taraf gazetesinde çıkan bir haberde geçen vurucu cümle.
Taraf'ın ekonomi yönetiminden edindiği bilgiye göre, Başbakan Erdoğan, Babacan'ın anlattıklarını dinledikten sonra, "Yiğit öyle demiyor" diyerek, faiz artırılmasına yönelik karara destek vermediğini söyledi. Babacan ise, Erdoğan'ın bu sözleri karşısında adeta şok oldu. Türk ekonomisini başarı ile 11 yıl yöneten Babacan, Yiğit Bulut'un ekonomi çevrelerinde "uçuk kaçık" olarak nitelendirilen fikirleri doğrultusunda karar alınması karşısında büyük bir şaşkınlık yaşadı.
sürekli denk geliyorum bunlara. yolda yürür vitrindeki yansımasına bakar kıyafetini düzeltir.
avm'de hamburger alacaktır camekandan saçına bakar saçını düzeltir. aq insanı kadından kızdan soğutursunuz be. hep biz mi size taktik vericez vazgeçin bunlardan.
uzun zamandır bunu yazmak aklımdan geçiyordu kısmet bugüneymiş. şimdi kankalar, dahi manasındaki de eki ayrı; dahi manasına gelmeyen ek bitişik yazılıyor dilimizin kurallarına göre. ancak bazı kardeşlerimiz bu ekin kullanımında ikilem yaşadıkları için yanlış kullanımlar da sürekli yaşanıyor malumunuz. işte bu noktada, ayrı yazılması gereken eki bitişik yazanlar hanzo muamelesine tabi tutulurken; bitişik yazılması gereken de ekini ayrı yazanlar, görmezden geliniyor. bu çifte standarda lütfen dur diyelim, de ekini kullanırken ne olur ne olmaz ben bunu ayrı yazayım diyen kullanıcıları da uyaralım.
mide bulandıran yetersizlik belirtisidir aynı zamanda. sözlükte mantık çerçevesinde fikir ve tanım yazan kimseler ruhani dayanak mı gösteriyor fatih terim'in başarılarına ki sen ateistliğin üzerinden vampirlik yapıyorsun arkadaş? her yazar bak ben heteroseksüelim ona göre ayar al mı diyor ki sen eşcinselim diyorsun kardeşim?
performansına ifrit kaptığım kıl tiplerdir. her artis-aktris kişisine ayrı ayrı methiye düzdü dün akşamki elemanlar. belli ki çalışıp da gelmişler. güzel ya da yakışıklı olmayan sanatçı yoktu dün akşam belli ki votka vardı.
alenen hissedilen ihtiyaçtır. türkiye'de yaşamaya tenezzül etmeyen yabancı tayfası 'biraz daha para' parolasıyla futbolumuzu istila etmişlerdir. bunlardan teknik direktör sıfatlıları avrupada iş bulamadıkları için ülkemize gelmektedirler. sabırlı olanları kısıtlı yetekleriyle birşeyler yapmaya çabalarken * hem sabırsız hem aç gözlü olanları ** kovulup tazminat alma peşine düşmüşlerdir. tecrübesi olmayan ve avrupa lüksü görmemiş başarıya aç olanları ** arada sırada gelse de bu memlekete onları da biz harcamaktayız. bu yabancı tayfasının futbolcu olan takımı da aynı oranda kendi kasasını doldurma peşindedir. futbol namına göz önünde olmak isteyenleri de * zaten avrupa pazarında geri liglerden olan türk liginde tutunamamaktadır. türk ligine uygun futbolcu ve teknik heyet seçiminde başarıya aç, sosyal düzeyi türkiye'den düşük ülke mensubu olma *** gibi özellikler aranması gerekliliği açık şekilde görülmektedir. türk futbolcusu transfer seçiminde de karakter unsuru göz önüne alınmalıdır. slumdog millionare ortamından çıkmış futbolcu kardeşlerimiz 1-2 milyon dolar çarptı mı bir takımdan voliyi vurdum daha da oynamam düşüncesine girmekte ve de verimi düşmektedir. bu düşünceye dalmayacak yüksek karakterli sporculara ihtiyaç duyulmaktadır.
bad boys blue klasiklerinden bir şarkıdır. ilk albümleri hot girls hot boys içerisinde yer alır. Tony Hendrik - Karin van Haaren eseridir.
sözleri:
I know how it feels to be all alone.
In the darkness of the gloomy night.
Since you've been gone I just close my eyes.
And I'm gonna start to fantasize.
I touch your body, kiss your lips.
And I even need your love inside.
Shadows, dreaming and I start to realize.
For your love, for your love.
For your love, I'm gonna give my life away.
For your love, for your love.
For your love, I'm trying harder everyday.
I want you (I want you).
I want you by my side.
I cannot spend my life without you.
Want you back. (Want you back).
I cannot save your touch.
You know the way I feel about you.
For your love.
Forget what I did, the words that I said.
Like a fool I tumbled into lies.
I promise you girl. I'll give you what I got.
To make you rearrange your mind.
I touch your body. Kiss your lips.
Gonna love you till the morning light.
Blue hearts. Calling. Don't you realize.
For your love, for your love.
For your love, I'm gonna give my life away.
For your love, for your love.
For your love, I'm trying harder everyday.
I want you (I want you).
I want you by my side.
I cannot spend my life without you.
Want you back. (Want you back).
I cannot save your touch.
You know the way I feel about you.
For your love.
"güzellik kraliçelerinin ağızlarını dana gibi açıp birinci olmalarını şaşkınlıkla karşılayıp, ağlayarak sevinmeleri" şeklinde olması gereken başlığın kısa halidir. bu kraliçelerimiz bütün güzelliklerini gölgeleyen bu hareketten vazgeçmiyorlar.
üzerinde durulup düşünülmesi gerekli ihtimaldir. medeniyetlerin beşiği olan anadolu'da ödenek yetersizliği nedeniyle eski uygarlıkların kalıntılarını bulabilmek için yeterli ölçekte kazı yaptıramayan tarihçi ve arkeologların bir açıkgözlülüğü olabilir bu ergenekon meselesi. ergenekon bahanesiyle her yeri delik deşik eden emniyet mensuplarına bu bağlamda tarihçi, arkeolog, nümizmatikçilerin de eşlik etmesi en büyük temennimiz.