Karalamaya çalışan yorumları okudukça hayretler içinde kaldığım yüzümü yıllar önceki pürüzsüz haline mümkün mertebe yaklaştırmayı başarmış yegane ve mis gibi markadır. Yazılanlara anlam verememekle birlikte rahatlıkla tavsiye edebileceğim avrupa standardında ürünleri vardır. Reklamlarını beğenmemişmişler nolacaktı tarantino veya nolan tarzı mı reklam çekecekti saçmalamayın por favor.
Karalamaya çalışan yorumları okudukça hayretler içinde kaldığım yüzümü yıllar önceki pürüzsüz haline mümkün mertebe yaklaştırmayı başarmış yegane ve mis gibi markadır. Yazılanlara anlam verememekle birlikte rahatlıkla tavsiye edebileceğim avrupa standardında ürünleri vardır. Reklamlarını beğenmemişmişler nolacaktı tarantino veya nolan tarzı mı reklam çekecekti saçmalamayın por favor.
kimse kimsenin hesabını ödemek zorunda değildir. erkeğe hesap ödeme zorunluluğu veren kadına bu hayatta neyi başardın kaç kuruş değeri var bu dişilik kullanma çabanın diye sormak gerekir.
kemik iliğini badem yağı ve susam yağıyla karıştır dibine dibine sür sar güzelce uyu 5 saat sonra yıka. ama 2.yıkamaya kadar leş gibi kokacaksın söyleyeyim.
asla tesadüf olmayan, ki tarihlere bakılırsa planlı programlı nasıl stratejik ilerlendiği görülecektir, ortadoğu petrollerini ve zenginliklerini kontrol etmek için yapılmış sözde demokrasi ayaklanmalarıdır.
elif şafak'ın bir anda beyninizdeki tüm zaman kavramlarını kontrol altına alıp sizi arafta bırakarak, bir an önce sonuna gitmenizi sağlayacak, sosyal ve psikolojik açıdan toplumu son derece realist bir şekilde analiz eden romandır. ana karakter olan isimsiz şişko kadından ziyade keramet mumi keşke memiş efendi kitapta en çok dikkatimi çeken karakter olmuştur. kesinlikle okunması gereken güzel bir eser olduğunu düşünmemle beraber, rejim diyet dönemlerinde okunmamasını tavsiye ederim.
hrant dink suikastine bambaşka bir bakış açısıyla bakmanızı sağlayacak, bir zamanların tutuklu gazetecisi nedim şener'in yazdığı 513 sayfalık kitaptır. tuba çandar'ın hrant isimli kitabından alıntılar yapılmıştır. nedim şeneri bu kitabı yazmaya teşvik eden olay şöyledir(bazı yerleri keserek aynen yazıyorum);
hrant dink cinayeti davasının 26 ekim 2010 günü yapılan 14üncü duruşmasında, sanıklar salona alındığında azmettiricilik suçundan yargılanan polis ajanı erhan tuncel, bana bakıp eliyle birşeyler anlatmaya çalışıyordu.
oturduğum en ön sıradaki yerimden sanıkların olduğu bölüme doğru ilerlediğimde tuncel'in ''size bir mektup yazacağım.''dediğini duydum. bir iki kez daha eliyle aynı işareti yaptı. ona ''bekliyorum'' diye seslendim....
ve bu kişi, cinayetten dört yıl sonra ilk kez bir gazeteciye faks çekiyor ve mektup yazıyordu. belli ki anlatmak istediği şeyler vardı....
ama benim umudum, mektubunda cinayetin aydınlanmasına yarayacak bir cümle, hiç olmazsa bir kelime etmesiydi. çünkü erhan tuncel bana göre bir gün, dink cinayetinin arkasındaki karanlık güçlerin aydınlanmasındaki en önemli isim olacaktır, eğer bildiği bir şeyi anlatırsa. katil ogün samast ve cinayetin azmettiricilerinden yasin hayal, ancak o karanlık güçlerin tetikçileri olabilirdi.
elimdeki bir sayfa dolusu yazıyı hızla okuyarak birşeyler bulmayı umut ederken tuncel'in cinayetle ilgili tek bir cümle bile etmemesi beni şaşırtıyordu. ama tuncel aradığım şeyi silik faks mesajının sonuna saklamıştı. o satırlar o kadar dipteydi ki, kağıdı yarın saniye erken koparsanız kaybolabilirdi. faks mesajı büyük harflerle bir kitaptan alıntıyla bitiyordu:
''vicario kardeşler santigo nasar'ı; hemen ve gizlilikle öldürmek konusunda yapılması gereken hiçbir şeyi yapmamışlardı. aksine birinin gelip onlara engel olması için boş yere akla gelmedk yollara başvurmuşlardı.''
alıntı yapılan kitabın adı kırmızı pazartesi idi.. daha kitabın kapağında yazıyordu herşey: ''işleneceğini herkesin bildiği bir cinayetin öyküsü.''
her türlü cinsel davranış ve saldırı, sapkın bir aile ortamı, şiddet, psikolojik şiddet ve baskı, okulda eğitimcilerin kötü muamelesi, vb.. bunlar en bilindik ve hakikaten de olmaması gerekenler evet ama unutmayalım ki açlık, fakirlik, koşullardan ötürü yaşıtlarının faydalandığı eğitim ve öğrenim hakkından mahrum kalması, küçücük yaşında dilendirilmesi, sokaklara atılması, belki de bir kız çocuğuysa ufacık yaşında hamile kalması.. allah korusun hepsini yazarken kötü oldum.
kadınların korselerle sakladıkları destekli sütyenlerle takviye ettikleri herşey ortaya çıkardı. afrikalılar da çıplak ama birbirlerini erotik bulmuyolar. alışınca durum değişir. algılar herşey onlarda gizli.
allah rahmet eylesin. hikayesiyle gözlerimi dolduran içimi sızlatan şehidimiz. morgda ölü olduğu halde komutanının asker görev bitti silahı bırak demesiyle silahını bırakmıştır.
Venezuela'nın devlet başkanıdır. 1998 yılındaki seçimlerde %56 oy oranıyla devlet başkanlığına ilk kez seçilmiştir. Yönetimde kalıp kalmayacağının belirlenmesi için 16 Ağustos 2004'te yapılan halk oylamasında oyların %94'ünü alarak görevini sürdürmüştür. Uygulamaya koyduğu radikal siyasal dönüşümleriyle neo-liberalizme karşı somut bir alternatif oluşturan Chávez, altı yıllık iktidarında girdiği her seçimde oylarını sürekli artırmaktadır. Ülkesinin yüz yüze olduğu yoksulluk, açlık, cehalet, barınma, çalışma ve kadın hakları gibi sorunların çözümünün kapitalist sistem içinde kalınarak sağlanamayacağını iddia etmekte ve devrimden söz etmektedir. Venezüela'da çok daha adil, barışçı, eşit ve özgür bir dünyanın ancak sosyalizme açılarak gerçekleştirilebileceği görüşünü savunmaktadır. Washington yönetiminin düşman olarak gördüğü Küba, Kuzey Kore, iran, Belarus, Suriye gibi ülkelerle sıkı bağlar kurmuş ve ABD karşıtlığını her fırsatta dile getirmiştir.