bakkaldan aldığım hemen hemen herşeyin arkasında yazan "doğala özdeş xxx aroması"ndaki "doğala özdeş"i bir marka sanırdım. bütün şirketlerle ortaklığı bulunan, aroma üretiminde piyasayı tekelinde tutan bir marka. ismini de "doğala"nın vurgusunda okumazdım, "koala" gibi vurgulardım. her nedense bütün bu şeylerin doğruluğuna kendimi inandırmıştım ancak gerçek anlamı kadar basit bir şey aklımın ucundan dahi geçmemişti. derken bir gün oturmuş, elimdeki limonlu gazozu incelerken, "doala özdeş(koala vurgusunda)" diye okumak yerine, doğala özdeş(normal okunuş) diye okudum yanlışlıkla. sonrasında da gerçeklere ulaşmıştım. o bir marka değildi...
tek taraflıdan ziyade hayalde yaşatılan bir hoşlantı olmalıdır. tabi tek taraflı olunca da hayalde yaşatılabilir ama biraz düşününce farklar bulunabilir. gerçek, hoşuna gitmediği için nesneleri ideal bazda algılamayı tercih eden-isteyen platon'a borçlu olduğumuz bir kavramdır platoniklik.
eğer ders öğretilmeden yazılı yapılıyorsa belki şaşılınabilecek bir durumdur, kaldı ki daha önceden başlıkta yazıldığı üzere "bir şey hakkında yorum yapabilmek için, yorum yapılacak şeyin bilinmesi gerekir" önermesiyle bu şaşkınlığın da mantıksızlığı rahatça gösterilir. bu olayın tersine, eğer ders anlatılıyor ve anlatılan yerden sorular geliyorsa bu durum ancak "e ne var damına konayım!?" sorusuna sevk edilebilir.
korsan jack, bir köprüden geçmek zorundadır ve köprü cüceler tarafından tutulmuştur. cüceler diyaloğa başlar...
-hadi bize bir teklif yap ve sana yol verelim...
-tamam, işte size teklif: şimdi geçmeme izin verin ve ben de her birinizi ayaklarımın altında ezmekten vazgeçeyim.
insanın, tuvaleti yemeye çalıştıktan sonra fayans, küvet, duş, ayna gibi bilimum sert nesnelernin dişleri kırması, ağzı gözü kesmesi nedeniyle yemek yiyememesidir.
bir bölümde animal ve buddy rich'in, animal'ın dayanamayarak alto tomunu buddy rich'in kafasına fırlatarak sonuçlandığı mükemmel atışmasına sahne olmuş mükemmel program.
ayrıca;
--spoiler--
ihtiyar 1: keşke rock'n roll gençliğimde moda olsaydı...
ihtiyar 2: neden? çok mu seviyorsun?
ihtiyar 1:hayır. şimdiye kadar modası geçmiş olurdu.
--spoiler--
müslümanların ateizme karşı terbiyesiz davranışlarından daha ilginç olmayan tavırlardır. zira müslümanlık hoşgörü dinidir, başka bir düşünceye verilmiş sert tepki, içteki çelişkiye delalettir ya da bunu yapan kişi aslında müslüman da değildir.
yapmadığım için girdiğim her finalde "şu saati öss öncesi alsaydım, şimdi tahtada kaç dakika kaldığını gösteren yazıyı okumak için gözlerimi kısıyor olmayacaktım" dememe neden olan eylem.
öss'den sonra neden almadığımın da başlıkla hiç bir ilgisi yok tabi...
