duamia
366 (megastar)
dokuzuncu nesil yazar 26 takipçi 417.09 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    niye kimse bana çiçek almadı

    1.
  1. Şimdi diyeceksiniz ki ay Kezban mısın. Hayır hep çok özendim bi Buket çiçek alınmasına. 3 yılık bi ilişkim oldu. Adamdan resmen istedim Yok almadı. Almadığı gibi tersledi beni. Cumartesi doğumgünümdü. Belki babam alır dedim. Almadı. Ne çiçeği kutlu olsun bile demedi. Neyse bugün ofise çiçek geldi. Kesin dedim doğumgünüm için arkadaşlarım yolladı. Bana değilmiş. illa kendime mi alayım yani? Yemin mi ettiniz lan bana çiçek almamaya?
    11 ...
  2. iki seçenek

    1.
  3. Hayat bazen, seçmek istediğin ve yapman gerekenin tam ortasında bi yerinde bırakıyor. Genelde yapmam gerekenleri istediklerime benzeterek yırttım böyle yerlerde. Şimdi mümkün değil. Yakında bu şehirden gidiyorum. Hayatta belki de ilk defa yapmam gereken şey seçmek istediğim şey olmadı. istediğimi yapıcam. Gözümün önünde belirip duran tek sahne eşyalarımı bavula geri koyduğum sahne. Bu kez abartmayacağım da. Her şeyi almayacağım mesela. Sonra bi tren yolculuğu, sandviç falan yerim. iyi günler değil uzakta...
    2 ...
  4. en aklınızda kalan bihter ziyagil repliği

    26.
  5. -eğer beni tanıyorsan, ben kendimi tanıyorsam, ben Bihtersem eğer

    bu evlilik olmayacak.
    3 ...
  6. eskişehirden gitmek

    1.
  7. zaten benden başka kimseden de beklemezdim bunun tanımını. yorgunum arkadaşlar. tek tarifim bu. tam 2 ay önce terk ettim bu şehri ben. o gün, o kadar çaresiz bi gidişim vardı ki hani gittim ama gitmemek için elimden geleni yaptım. şimdi belki biraz silinir o günün izleri diye geldim koşa koşa buraya. giderken bi hüzün bulutunun beni kaplayacağını bile bile geldim üstelik. gelin görün ki hüzün bulutu az kalır bunun yanında. burada misafir olmak acıttı canımı evet, dokundu biraz. baktığım gördüğüm hiç bi yere ait değildim. aslında bu duygu tanıdık bana. ama en çok eskişehir'e aittim ben. artık değilim. gittiğim yere de ait değilim. nedenini buldum ama. sorun ben de. demiş ya şair ben hangi şehirdeysem yalnızlığın başkenti orası. heh işte ondan. ama yine de bu şehir kalbimin yarısı. hayatımın nabzını burada ki anılarım tutuyor biraz. şimdi otobüsün camından bakıyorum, burada kalan şuleye. bu güzel şehire de diyorum ki, sen beni at bana inat, ben seni severim ele inat..
    5 ...
  8. yanlış telaffuz edilen marka isimleri

    1.
  9. bir türlü doğru söylenmeyendir. (bkz: yves rocher) yuvroş diyeni duydum, yives rocer diyen falan da var. doğrusu iv roşe dir.
    5 ...
  10. eskişehiri çok özlemek

    1.
  11. eğer şehirlere sarılabilseydik, ilk ona sarılırdım. bazı caddelerine kollarımı sarıp, ağlardım.
    4 ...
  12. tanrım açamadık içimizi

    1.
  13. Tanrım;
    Açamadık içimizi
    Artık kavuşmak,
    Mahşere kaldı.
    Ne yelken, ne gemi var limanda...
    Kaçmak bir uzun sefere kaldı.
    Mercan bir sahildeymiş gemiler.
    Bulmak kasvetli günlere kaldı.

    Beni hep ağlatan şiirdir.
    1 ...
  14. sözleşmeli evlilik

    1.
  15. uzun süredir ciddi ciddi düşünmeye başladığım ancak henüz teklif edecek zat-ı muhterem bulamadığım bir uygulamadır.
    şimdi evlilik niye gerekli, en başta bir çocuk sahibi olmak için. neslimiz devam etsin nur topu gibi bi bebiş olsun sevelim, agucuk yapalım, altını temizleyelim, okusun diye kendimizi mahvedelim diye. eyvallah ben de istiyorum anne olmayı. çok çok istiyorum hatta. ama ne yazık ki, bir kez kurma cesaretinde bulunduğum hayaller ve planlar başıma kumdan kaleler gibi yıkıldığı için ''mutlu evlilik, mutlu bir hayat, bir yastıkta kocamak'' terimlerine artık inanmıyorum.
    okulum bitti sayılır, bitmese de ben kafamda bitirdim. paramı kazanıyorum, sevdiğim işi yapıyorum. ailem benden artık hemen olmasa da bir süre sonra evlilik yoluna doğru yürümemi bekliyor. gelin görün ki kiminle evleneyim a.q aday adayının adayı bile yok.
    isyanımı burada kesip planıma geliyorum.
    asıl amaç ailelerimizi mutlu etmek. onların gözlerini arkada bırakmamak. mininum 10 yıllık bir anlaşma bu. 3 yıl dolduktan sonra planda problem yoksa, çocuk için ortak bir zaman diliminde anlaşılabilir.
    ha bu süreçte napıcaksınız derseniz, iki arkadaş gibi yaşayıp gideceğiz. herkesin hayatı kendine. şimdi bu planın en önemli özelliği elbette ki sözleşmenin gizliliği. evli çift ve bir avukattan başka kimse bilmeyecek. bu nedenle bayramlarda seyranlarda tarafların aile ziyaretleri, özel günler vs. dışında herkes istediğini yapmakta özgür ama elbette çevre şartlarını göz önünde bulundurarak.
    yani tamam gecenin bir yarısı eve gelebilir, ama bir kadın olarak sağdan soldan ''senin kocan hakkında......'' gibi başlayan dedikodulara beni maruz bırakmamaya dikkat edecek. beni zor durumda bırakmamak adına. en nihayetinde çocuğumun babası.
    çocukla ilgili tüm sorumluluklar ortak olacak, elbette gün gelip tarih dolup boşanıldığında da baba tarafı çocuğu istediği her zaman diliminde görmek de serbest.
    ha senin eline ne geçecek derseniz kafa birliğimin olduğu bir adamdan çocuğum olacak, sorumluluğumu yerine getireceğim. düğün bayram seyran olaylarını bir film çeviriyor gibi atlatacağım zaten hiç mantıklı bulmuyorum şu abarttıkça abartılan saray düğünlerini. buluruz bir bahçe, getiririz bir müzik grubu. kimse kendini kasmaz. tek taşım eşşek kadar olsun derdinde de değilim. ben o adamla evleneceksem parmağıma kola şişesinin kapağını da takabilir. ben mutluysam KiME NE?
    Neyse, kapanışa gelirsek her tür ayrıntıyı düşünmüş bulunmaktayım.
    Yarın bir gün gerçekten evlenirsem bilin ki bir yerlerde ıslak imzam var :D
    7 ...
  16. ergenlik şarkısı

    1.
  17. gece yolcuları ölüm de var.
    yaş 12-13. ortaokula gidiyorum. disk-manim var o zaman kimselere elletmiyorum. okuldan öğle tatiline gidip gelip bu şarkıyı dinliyorum. hayat bilgisinde çaldı. ortega gamzeden ayrıldı falan.
    allaaaam ne duygulandım.
    3 ...
  18. © 2025 uludağ sözlük