öğretmen,doktor,şoför,pilot,asker... hepsine bi kulp takıp kutsal sayıyoruz da bu kutsal olmayan meslekler nedir bilinmez ya da neye göre ayrılır kutsal ya da kutsal değil diye.
insanların duygularını ve düşüncelerini kendi bencillikleri üstüne oturtmasıdır.insan sevdiğini kırmak istemez mesela ama bu onu sevdiği ya da onun üzüleceği için değildir, kendi oluşan durumdan dolayı üzüleceği içindir.Bir yakınının ölmesini istemez, bu da onları çok sevdiği için değildir, öldüklerinde kendi üzüleceği içindir aslında.
gelişen teknolojiyle birlikte bozulmaya yüz tutmuş film kayıtlarının yüksek teknolojiyle dijital olarak arşivlenmesidir fakat alışık olduğumuz beyaz çizgili,renkleri soluk o türk filmlerinin tadını nedense bu dijital versiyonları verememektedir.
traktöre turbo takıp yardırmış şahsiyettir. fast and furious dan etkilenen modifiye furyası umarım bu videodan etkilenmezde trafikte birde bunlarla uğraşmayız.
günlük hayatta saçma sapan işlerle uğraşırken bizleri bir nebzede olsa rahatlatan, hatta rahatlatmasada para harcakmaktan kendimizi alıkoyamadığımız icatlardır. Genelde bu icatlar yapıldıktan sonra insanlarda "ben zaten bunu düşünmüştüm ama kaymağını başkası yiyor" diye tespit yapmamıza neden olurlar.
bugün ansiklopedi muhabbeti yapılınca aklıma gelen durumdur. biz ilkokuldayken internet şimdiki gibi pek yaygın değildi, hatta google dan bihaberdik. kütüphanede öğretmenin verdiği ödevler için saatlerce ansiklopedilerin içinden bir paragraf ordan bir paragraf burdan şimdinin kopyala yapıştırını yapardık. hayatımız giderek kolaylaştı belkide ama o yılların güzelliği de o derece kayboldu.
içecek reyonlarında karşımıza zaman zaman çıkan ürünlerdir. meyve suyunun fiyatına bakarsınız, kafanızı çevirip suyun fiyatına bakarsınız, meyve suyunun sudan daha ucuz olduğunu görürsünüz.sonra insan ister istemez düşünmeye başlar, içine zaten fazlaca koymaman gereken suyun tamamını meyve suyu kutusuna koysan daha pahalı olman gerek, peki bize bu durumda ne içirtiyorsunuz be adamlar...
forforlu kibrit olarak da bilinen amerikan filmlerinden gördüğümüz sağa sola sürtünce yanan kibrittir. Bizim kibritler gibi yanması için paketinin yanlarındaki zamazingoya ihtiyaçları yoktur.
hafta sonu gezi amaçla gittiğim istanbul'da bakırköy'den yenikapıya gitmek için kullandığım m.ö yıllardan kalma trenlerinde ankara banliyösü durak listesini aşmış, yabancı olduğunuz için kafanızı cama dayayıp duraklardaki durak isimlerini okumaya çalıştığınız helenistik dönemden istanbul'a yadigar kalmış, tcdd'nin de özenle orjinaline zarar vermeden koruduğu trenlerimiz.
yıllarca izledik güzel hoş ama arkadaş bu şirinleri leylekler mi getirdi diye soruyor insan kendine. en azından bir bölümde ortaya çıkması gerekirdi ama o kadar şirini doğurduğu düşünülürse çocuklara kötü örnek olmaması amacıyla darma dağın olmuş şirin anneyi yayınlamak istememiş olabilirler.
uzun zamandır uykum gelerek yatatağa giremiyordum ama gece öyle bir gözlerim kapanmaya başladıki oturken, her gece uyumadan önce uzun süre düşünen halimden eser yoktu. Sabaha kadar uzun zamandır görmediğim öyle güzel, öyle rahatlatıcı rüyalar gördüm ki sabah kalktığımda adeta yerimde duramıyordum. Ama uyandığımda rüyalardan bir tanesi vardı ki bir çok olay gelir başınıza ders almazsınız ya, işte bu öyle bir ders verdiki bana bugün bütün günümü kendime ayırmaya itti beni. Bugün attım kendimi denizin kenarına, sadece ben, hiçbir şeyi takmıyorum, hiçbirşeyi düşünmüyorum, şu kısacık hayatta bir rüyanın bana bu kadar güzel bir gün yaşatmasının tadını yaşıyorum.
liseli ergenler için yapılmış bir anonstur. gidin yatın, bir güzel uykunuzu alın, dersinize zinde girin yarın gene gelirsiniz ya da gelmeseniz de olur.*
bugün yuh artık bu kadar da olmaz dediğim durumdur. otobüste, minibüste, parkta vs alıştık ama bugün sınav başlamadan sınıfa gelip sıraları dolaşanı görünce şaşkınlığımı gizleyemedim. herkes sınav için yerlerini almış gözetmenin gelmesini beklerken adam içeri girdi (bizde sanıyoruz ki sınavla ilgili duyuru yapacak bir görevli bu adam) s.a diyerek ceketinin cebinden gazeteyi çıkardı yok kızım akşamüstü ameliyat falan olacak vs vs gözler klasik yaşlı vaziyette, tabi ki sınıftaki kızlar hemen "aaaa yazık" sesleri adama bir güzel paralarıda verdiler. adam belkide doğruyu söylüyor da olabilir fakat günlük hayatta karşılaştığımız, insanın duygularını ve vicdanlarını kullanarak onları sömürenler, aslında para verenlerden çok ama çok daha rahat yaşayanları gördüğümüzde gerçekten yardıma ihtiyacı olanlarıda göremez hala geliyoruz.
günümüz gençlerinin önemli problemlerinden birisidir. fazla kota harcamamak adına verilen hızlı uğraşlar sonucu böyle bir probleme neden olacağını düşündüğüm durumdur. ulaştırma ve sağlık bakanını buradan göreve davet ediyorum.kaldırın şu kotaları millet girsin rahat rahat ucuza internete.
"eğer iki kişi arasında kalırsan kesinlikle ikincisini seç, çünkü birinciyi gerçekten sevseydin alternatifi olmazdı." bu çok beğendiğim sözü getirmiştir tekrar aklıma.
Hiçbir şekilde ırkla ilgili olduğunu düşünmediğim, saptırmaların yapıldığı, üzerinde çok oynanan kelimedir. insan hangi ırka mensup olursa olsun, dünyanın neresine giderseniz gidin tüm ülkelerde hangi ülkenin vatandaşıysanız o ülkenin vatandaşlarına verilen ismi alırsınız. Bunu hiçbir şekilde ırk belirtme tasviriyle yorumlayamazsınız. Nasıl ki soyunuz ne olursa olsun ingiliz vatandaşına ingiliz, alman vatandaşına alman diyorsanız türkiye vatandaşına da türk diyoruz. Kökeni fransız olup amerika vatandaşı olana da amerikan denir. Bu onun ırkıyla alakalı bir durum değildir. Başlıkta geçen türk kelimesiyle bu kadar oynanmasına gerek yok bence. Çözülmesi gereken onca sorun varken lütfen herkes biraz daha duyarlı olsun. Elbette ki insanlar bir ülke içinde farklı dilleri konuşuyor olabilir, farklı kültürlere sahip olabilir, farklı dinlere inancı olabilir ama bu asla ve asla ortak olan değerlerimizi, ülkemizi, ortak çıkarlarımıza gölge düşürmemelidir. Bu ülkenin vatandaşları olarak bu ülkeyi en iyi hale getirmek hepimizin sorumluluğudur.
dün gece saatlerce gülmeme neden olan kişidir. kahramanımız oldukça kafayı bulmuş, etraftaki hatunlara artistlik yapma modunda, beş dakikada bir konfeti patlatmalar falan derken bira söyledi bi tane daha. birası geldi daha yudumlamadan tuvalete kalktı ki yan masadaki piçler günün bombasını patlattı. adamın dolu birasını kendisinin bitmek üzere olan birasıyla değiştirdiler üstüne birde sigarasından alıp yaktılar. adam tuvaletten geldi ama adamın dünyadan haberi yok. adamımız gene konfeti patlatırken bizim piçlerin adama onun birasıyla kadeh kaldırmasıda beni iyice krize soktu.
