alberto manguel'in tek kelimeyle berbat kitabı.
öyle ki, "bir kitabın içine binlerce mekan, insan, kitap adı doldurup sonuç olarak nasıl hiçbir şey anlatamazsınız" konulu bir ders için okunabilir ancak. Bütün o trivial çöplüğün arasına yapıştırıcı olsun diye sokuşturulmuş entelektüel belagat ise apaçık sırıtıyor.
kitabı okuyup bitirdiğinizde şuna benzer bir şey hissediyorsunuz: "bu adam ne kitabı ne kütüphaneyi seviyor, sadece bir gün yazmak için bohçasına ne varsa doldurmuş bir yazman."
calvino da yazmıştı böyle bir kitap, "klasikleri neden okumalıyız" gibi bir başlığı olan. o kitap da klasikleri okumaktan soğutma işlevi gören bir belagat ile yazılmıştı.
belki para için kaleme alıyorlar bu bomboş çöp kitapları, kim bilir.
bir inşaat taahhüt vs firması. dumankaya akdeniz evleri ve dumankaya minimal projeleri ile en azından mimari anlamda ümit verdiklerini tespit ettim; ilerde param olursa bir ev satın alıp kendilerini mutlu edeceğim, olmadı kiralarız bi tane, n'apalım..
fr. zemin kat.
fransızca okunuşu ile rödoşose (rödoşose) olarak da türkçede kullanılır.
"zemin kat" yerine "rödoşose" kullanan bir emlakçıya rastlarsanız, arkanıza bile bakmadan kaçın, bırakın robdöşambr (robdöşambr) orda kalsın.