en büyük rumelililerden naim süleymanoğlu’nun cenazesinin kaldırılacağı saatlerde canlı eğlence programı sunan bir ne olduğu belirsiz tv kanalı. lütfen protesto edelim.
En büyük rumelililerden Naim Süleymanoğlu’nun cenazesinin kaldırılacağı saatlerde canlı eğlence programı sunan bir ne olduğu belirsiz tv kanalı. Lütfen protesto edelim.
Markası var dediğiniz o kıyafetlerin bir kısmı Bursa'da yeşim fabrikasında üretiliyor. burasını bildiğim için yazıyorum, pazarda satılanlardan kalite olarak bir farkı yok. tersi görüş bildiren buradaki kompleksli vatandaşları da çok iyi biliyorum. maalesef halkın %95'i bunlardan oluşuyor.
içimde dizginleyemediğim bir yazma isteği vardı. yazmak istiyor yazamıyordum (bkz: ilhan irem - konuşamıyorum). senelerden 2006'yı gösteriyordu takvimler. ekşi sözlük denilen ne idiü belirsiz site ancak "kayıtlı okuyucu" gibisinden bir sıfatla üye alımı yapıyordu. yazamıyorduk kısacası. işte o zamanlar google isimli arama motoru vasıtasıyla şimdi yuvam olarak gördüğüm uludağ sözlük ortamına giriş yaptım. giriş o giriş aradan geçen sekiz sene boyunca yazdım durdum. o kadar çok yazı yazdım ki standart kalite a4 kağıtlarına 12 punto ile önlü arkalı çıktılar alacak olsak bu yazılar boyumu aşardı. ve şimdi uludağ sözlük içimde 8 yaşında yaramaz bir çocuk. nasırlı kalbimi hayata çarptıran bir dinamoydu. her gün hiç ama hiç istisnasız 8x365 gün benimleydi bir sevgili gibi. beraber şarkılar söyledik, zirvelerde coşmuş gönüllerimiz huzur buldu.
farklı bir ışık barındıran besteci ve şarkıcı. ilk iki albümünün başarısına daha sonra ulaşamadı. artık bilemiyorum amatör ruh mu kayboldu, o zamanki kadro ve anlayış mı bir daha yakalanamadı bir şeyler oldu... besteci kimliğinde bir yaratıcılık eksikliği daha sonra sürekli kendisini gösterdi. bunu son albümlerinde yer verdiği kendi bestesi olmayan devşirme şarkılardan anlayabiliyoruz. bu şarkıların ilk dönem mustafa sandal şarkılarını andırmasından anlayabiliyoruz. ilk aklıma gelen amr diab ve dino merlin şarkıları bunu destekler nitelikte.
taraf gazetesinde çıkan bir haberde geçen vurucu cümle.
Taraf'ın ekonomi yönetiminden edindiği bilgiye göre, Başbakan Erdoğan, Babacan'ın anlattıklarını dinledikten sonra, "Yiğit öyle demiyor" diyerek, faiz artırılmasına yönelik karara destek vermediğini söyledi. Babacan ise, Erdoğan'ın bu sözleri karşısında adeta şok oldu. Türk ekonomisini başarı ile 11 yıl yöneten Babacan, Yiğit Bulut'un ekonomi çevrelerinde "uçuk kaçık" olarak nitelendirilen fikirleri doğrultusunda karar alınması karşısında büyük bir şaşkınlık yaşadı.