at yalanını seveyim inananı dediğinizi duyar gibiyim, evet ne yalan söyleyeyim doğru da diyorsunuz. Şimdi bu moda var dünya ve ülkemiz şekilleniyor, gençler yeni bir imaj dünyasında yaşıyor. Güzel güzel flörtler, tatlı tatlı sevişmeler. Biraz yeşilçam, biraz parodi hayat böyle ise ne güzel bu dünya! var mı peki öyle bir dünya ? bulan gören yok aslında, gökkuşağının bittiği yerdeki hazine ne kadar gerçekse rüya evlilikte bir o kadar yalan aslında.
Şunu anladım bu hayatta, evlilik çok güzel biz çok sevişiyoruz yeaa diyenler var ya ... ya çok iyi birer yalancılar, yada bu dünyadaki ender şanslı insanlardan birileri.
Sağlılıklı ve huzurlu bir evlilik için 2 husus olması gerekir, 1. ya gerçekten ruh ikizini bulacaksın, 2. yada da işitme engelli olacaksın(bunu ciddiyetle söylüyorum),
1. belli açıklamaya gerek yok.
2. ihtimal için ise artık edep ve terbiye sınırlarımızı o kadar aştık ki kullandığımız üslup çam değil bir ormanı perişan edebilecek ölçüde ki bu dil yaralarını alıp da mutlu olmak mümkün olmadığından bundan korunmanın tek yolu da budur.
Ne uzattın be arkadaş, dediğinizi de duyuyorum ve özetle size son bir tavsiye veriyorum.
Eğer düşünceli ve iyi bir insansanız hayat size istediğiniz şeyleri yapmanıza izin vermeyecek kadar acımasız olabilir, şayet kimseyi kırmak istemiyorsanız bu hayatta dünyaya tekmeyi vurup herşeyden vazgeçeceksiniz, ya da tüm sonuçlarını kabullenip istediğiniz şeyi yapacak, yaşayacak ve göreceksiniz ...
hepsiburada.com sitesinin 19/10/2014 tarihi saat 02:00-04:00 saatleri arasında insanı yataktan kaldıracak derecede süpriz indirimler vaat ettiği halde an itibariyle hiç bir cacık olmadığı ot-çöp ürünlerin satışa çıkarıldığı gibi bırak az biraz indirimi piyasa fiyatlarına paralel ürünün bile zor bulunulduğu kampanyadır.
Yahu insafınız kurusundur, böyle bir firma bari bu işe giriyorsun hayrına bir kaç tane üründe gerçekten süper sağlam bir indirim yap ta 3-5 adette yalan olmasın.
Bir not eklemek gerekirse işe yarayacak ürünlerde indirim olmamakla birlikte işe yaramayacak ürünlerde %50 indirimli olanları da vardır.
Hukuk sisteminin işletilmesinde çözümden çok ihtilaf doğurmasının en büyük sebebidir. Zira özellikle ileri demokrasi sisteminin olduğu iddia edilen batılı ülkelerden esinlenilerek oluşturulan ancak mevcut ülke insanı ve anlayışlarını karşılamadığı için çözüm yerine sorun doğuran hukuk anlayışıdır.
Bu konu ile ilgili en büyük sıkıntı ise yapılan kanun ve genel hukuk çalışmalarının çoğu belli bir ihtiyacı karşılamak ve günü kurtarmak adına yapılıyor olmasındandır.
Mesela avrupada öyle eşine dostuna arabanı ödünç vermezsin, gerekte olmaz ya kiralarsın ya da satın alırsın, ancak türkiyede arabanı akrabalarından, arkadaşlarına kadar herkese verebilirsin, zira vermezsen cimri, malını kıskanan bir insan olarak eleştirilirsin ancak onların bir kaza yapması halinde araç maliki olarak olayda %100 sorumlu olduğunu bilmezsin.
işte bu gibi sayılabilecek onlarca uyuşmazlık ve ihtilaf binlerce sayfa hukuk sisteminin ülke insanı anlayışına ve yapısına göre düzenlenmemiş ve/veya güncellenmemiş olmasından kaynaklanmaktadır.
bir nevi takip etmeden unutundur.
tıpkı hataydaki patlama gibi, yıllar geçer ve başka sebeplerle türk vatandaşlarının iadesi arasında 100-200 kişi fazladan gelir, sonra yahu bunlar bizim istediklerimizden değil bunlar kim diye sorulunca bunlar 2014 yılının Haziran ayında kaçırılan ama sizin takip etmeyerek unuttuğunuz vatandaşlar diye bonus olarak iade edileceğinde bizim yine hatırlamamamızın sebebi olacak olaylardan biridir.
Avrupa birliği uyum sürecinde bonus olarak edindiğimiz bir tören türüdür. O çocukların ne hissettiği çok merak edilen konudur. zira velilerden tören için paralar toplanır, çocuklar zor bir seremoniye hazırlanır ve ite kaka düzen korunarak tören tamamlanır. lakin çocuk için kep atma töreninin neye yaradığı bir önem taşımamakla birlikte önemli olan artık 3 ay oyun oynama özgürlüğünü elde ettiği gerçeğidir.
TTnet'in üstün spam özelliği sayesinde zırt pırt olmadık sitelerin kıyısında köşesinde karşıma çıkıp turan sözde arkadaşlık sitesi adı altında yeni sazan sitesidir.
Zira merak edilip siteye göz atıldığıdna ücretsiz denen kayıt bölümünün alt kısmında alınan her sms'in 0,90 TL olarak GSM operatörünüz tarafından ayrıca monte edileceğine ilişkin dipnot eklemeyi ihmal etmemişler.
Sözde modernleştirilmiş ve çok özenilerek yapılmış arnavut kaldırımlar ve/veya parke taşlarından yapılmış kaldırımların alt zeminlerindeki kumun yağışlarda oyması sebebiyle altının su dolmasıdır.
Esas can alıcı mesele bu bölgelerden giderken mayın tarlasındaymış gibi gerilmeye sebebiyet vermesidir. Zira bazılarına bastığnıızda * nidalarıyla sizi diz seviyesine kadar ıslatmak suretiyle rezil rüsva hale getirecek güzel ancak beceriksizce döşendiğinde gereksiz bir icattır.
teknik olarak alel usul- gereksiz veya amaç dışı açılan başlıklara girilen kapak niteliğindeki entrylerin içeriğinden ders alıp, durumunu kabullenmediği gibi bide arsızca ve ağlanmak suretiyle mağduru oynayan yazarların şikayet eylemidir.
Herşeyin ayan beyan ortada olmasına rağmen, ne ? nerede ? nasıl ? niçin ? gibi anlamsız soru cümleleri ile hiç bir şey anlamayanların gözüne giren entrydir.
Son dönemde sigara üzerindeki vergilerin sürekli arttırılmasına bağlı olarak (sözde insanları bırakmaya yönlendirme) sigara üreticilerinin tüketiciyi elden kaçırmamak adına aynı satış fiyatlarında direnme çabasının en büyük handikapı olan sigaraların kalitesinin düşmesidir, içilen aynı sigaranın belli aralıklarda tadının iyiden iyiye bozulduğunun farkedilmesidir.
Esas insanı sigaradan soğutan durum bu olup, tadını bozacaklarına zam yapmalarına sevindirecek durumdur.
Bir çok market ve bakkalarda görmeye başladığımız 1,5 LT'likten kısa-0,5 LT'den uzun tombulca şişlerde satılan hazır 1 litrelik sudur.
Güzel bir ihtiyaca cevap vermiştir, özellikle yaz aylarında her 300 metrede bir büfe aramaktan kurtarmıştır, tabi öyle ulu orta elde gezdirmenin de dikkatten kaçmayacağı nesnedir.
Tanım olarak; Erkek kişisinin fiziksel özelliğinden ziyade ruhsal eksiklikleri nedeniyle düştüğü batağın farkına varmayan ve bu farkındalıkta olmadığı halde kendinisini gül havuzunda sanarak etrafına saçtığı çamurların yarattığı rahatsızlıktan onun adına başka bir erkek olarak utanç duymaktır.
Tespit olarak; Hayatında hiç bilmediği konular hakkında ve özellikle kadınlar hakkında oturma organı ile bedava ön yargılarını saçan, yaşadığı travmalar sebebiyle hayatında koca bir karanlık oluşturan kadınlardan intikam almaya çalışan, halbuki don kişot misali yel değirmenleri ile savaşmaya çalışarak dışardan ne denli komik ve acınası bir hal aldığının bile farkında olamayan bir tür adına duyduğumuz utanç bu cins ile yaşamanın bedelidir.
Velhasıl akıllı ve sağlam bir kişilik; hayatların bir noktasında başka bir cinse bağlanmaya mecbur olduğu bir yaşamda kalkıpta diğer cinsin eksikliğinden, acizliğinde ve buna benzer sorunlarının olduğundan dem vurmasının aslında kendi bindiği dalı kesmek olduğunun idrakine varacaktır.
Sonuçta bir kadının köle olduğunu iddia edersen, sende bir köle çocuğusundur ki kast sistemine göre asla asil bir erkek olamazsın.
Bir kadının aciz olduğunu iddia ediyorsan, sen ne kadar acizsindir ki bir aciz için acınası bir hale peşinden koşuyorsundur.
Şayet ben sözümün arkasında duruyorum diyenlere ve asla bir kadından medet ummuyorum diyenlere de saygı gösteriyorum, çünkü bu fikirleri nedeniyle asla sürdüreceği bir soy olamayacağı için öldüğünde fikirleri ile birlikte kendini yakarak küllerini ganj nehrine savuracağız.
Kendisinin bile ne istediğini bilmeyen bir karşı cinsle birlikte yaşam mücadelesi vermek. Tabi doğal olarak hiç bir zaman anlayışlı olmadığı dile getirilerek aşırı dozda dırdıra ve hakarete maruz kalmak.
Kendi kurduğun bir dünyada bile sen dışarda kalıyorsan; hayallerini gerçekleştirmek isterken hayallerin için bile sen hayalsen; ruhun bedenin içinde olması gerekirken bedenin ruhunda hapsolmuşken; yaptığın hataların, doğrularından fazla olduğu halde 1 yanlış 3 doğruyu götürüyorken insanın yaşadığı sendromdur.
Kişilerin, her talibine ve her ihtimale karşı aşırı titiz ve gereksiz kurallamalar ile yaklaşımı sonucu kimse ile evlenemesi nedeniyle varılan yaş itibariyle evde kalnımasıdır.
Diğer bir deyişle seçen olurken, seçilen durumuna gelmektir.
özellikle spor müsabakalarında sıklıkla karşılaşılan girişimdir, bir takım uluslar arası futbol müsabakalarında alınan mağlulibiyetlerin diğer takım taraftarlarınca alay konusu halinde geitirilmesidir. Evet bir yere kadar eleştirilerde güzeldir, ancak bundan fanatizimce bir zevk alma içimizdeki nefretin dışa vurumudur. Hayır zafer kazanınca da tebrik edilse gam yemeyeceğizdir lakin ölüyü diriyi bırakıp gözü birbirimize dikmenin ne anlamı var diye sorgulatan durumdur.
Büyük şehirlerde meydana gelen arızaları tamir edecek sıhhi tesisat işinden anlayan usta bulunamamasıdır, diğer bir deyişle mevcut olan ustaların iş yoğunluğu nedeniyle ufak tefek işleri sallamamasıdır. Yahu zanaat altın bileziktir derlerdi de bu tesisat işi bildiğin trabzon hasırı durumunda, insana meslek seçimini tekrar gözden geçirmesine sebep olan durumdur.
Çok eskiye dayanan entrylerin zaman darlığı nedeniyle ilk sayfayı okuduktan sonra totali görünce doğrudan son sayfaya kayarak araların es geçilmesi durumudur, bazen farkında olmadan ezdiğimiz kır çiçekleri gibidir, kim bilir ne güzellikler gidiyordur ancak biz bundan bi haberiz.
Sözde uyanıktır çünkü gazetenin promosyon olarak dağıttığı, tabak, çanak, cips vs. ürünlerini indigre gandi yapabilmek adına gazete kalmadı diyendir, hatta bir de üst modeli vardır ki o da gazeteyi satar ama promosyonu kalmadı, yahut gelmedi der. Size doya doya dua edersiniz.
Edit: imla
Entry karakter sınırından dolayı kısalmış olup, orjinali "Kadınlar zor işler için mi erkek edinir" sorunsalı olup, mesele bir erkek açısından merak uyandıran bir durumdur, zira her defasında erkeklerin odun, duygusuz, vs. vs. olduğundan yakınan hanımlarda bakıldığında bir erkek ile sevgili, flört ya da evlilik konumuna geldiklerinde zihinde sorgulanan meseledir. Evet hanımlar daha duygusal ve naif bir yaradılışa sahip olduğu halde sanırım tek mesele de aşk ve sevgi olmasa gerek.
Tanım: Kadınlar için zor iş yoktur, sadece zor işlerin üstesinden gelebilecek bir erkek bulmak zordur.
Arabadan iyi anlayan usta diye önerilen şahsa araba götürülerek sorunları dile getirilir ve bişey değil abi hallederiz hemen diyerek kollar sıvanır sonra size kasıla kasıla hepsi tamamdır abi için rahat olsun diyerek anahtar teslim edilir ancak yola çıktıktan biraz sonra araba yolda kalır ve bolca hayır duası etmenize sebep olan tamircidir.
muhtemelen açtığı başlıklarda istediği gibi entry girmeyen ya da kendisini inceden eleştiren belkide havadan sudan herhangi bir kişisel sebepten dolayı kafayı taktığı yazarları takip ederek yazarın daha entry girdiği anda okumadan eksiyi çakan takipçidir. Sanırsın adamın eksiye kombinesi var esirgemez hiç.
Bankaların müşteri ile olan yazılı ve sözlü kullandıkları her türlü diyaloglarında kullandığı dildir. lakin bu dil edebi bir şaheser gibidir, kim hazırlar kim tasarlar bilemem ancak takdir ederim, eşi benzeri görülmemiş bir terminoloji ile insana en çok kazığı attığı halde halen en iyi dostuymuş gibi gözükmektedir. Mesela kredi kartı yükünüz boyunuzu aştığında ve ödemeyediğinizde size bir ihtar gönderir, ilk okuduğunuzda sanırsınız halinizden anlıyor ve size sevgi ile ellerini uzatıyorlardır, ama özü şudur ki borcunuzu ödemezseniz donunuza kadar alacaklardır.
Yapılan gözlemlere göre şudur ki; Bekar erkek için etrafındaki her hanım onun için sevgili adayıdır, tabi er kişi bu hanımlara teklif girişiminde hiç bulunmaz dahi çünkü daha iyisi mutlaka vardır ve kendisi için olabilecektir. Bu döngüde doğru düzgün kız arkadaşı dahi olmasada bu kişi evlendiğinde artık evli olduğu ve hiç bir insanla flört edemeyeceği gerçeğini kendince bir kayıp olarak değerlendirmeye dayalı psikolojik bir durumdur. netice-i kelam insanın kendi kafasında kendine koyduğu kafestir. Aslında bu anlamda özgürlüğü hiç istememiş olmasına rağmen evlilik yoluna girdiğinde ama ben özgürcülük oynamak istiyordum diyen erkektir.
