sabahtan beri her yerde yani internet sitelerinde, gün arası haberlerde, sosyal medyada, tweeter zart zurt ne varsa aynı konu konuşuldu falan. herkes kendince tepkisini dile getirdi, kimi kızdı, sövdü, içerim ben bu akşam dedi falan kimisi iyi olmuş abi, azzııyorlardı dedi. ama benim bu konuda ilgilmi çeken şey biraz farklı. şimdi şu metne bi bakalım:
TÜTÜN ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu’nun tütün ve alkollü içkilerin satışına ve sunumuna ilişkin usul ve esaslar hakkındaki yeni yönetmeliği büyük tartışma yarattı. Hafta sonu tüm hukukçuları ile yönetmeliği masaya yatıran içki üreticisi firmalar yönetmelikteki tehlikeli ve yoruma açık maddeleri ortaya koydu.`
şu son kalın yazılan kısım size de birşeyler anımsatmadıysa bi sorun vardır mutlaka. neden bu ifadeye takıldım?
çünkü geçen hafta içinde bu tahliye muhabbetlerine sebp olan şeyin ne olduğunu hatırlıyorum. hatırlarsanız, yasa da bir yorum karmaşası vardı. herkes bir şeyler söylüyordu, tutukluluk süresine 4 yıl diyen de vardı 10 yıl diyende. çünkü yasa o kadar kötü ve yoruma açık yazılmıştı ki her okuyan kendine göre, ya da işine geldiğince veyahut görüşüne uyan neydi ona göre bir şeyler salladı. sonunda yargıtay aldı eline yasayı evirdi çevirdi yani onlar da kendilerine göre yorumladılar, 10 yılda anlaştık peki niye böyle olur yani bu yasaları yazanlar mahallenin bakkalı ile marangoz osman abi değil sonuçta koskoca hukuk kitaplarını yalamış yutmuş hukuk profesörleri.
şimdi esas konuya gelelim. o son ifade bu üste bahsettiğim sebepten dolayı kalın yazıldı. çünkü yine gündemde bir yasa var ve yine yeni yeniden, yasa üzerinde yorumlar başladı. yasa metnini önüne alan herkes bazı çıkarımlarda bulundu, sadece dün geceden beri bir sürü kişi bir sürü yorumda bulundu, ve bu yasayı da sonuçta mahallenin bakkalı ile marangoz osman abi yazmadı.
bunlar tamam da ben niye takıldım buna? bir yerde bi sorun var abi. koskoca adamlar iki satırlık yasa metnini açık ve net olarak ortaya koyamıyorlar. bu bir olur, iki olur ama önümüzdeki dönemde bu yasa tartışmasını başka konularda da yaşarsak, ben bunun altında bir bit yeniği ararım hacı.
ilk olayda öyle bir yorum yapıldı ki, aklına gelmeyecek adamlar bugün çıkıp pişman değilim diyebiliyor, haketsin haketmesin insan canını almak gibi bir suç işlememiş olan onca adam içerde zan altında kalsın.
şimdi bu içki muhabbeti de biraz daha konuşulsun, yasa uygulanmaya başlasın, herkes işine geldiğince uygulasın, bunun sonu da yargıtay olacak, he o zaman hiç umutlanmayalım yargıtay içen pis ayyaşları düşünür diye.
nickini hatırlamayn bi yazar vardı, he onun ben olduğum, uzun süre sonra ahaliyi görme fırsatı sağlayan zirvedir. hoştur, güzeldir, candır, emeği geçene saygılardır.*
hala yadırganan erkektir. ulan ben bimden alıom ya, hem küfür ediyorum onlara kendimce, müşteri velinimet hesabı kötü kötü bakıp birşey diyemiyorlar, uuuu beybi çok hoşuma gidiyor *
eli şeyinde aklı götünde bütün gün donla dolaşan hayata dair bi s.ike sahip olmayan, baba parası yiyen, kendi başına bir halt edemeyen, .m görünce eli ayağı titreyen bir grup ergenin kendi çapında eğlencesidir. donlarına boşalıp giderler. rahat olunmalı.
eskiden seks biliniyormuş ya da öğretiliyormuş ki porno filmlerden sadece almanca öğrenilirdi şimdi direkt seksin kendisi öğreniliyor. bu gidişat hadi bakalım hayırlısı.
duyarlı birey olmak, toplum çıkarlarını yeri geldiğinde kendi çıkarlarına tercih eden olmak, ha bir de ideali savunanları hayalci, özenti vb gibi yaftalamamayan birey olmak gerçekten olması zor şeylerdir.
cinsellik kelimesine tahammül edilemeyen, seksin s sine, kızın dışarı çıkmasına, iki insanın evlenmeden beraber yaşamasına vb konulara toplum bazında tepki gösterilen yerde olması muhtemeldir. ayrıca seks yapmayı porno filmlerden öğrenmek bu olayın aslında olumlu yüzüdür bir de diğer yüzü var ki işte o acı ama gerçek yüzüdür: bu ülkede yaşanan ve çoğunluğu ensest olan bastırılmış cinsellik vakaları.ama biz hala mahalleye giren yabancı erkeğe mahalle namusunu koruyacağız diye ağız burun dalalım, ulan önce git evine de kendi namusunu koru o zaman. sen git üst kata yeni taşınanları evli değiller diye apartmanca birleşip evden çıkart, ulan sen evlenip cinselliğini meşrulaştırdın ve bunu yaparken bütün aileniz bunlar bu akşam sevişecekler diye halay çektiler diye niye herkesten aynı ezikliği bekliyorsun, önce git 14 yaşındaki kızına senelerce tecavüz eden babayı adam gibi yargıla. hadi canım.
edit: ulan daha demin buradaydınız, nereye gitti herkes?
artık reklam almaya başlamıştır ama okan dikkat et rtük kızar reklamlardan önce bu tanıtıcı reklamdır yazısını yazman gerekir ekranın bir yerine.
ayakkabı, çanta, cüzdan ve bilumum deri imalat ve satışı;kaDıköy SEVTAP PARMAN
#7235060: her şeyi açıklamış söylenecek söz bırakmamış yazardır. #7207613: ayrıca çin seddi sivrisinek girmesin DiYE Mi YAPILDI sorusuyla gece gece kahkahalara boğmuştur. takdirler.
okan bayülgenin ne yapmak istediğinin yine tam olarak anlaşılamadığı program oldu. hem çevredeki gerçek ama gülünç bütün olayları ti ye alıyorsun hem sen programında yapıyorsun. bu ülkede okandan başka biri daha medya arkası yapsa o bok*tan muhabbetleri en sondaki oturma pozisyonunu programa alıp bu adamlar nasıl bir format yapıyor diye tartışırdı. yani hem bunlar kötü kaka diyoruz hem de programda kaka yapıyoruz. he bu arada her hafta bu sefer olacak umuduyla beni tv başına çeken sayın okan bayülgen bu ve diğer benzeri sözlükleri okuduğunu dile getirdiği kadar burada yazılanların içeriğini de göz önünde bulundurmalı. başka türlü olmayacak bu iş. aksi takdir de ya okan boş program yapıyor olur ya da biz boş konuşuyor oluruz ama kanımca okanın hitap ettiği izleyici kitlesi de her ne kadar boş konuşan, abaza vb lerini de içinde barındırsak da biz oluyoruz e bu durumda asi ve radikal hatta marjinal şahsiyet okan bayülgenin burada ve diğer sözlüklerde sıradan insanlar tarafından yazılanları dikkate alması gerekir. saygılar.
iki kadeh vardı ellerimizde kan kırmızı bakan, kadehin arkasından gördüğüm ince, narin parmaklarının ateş dansı gibiydi... bir aşk vardı her yudumda, odamızın mum ışığında, büyüyen ve her saniye her yudumda ve her nefes alışta yeniden sana başlayan sözler gelir dilimin ucuna. bir şaraptı beni benden alan bir de kan kırmızı aşkın, şarap kızıllığında...
--spoiler--
Kaos bazen günlük hayatta buzdağının görünen kısmı gibi bize sadece burnunun ucunu gösterir. Örneğin musluktan akan su bazen düzenli damlasa da bazen düzensiz biçimde damlar. kalbimiz çoğu zaman düzenli atsa da bazan çarpıntı yapar. Sigara dumanı belli bir yere kadar düzdün yükseliyor gibi gözükse de bir anda kırılmaya ve çalkalanmaya başlar. Borsada, önemli iç ve dış siyası olaylar olmadığı zamanlar bile düzensiz gibi gözüken sürekli bir dalgalanma vardır.
Kaos teoremi, böyle günlük yaşamda tanımlanabilen kaotik olayların arkasında yatan dinamikler olduğunu ve bunların Lineer olmayan (nonlineer) denklem sistemleri ile beli bir yere kadar tahmin edilebileceğini savunan matematiğin teoremidir (Belli bir yere kadar diyorum çünkü Kelebek etkisi yüzünden sürekli hesaplamaların imkansızlığı ortaya çıkıyor). Bu non lineer denklem sistemleri grafiğe döküldüğü zaman "atraktör" adı verilen şekiller ortaya çıkmaktadır.
işte bu olaya kelebek etkisi denmesinin asıl sebebi de bu atraktörde yatmakadır. çünkü atraktöre basit bir şekilde baktığınızda bile bir ortaya çıkan şeklin bir kelebeği andırdığını görebilirsiniz. yani yok kelebek kanat çırpsa kasırga olacaktır yüzünden kelebek etkisi değil. atraktör resmi linkte mevcuttur.