başını sevdiğinin göğsüne yasladığında kalp atışlarını duymak, dünyanın en güzel şarkısını dinler gibi ritme kapılmak, onun varlığının keyfini çıkartmak ve azrail senin için geldiğinde o ritimle veda etmek..
Christopher Nolan filmlerine verilen "genel ad"dır..
film bittiğinde ters köşeye bile yatamazsınız çünkü final o kadar hızlı ve şok edici gelir ki penaltılarda topa hamle yapamayan kaleci misali kalakalır, topu ağlardan çıkartırken hayatın anlamını tekrar sorgularsınız..
pi'yi 3 almak çakallıktır..çakallığın daniskasıdır..en hafifinden kolaycılıktır..öğrencinin bilinçaltına o gencecik yaşında çabucak en kolay yoldan sonuca gitmenin mübahlığını işler durur..sonra çoçuk gerçekle yüzyüze gelip pi'yi 22/7 alması gerektiğini öğrendiğinde artık o çocuk için bu işlem bambaşka bir deryadır, bir integraldir, türevdir..
pi' yi 3 almayın, aldırmayın!! alırsanızda çocukların erişemeyeceği yerde muhafaza edin!
9 yaşında hafız olmuş, medrese kültürü ve eğitiminden geçmiş kendi tabiri ile kuranı okuya okuya kur'an laşmış kitaplarının sayısı 40 ı geçen hala üretmeye devam eden, zihinleri arap gelenek görenekleri, adetleri, dine sokulmuş safsatalar ve bir sürü zırva ile kaplı kişilerin anlayamayacağı aydınlıkta, atatürkün düşünce sistemi ile islam dinini aynı potada eriten ve bunun gerekçelerini açıkça ortaya koyan, kuran ile gelen saf dini bu keşmekeşin içinden çekip çıkarma uğraşı veren bazen sinirli bazen sabırsız tam bir karadeniz insanı olan hoca lakabının hakkını veren ilim irfan kişisidir..yüzyıllarca kur'an-ı açıp okumamış hep en üstte hep başüstünde tutmuş dualarını namazda okumuş ama bi güne bi gün de açıp ne diyor bu kitap demektense hacı hoca şeyh şıh sistemine kapılıvermeyi nahoş görmemiş bir milletin onu hazmetmesi çok uzun zamanlar alacaktır..
yurt dışında çalıştığı yerlerde bir dahi olarak nitelenir..
bu adam alimdir..bu adam ilimle uğraşırken güzeldir..karakter özellikleri dolayısıyla siyaset adamı değildir..
türkiyede ilahiyat konusunda sözü dinlenilecek en yetkin kişidir kanımca..
katıldığı bir sabah programında almanya'dan telefonla bağlanan opere mide ca'lı bir hastanın kendisinden fikir talep etmesine karşılık "neden hemen ameliyat oluyorsunuz..tabii ki şifa bulamazsınız..herşeyin ilacı doğada var.." deyip hastaya günde bilmem kaç zilyon kere patates suyu içmesini öneren, "tıbbi etik" anabilim dalında "şarlatan" olarak açıkça nitelenmiş çerçeveye cuk oturan, asla ve kat'a "hekim olmayan" ve şifalı bitkilerle hemoroidden kansere iktidarsızlıktan kısırlığa tüm sorunlara bi reçetesi olan, akabinde ve detayında hedef kitleye ulaşma yollarını iyi bilen ve bu sayede voleyi vuran insan kişisi..
(bkz: )[her gördüğün Prof Dr. u hekim mi sandın.. ]
cafe ve barlardaki müzik seslerinin birbirine,
envai çeşit yemek kokularının müzik seslerine,
kızların erkeklere karıştığı,
herkesin birbiriyle bakıştığı,
ana caddede istiklal-i nevizade havası eserken
hemen arkada karanlık sokaklarda tecavüze uğrayıp başınız kesilse cesedinizin 24 saat sonra ancak bulunabileceği,
köyden metropole dönüşürken şehir safhasını atlamış,
bu yüzden "otistik ama dahi" bi cocuk anomalisi kıvamında,
bir tarafında dans müzik ve alkol öğrencileri sarıp sarmalarken,
bir tarafı daima köy kalacak olan,
anadolu-rock tadında,
böle bi ecnebimsi yer..
