dersaneler meselesini twitter dünya gündemine getirmek için sürekli retweet yapıylarlarmış, valla duyunca şaşırdım şahsen, bu türlü propaganda hiç aklıma gelmemişti, stv'de sürekli dile getirilen "dersaneler meselesi twitter gündeminde" haberinin esbabı mucibesi bu demekki...