en güzel diziydi şehnaz tango. seyrettiğimiz gerçek aşktı. ya biz çok küçüktük, saftık o vakitler ya da aşka inanç vardı bir zamanlar. muhsin'in her hata yapışında şehnaz'a sarı güllerle gitmesi ne güzeldi. adalet ve açı bey arasındaki diyaloglar bir harikaydı.
binbir gece dizisinden hatırladığım bir kızcağız sunucularından biri. yalnız talihsiz konuşmalarıyla göze battı daha ilk günden, özgürlüklerin kısıtlanmasından yana olduğunu söyledi. gülüyoruz kendisine. programı da acun ılıcalı götürüyor başından beri.
eski sevgilinin orospu çocukluğudur tamamen. bir kız çıldırma seviyesine gelip aşağılanmayı bile göze alarak sevgilisinin eski sevgilisini arıyorsa* eski sevgilinizi hatırlayınız efendim. muhtemelen ;
ancak gerizekalıların sorabileceği bir sorudur.genelde gece vakti gelen bir mesajda okunur bu cümle. uykunuz kuş uykusu gibiyse uyanırsınız haliyle. değiştirin efendim numaranızı hemen. bu gerizekalıya da vermeyin mümkünse.**
30 yıllık evli hanımlarda bile bulunmasını anlayamamışımdır hiç. madem çeyiz var içinde neden yıllarca kullanmazsın da hala saklarsın sandık içinde o oyalı tülbentleri, dantelli yastık kılıflarını.
yemek yedikten sonra dişler arasında kalan yemek parçalarını toparlasın diye ağzınıza attığınız sakızı çiğnerken masada yarım kalan şalgam suyunu içmenin sonuncunda ortaya çıkan sakız.*
yay burcu kadını olduğunu sanarak 'aman da ben çok özgürüm, ne istesem yaparım, süper yemek yapar aynı zamanda futboldan da anlarım' beyanlarında bulunan kadınların çoğunun yeni burcudur efendim. hayırlısı.
küçükken zevk alınan manyaklıklardandır. bu bazen bir bardak su için yapılır bazen de nedensiz. yıllar sonra kardeşinizin bu olayları ulu orta anlatması ise en berbat olanıdır. *