'eğer toplumun yapısını, bir otoriteye boyun eğmek belirliyorsa -ister açıkça ortada olan isterse de pazarın ve kamuoyunun yarattığı anonim otorite olsun-, o toplum içindeki insanın tanrı anlayışı çocukça olacaktır, aynı tek tanrılı dinlerin tarihinde bunun tohumlarına rastlandığı gibi.'
amerikalı blues gitaristidir aynı zamanda vokal. bu new york'lu tombul abinin electric ladyland cover albümü vardır, albümde little wing ve isabella başta gelmek üzere bazı cover'ları şaheserdir.
nick mason: "her şey atomik bir kalp makinesiyle hayata bağlanmış hamile bir kadının gazete manşetine çıkmasıyla başladı. dünyanın annesini ya da dünyanın kalbini düşünmek istiyorsan ineklerle başlık arasındaki bağlantıyı da görürsün."
bir konuşması sırasında erkan oğur hakkında "dünya çapında bir gitarist. kendine has, çok kendine has. yani bu kadar olamaz artık hiç bir gitaristte. çünkü dünyada başka hiç bir gitaristte olmayan bir stile sahip, çok saygı duyduğum bir gitarist o da" der yavuz çetin.
bir pearl jam parçasıdır. klibiyle izlendiğinde etkisini katladığı isviçreli bilim adamları tarafından 2011 yılının mayıs ayında new jersey'de yapılan bir kongrede açıklanmıştır.
bir tür görsel sunum tekniği, sunulacak ses bir yandan gelirken, eş zamanlı olarak yazısının farklı tarzlarda, sıradan olmayan etkileyici şekillerde aktarılması olarak tanımlanabilir.
vicious circle'da doğum günü olan bir kızın sahneye atlaması ve diyalogların sonunda dane'in "see ya later" demesi epey güldürmüştü. klasik olarak herkesin yorumu, amerika'nın cem yılmaz'ı olduğu yönünde olsa da farklı bir adamdır. atheist bölümü de epey eğlenceliydi.
belgeselleri çok yüksek kalitede ve gerçekten emek sarfedilerek yetenekli de kişilerce hazırlanmıştırlar fakat teknik ya da bilimsel terimi çok olan bazı belgesellerinin alt yazılarının da bulunmaması yer yer üzülebileceğiniz bir problemidir.
youtube'da gerçekten bir yavuz çetin hayranı olduğunu bildiğim, çoğu videoyu da yüklediğini bildiğimiz ayment kullanıcısının mesaj yoluyla bana tavsiye ettiği güzel bir site. site yöneticilerinden biri kendisi, enteresan bir merakı var. zamanında bana yolladığı bazı mesajları paylaşmak istiyorum.
"ulaşmak için çok çaba sarfediyorum üstadın kayıtlarına. sadece bunlara değil, bir sürü video falan var üstadın yer aldığı ama elinde olanlar paylaşmıyorlar bir türlü. güven erkin erkal mesela..."
"yıllardır uğraşıyorum bu kayıtları ortaya çıkarabilmek için. sözlüklerden müzik forumlarına kadar her yere yaydım ben de ama pek sonuç çıkmıyor. şu yüklediğim blue blues band videolarını sağolsun batu mutlugil ulaştırdı bana. yavuzcan çetin'in gönderdikleri falan var işte. facebook'dan ona da söylüyorum sürekli ama... mfö konserlerindeki performanslarını ve bar performanslarını bulabilmek için özellikle çok uğraşıyorum. bir de hayatta ulaşamayacaklarımız var:
marcus miller ile çıktığı san francisco turnesinin görüntüleri mesela ya da erkan oğur ile yarattıkları dünya eserinin uzun, orijinal kaydına. 20 dakika civarında süresi."
"fankitonki.com'a da bir göz atarsın fırsat olursa. üstadla ilgili güzel bir site. belki bilmediğin kayıtlar falan vardır. en son bir belgesel eklemiştik mesela. erkan oğur, serdar öztop, turgut berkes gibi kaliteli müzisyenlerin üstadla ilgili yorumları falan var."
jimi hendrix'in curtis knight'la daha hala fakirken ve meşhur değilken bir otel odasında geçirdikleri bir anı:
bir gece sanki geleceğin bir görüntüsü kadar gerçek bir rüyayla uyandım. jimi'nin geleceğinin gözlerimin önüne serildiğini anlamıştım. rüyamda bütün renklerin karışımını simgeleyen güzel ve huzur verici tek bir renk -leylak rengi- vardı. leylak rengi bir sis içinde, jimi'yi kendinden çok hoşnut fakat daha önce hiç görmediğim ya da hayal bile edemediğim bir ruh haliyle görmüştüm. görüntü bana jimi'nin gerçekten ait olduğu yeri ifade ediyordu; yüzünde tam ve mutlak bir mutluluk okunuyordu.
uyandığımda doğruca jimi'ye gittim. o görüntüden ve onda gördüğüm şeyden bahsettim. uzun bir süre konuşmadan garip yüzüme baktı ve sonra şöyle dedi:
curtis, sana bir şey söylemek istiyorum. şu an 1965 ve ben beş yıl içinde öleceğim. ama buradayken bir çok yol katedeceğim ve bir gün sevgi, barış ve özgürlük iletileri tüm dünyada paylaşıldığında, ister istemez öleceğim.