Hasan Bağcı, Türkçüleri Allahı bir tarafa atmakla suçlayarak a fikri ve ilmi seviyesini göstermiştir. Türkçüler Tanrıyı bir tarafa atmamıştır. Atmaz da. Tanrı Türkü Korusun sözü Türkçülerin sloganıdır. Tanrı, insan zeka ve idrakinin kavrayamıyacağı yükseklikte olduğu için ikidebir onu ortaya sürerek, üzerinde kırıcı tartışmalar yapmanın aleyhindeyiz. Eski Türkler büyük saygı duydukları varlıkları öz adları ile anmazlardı. Tanrı, ne din göklerin bir yerindeki tahtının üzerindedir. Onun nasıl olduğunu, ne olduğunu bilmeye imkan yoktur. Olsaydı din bilginleri asırlar boyunca birbirine girmezdi. Tevratın Tanrı ile insanı aynı şekilde tarif etmesi ne kadar iptidai ise, dünyadan 400 km yukarıya fırlatan Rus astronotunun, uzayın sonsuz olduğunu unutarak uzaya çıktım ama Tanrıyı göremedim demesi de o kadar budalacadır.
Atsız Müslüman olarak tanımlanamazdı. Onun bu mevzûdaki konumunu bence en iyi lá-dînî olarak tavsîf etmek yerinde olur. Evet, Semávî Dinlerle pek başı hoş değildi ama tanrıtanımaz/ateist de değildi. Káinátı yaratan bir güce inansa da bu gücün káinátı yaratdıkdan sonra olaylara müdáhale etdiğine inanmazdı.
mükemmel bir objektiflik ile bakıldığında, sanılanın aksine ateism, en az deizm kadar tutucu ve yobaz bir görüştür. ateist bir insan hiçbir zaman tanrı'nın yokluğunu ispatlayamaz. örneğin bir tanrı evreni yaratmış ve evreni aynen böyle bırakıp gitmiş dediğimizde bilimsel ve felsefi olarak bir ateistin bunu reddetmesi imkansızdır. ama reddetmesinin imkansız olduğunu kabul etmez.
bir müslüman için kuran, ya da diğerleri için tevrat ve incil bir nebze tanrı'nın varlığına kanıt olabilir. lakin bütün kutsal kitapların yanlış olması gerçeği ispatlansa bile bu ateist olmak için yeterli değildir. mantıklı bir insanın tanrı'Nın varlığından en fazla uzaklaşacağı nokta agnostisizimdir. gerisi yobazlık ve aşırı din düşmanlığının yarattığı fazladan tepkidir.
tam olarak ateist denemez. şaman kültüründen etkinlenmiş bir romantik dine sahiptir. zaten okursanız birçok kitabında ve yazısında tanrı'dan bahsettiğini görebilirsiniz. ama okumazsınız.
insan için tek gerçektir. bir daha uzun uzun yazamayacağım, konuda az buçuk bilgi sahibi insanlar için özet yazayım, freud birçok doğru şey söyledi. çocukların sadece erojen bölgeleri için ve haz almak için yaşadığı gibi. fakat birkaç konuda yanıldı. belli bir bilinç seviyesinden sonra süperego'nun oluştuğunu ve insanların toplumsal kuralları hazzın önüne koyduğunu söyledi. halbuki bu yanlıştır. doğrusu, insanlar toplum içinde yer edinebilmek için bazı şeyler yapar. bunlardan biri de süperego denilen şeyin kurallarına uymaktır. ben buna ileride bilimsel makale olarak öne sürdüğümde "ikincil haz" diyeceğim.
yaş ilerledikçe "ikincil haz" oluşur. ani zevk veren şeyleri değil de gelecekte zevk vermesi muhtemek şeyleri yaparız. bu da bize yine o anlık haz verir zaten. anladın mı freud kardeşim?
basit bir dilden anlatılırsa ve matematikten çıkıp dünyaya uyarlanırsa eğer;
matrix filminde anlatılan olaydır. varlık var mıdır yok mudur ya da biz gerçek miyiz gibi soruları hep dünya içinden cevaplamaya çalışırız. fakat zaten kendi kendine göre kuralları olan bir evrenin içindeyiz. dolayısıyla bizim doğru cevap verdiğimiz sorular aslında zaten evrenin içindeki kurallara göre doğrudur ya da yanlıştır.
yani içinde bulunduğumuz evrenin kuralları yanlışsa, doğru diye gözlemlediğimiz cevaplar da yanlıştır.
örneğin bir çocuğu doğduktan itibaren bir odaya kapatsak, istediğimiz her kuralı ona doğru sandırabiliriz.
eğer biraz düşünürseniz, evrenin sırrını bulduğunuzu sanarsınız. biraz daha araştırırsanız, eksiklik teoremini görüp, işte şimdi sıçtık diyebilirsiniz.
bilimsel bir çalışma yaparken hissedilmesi gerek dini görüştür. fakat ülkemiz aşırı dindarları ve din düşmanları çift taraflı olarak, tarafsızlık ilkesini yiyiğ bitirmektedirler.
harika bir yazardır. bozkurtların ölümü, dirişi olsun hayatımın kitaplarıdır. ismimin nedenidir. üst düzey bir şairdir. mutlak seveceksin beni bundan kaçamazsın dizesi bile yeter de artar. tarihçiliğini ise murat bardakçı ilber ortaylı gibi isimler övdükten sonra bana iş düşmez. çok severim kendisini, hayranım diyebilirim
yalnız arkadaşlar şunu bilin ki, bu adamın çoğu söylediği şey ütopya. yani bu adamın hayali. diretmeyin çok fazla. ülkücülük, turancılık, türkçülük, ırkçılık, hangi görüşten olursanız olun atsız'ı sevin fakat çok uçta olduğunu da unutmayın.
kültürel bazda güzeldir. siyasi bazda yoktur. hiçbir devlet ırkçılık üzerine siyaset yapmaz. ben ırkçı bir insan olarak söylüyorum ki ne biz en yakınımız dediğimiz azerbaycan'a sıkışınca yardım ettik, ne de onlar bize yardım etti. devlet siyasetinde çıkar vardır başka da bir şey yoktur.
turan denilen şey ütopyadır. ütopyalar gerçek olsun diye kurulmazlar. sadece hayaldir bunlar. anlatabiliyor muyum bilmiyorum.
saçma sapan tartışmalara daha fazla girilmesi, önemli başlıkların ise daha az tutması normal olan oluşum. çünkü burada genelde 15-25 yaş arası insan var. bu yaşta insan kaos sever, kendi görüşlerini kabul ettirmeyi sever, beğenilmek ister, zevkleri paylaşılsın ister.
ciddi konulara gelince, burası bu işlerin yeri değil be abi. anlaşılmak istiyorsan başka sitelere gitmelisin.
bunca uzaklaştığımız konudan sonra bir daha eskisi gibi olamayacağımız açık toplum. bizde evlat acısı sizde de bu kuyruk acısı varken devam etmez bu iş.
tarihte yunanistan sırbistan gibi devletlerin kuruluşuna bakarak bu gidişatı da anlayabilirsiniz kimse poliyanacılık yapmasın.