alakasız insanlar oldukları gün gibi aşikardır.deniz gezmiş sempatizanlarına apocu çamuru atmak amaçlı bir entry olduğunu bir gerizekalı bile anlayabilir sanırım.hadi onu da geçtim;
"ikisi de hayallerinden bahsedip tanrıyı güldürmüştür"
olayı sözlükle sınırlandırmamak gerekir.tüm internet aleminde yarattığımız profiller, edindiğimiz arkadaşlar, jet hızıyla yaşadığımız anlık mutluluk ve üzüntüler, en önemlisi bitmek bilmez "ben de" hevesi...internet ortamları sanılandan daha sosyal aslında.arada bir dinlenmek, asosyal olmak lazım.
hepsi mi acı olur lan..salatasından, közlenmişine özenle seçiyosunuz o biberleri pazardan di mi?.."usta en acıları doldur torbaya, ciğeri yansın pezevenklerin".. hayır arkadaş, tatlı biberlerin kilosu 50 lira olsa eyvallah.her seferinde t 1000 gibi anadan üryan ateşlerden çıkıyorum, ayıp be..ben biliyorum aslında sizin olayınızı, müşteri neşeyle ağzına attığı biberi tabağına kusarken kıs kıs gülüyosunuz bi köşeden.ama sen dur, bi gün en acı biberi ağzıma atıp yüzünüze gülümsicem kardeşim.hatta "usta gönder daha" dicem.aha buraya yazıyorum...
audi nin 1930'lu yıllardaki auto union yarışlarına göndermede bulunduğu konsepti.dönemin ünlü yarışçılarından Bernd Rosemeyer'in anısına tasarlanmış bir otomobildir.bu konsept baz alınarak audi le mans quattro ve daha sonra audi r8 geliştirilmiştir.audi nin dönemin bir diğer ünlü yarışçısı Tazio Nuvolari adına tasarladığı bir konsept otomobili daha vardır ki bu konsept de geliştirilerek audi a5 modeli tasarlanmıştır.yani konseptler bir anlamda işlevini yerine getirmiştir.
çok iyi düşünülmüş bir fikirdir bence.aynı sırada olsalar, allah muhafaza, erkeğin biri gelir, eller, değdirir aman allahım milyonlar falan czzttbzzttt...
vatandaşın hergün karşılaştığı kadrolaşmaya,tek tip şark kurnazlarına,içini kemiren hinliklere,oyunlara karşı "merak etmeyin bütün bunları biliyoruz ve görüyoruz, arkanızda biz varız" mesajı vermiş açıklamadır.
ortamdaki şakşakçıları görüp gaza gelen bülent arınç ın akp grubunun içinden geçenleri söyleyivermesidir.olay sonrası rte tarafından aranıp "ehehe bülent abicim iyi dedin de öyle ortalık yerde demeseydin bari...akşama çaya bekliyorum mutlaka.." şeklinde ürkek ayarımsı yemiş olması muhtemeldir.
--spoiler--
bu ne lan?..mainstream den kaçıcaz diye 500 kişi birden sagopacı olup gene mainstream'e mi battınız?8 sayfa aforizmakafkanın sayfasında yok be!bu nasıl iştir anuna goyyim..
--spoiler--
ayrıca paralı üye olanlara çeşitli konular üzerine grup kurma hakkı veriliyor ve bu gruplarda oldukça bilgilendirici muhabbetler dönüyor.her kullanıcı kendi sayfasını blog gibi düzenliyebiliyor.ama en büyük özelliği google dan aratsanız çok uzun süre bulamayacağınız bir siteyi birkaç tıkla karşınıza getirmesi.velhasıl harika bir fasilite efendim.
post modernizmi benimseyememiş entel modelidir; keza post modern düşünce yapısı mutlak doğruyu savunmaktan ziyade birçok değişik düşüncenin de kendine göre doğru olduğunu kabul eder ve kümülatif düşünmeyi gerektirir.
kahvaltıda odun ateşinde çevirme but yer bunlar elleriyle.bir oturuşta 4 litre bira içer, ayağa kalkarken de 3 tekila yuvarlayıp cila yaparlar.ossursalar karşıki dağlar devrilir.kızını da döverler dizini de.hatta boş zamanlarında mermer tokatlar, antreman yaparlar.cevizi çıplak elleriyle kırarlar.tırnaklarını hızarla kesip, kulaklarını keçiboynuzuyla temizler bu insanlar.
ankaralı izleyiciyi 2002 yılından beri özenle seçilmiş avrupa filmleriyle buluşturan dernek.ilk etkinliği kızılırmak sinemasında olmuştu ve 3 ekimde gösterilen ilk film chacun cherche son chat* adlı fransız filmiydi.*
