tabi ki bu grubun ezici çoğunluğunu kadınlar oluşturmaktadır. fakat bu insanlar neden çiçek aldıklarında(hediye) mutlu olurlar? bence kolektif biliçdışımızda çiçeklerin açmış olması baharın gelişi yani bolluğun bereketin geleceğinin habercisidir. şöyle ki karakış boyunca mağarasına çekilmek zorunda kalan büyük büyük dedelerimiz/nineleriiz bu zor şartlardan kurtuluşu tabi ki baharda havaların ısınmasında görürler. zaten hıdırlez, nevruz vs. bu nedenle kutlanır. ama ilginç olan vatandaşın birinin bu küçük hatırlatıcıhatun tavlamak için kullanmış olması. Baharı simgeleyen şey(unsuru)biraz da ani sıcaklık artışı olabilir belki de şömine önünün bir romantizm sahası olması da buradan gelebilir falan filan
insanların kendinden önce yazılanları okumadığı, okumayı geçtim göz atmadıklarına şahit olduğumuz aşikar. arkadaş tanım yapıyor kendinden önce on sayfa dolusu entry varken bir gözatmıyor akabinde tekrara düşüyor.yazık .
artık baymış geyiklerdir. ilk zamanlarda laptop için le'ptop,sigara için le tütün vs. derken iyice sıkan espri girişimlerini içinde barındırır. zekayı, daha yaratıcı ve özgün örnekler üzerine yormak gerekliliğini hatırlatır.
Uygulandığı taktirde dikkat düzeyinde anlamlı bir değişim sağladığı tarafımca gözlenmiş olan egzersizlerdir.
Zihninizin takıldığı meseleleri, yarım kalmış işleri özellikle mümkün mertebe bir sonuca(belki de kabullenmek gerekir) bağlamanız faydalı olacaktır. Akabinde okumalarınızı sesli yapın(böylelikle birden fazla duyunuzu çalıştırmış olursunuz). bir şey okurken Muhakkak not alın altını çizin demiyorum küçük notlar yarım sayfayı özetleyen bir kaç cümle yeterli ve daldığınızı farkettiğiniz yerden itibaren geri dönüp baştan okumaktan çekinmeyin. Görsel ardışık belleğinizi geliştirin. Örnek1; bir odaya bakın ve aklınızda kalanları not edin bu egzersizi farklı mekanlarda veya çok nesneli resimlerde tekrarlayın. Örnek2: televizyonun sesini tamamen kısıp bir film izleyin böylelikle görsel dikkatinizi daha fazla geliştirmiş olursunuz, işitsel belleğinizi geliştirin; Örnek1; radyo oyunları bunun için biçilmiş kaftandır.(şahsen behçet necatigil'in oyunları tavsiyemdir). Örnek2: bir filmin sadece sesini dinleyin bu sizi daha da zorlayacağından işitsel belleğiniz gelişecektir. Dokunma duyunuz içinse; bir kutunun içine küçük(en küçük) puzzle parçalarını doldurun ve gözünüz kapalı bir şekilde birbirinin aynı şekilde olanları(kesim olarak) kategorize edin.
Unutmadan her ne kadar sevmesem de sudoku dikkati cidden geliştirir, hafıza kartları da kullanılabilir. Buna benzer egzersizleri kendiniz de çeşitlendirebilirsiniz. Sayı dizileri oluşturun 3-5-8-4 gibi bunların sayıları gittikçe artsın karşınızda bir kişi bunları size yavaşça bir kere okusun siz de zihinden tekrarlamaya çalışın sonra o normal okusun siz ters tekrarlayın 4-8-5-3 şeklinde ve geliştirdikçe sayıların sayısı arttsın.
insanların uzun yıllar unutamadığını düşündüğüm deneyimleridir. dört yaşında olan yeğen sinemaya götürülür ve ilk kez bir animasyon filmini salonda izleyecektir. film başlar, yeğen durumdan çok etkilenir ayağa kalkar perde de gördüğü karakterlerin yanına gitmek için izin ister...
filmarası olmadan evvel bir kaç saniye içinde izleyici tarafından hissedilen durum. Sinemaya ilk gittiğim, çocukluk yıllarımda, bunun allah vergisi bir yetenek olduğunu düşünmüşsem de sonraları, aradan evvel ki kısacık zaman diliminde görüntünün az da olsa yavaşladığını farketmemle kişisel efsanemin sona ermesine tanımlayan durum.
özgün adı "film studies" olan türkçe ilk baskısı ocak 2011 de kalkedon yayınları tarafından yapılan, ali toprak'ın dilimize kazndırdığı kitap. kitabın sade bir dilinin olması ve sinemanın teorik yapısını anlatırken sinemanın ilk dönemindeki sıkıcı filmleri anlatmak yerine günümüz sinemasından örneklerle bir çok kavramı açıklayan başarılı bulduğum kitap.
özellikle tünel tarafındaki dükkanlarda gözlenebilen durum, bir ürünün fiyatını sorup almadığınızda veya pahalı olduğunu belirttiğinizde satıcının garip triplere girdiğini gözlemlersiniz. her boku o adam bilir, en iyi ve en ucuz ürün ondadır.
kişiyi büyük bir ikilem arasında bırakan eski arkadaştır. "yıllardır arayıp sormuyor" oluşu, silinmesi gerektiğini kanıtlıyor olsa da kişiyi vicdanıyla başbaşa bırakan arkadaştır.
dikkate alındığı taktirde sizi menemen camiasının kralı(veya kraliçesi) yapacak püf noktalardır. madde madde açıklamak gerekirse;
1-domateslerin kabuğu muhakkak bıçakla soyulmalıdır(kabuk soymak için domatesleri önce kaynar suya akabinde soğuk suya atarak fantastik girişimlerde bulunulmamalı domatesler mundar edilmemelidir).
2-menemene soğan katılmamalıdır.
3-pişirme süresini iki eşit parçaya bölüp,ilk yarıda tavanın kapağı kapatılmalı ikinci yarıda kısık ateşte iken açılmalıdır.
4-menemen koyulan yumurta ayrı bir kapta çırpılmamalı bilakis domatesler pişerken tava içerisinde karıştırılmalıdır.
5-menemen ekmekle banarak yenilmeli kati suretle çatal kullanılmamalıdır.
