mesaj atarak, entry girerek, paylaşarak destek olan herkese çok teşekkür ediyorum.
daha fazla kişiye ulaşmamiz için desteklerinizin devamini bekliyorum. biz sustukça bu olaylar büyüyor.
sözlük aleminin en yenilerinden. ne yaptıklarını tam olarak onlarda bilmiyor, ibne gibin puşt gibin adamlarla dolu forum chat tarzında eğlenceli eğlenceli takılıyorlar. sizide bekliyor aralarına.adresi aha da şöle ; mir.sozlukspot.com
yapmaya çalıştığı sanatta bir yere gelememiş yada sanat yaptığını sanan beyin yoksunu insanlar topluluğudur. genellikle sol görüşlü; halka yüksekten bakan ve onları sonuna kadar aşağılayıcı ifadelerle rencide etme yoluna gidip, işiyle değil de siyasi görüşüyle toplumda yer edinmeye çalışan bu insancıklar unutmasınlar ki böylece daha da dibe batmakta, kendi görüşlerine sahip bir avuç insan tarafından pohpohlanmasının yanında toplumun gözünde zaten olmayan itibarını eksilere çekmektedir. her seçim döneminde göt olmalarıda cabası.
başı çeken; levent kırca, uğur dündar, bedri baykam, müjdat gezen ve bunların yanında daha onlarcası..
edit: her zaman ki solcu çarpıtmaları başlamış, chp gençlik kollarından sevgili cici kemocan kardeşlerimiz alevlenmiştir. burada ki sözler sanatçılar siyasi meseleler üzerinde düşünmesin yorum yapmasın değil, siyasete aktif olarak bulaşmak suretiyle ya da program program dolaşıp bütün gününü siyasi tartışmalarla geçiren, katıldığı her ortamda siyaset yapıp karşıt görüşlü insanlara hakaretler savurup sanatçıyım ulan ben halkın adamıyım, aydınım benden iyisi mi var zırvalıkları savuran insanlara iletilenlerdir. örnek verilen "sinan çetin, hülya avşar, cemil ipekçi, nihat doğan, adnan şenses ,sezen aksu, balık ayhan" gibi sağ görüşlü isimler acaba kaç siyasi tartışma programına çıkmış, siyasi çekişmelere katılmıştır yada siyasetinin bir alanında yer almıştır ?
adete insanı göt etmek için programlanmış eşyadır.
tam olarak şöyle oluyor; bozulmuş bir eşyayı elinize alırsınız. (bkz: eline almak) defalarca çalıştırmayı denersiniz ama nafile.türk olduğunuz aklınıza gelir bir an; vurursunuz, içine üflersiniz, yalarsınız, amuda kalkıp bakarsınız, duvara vurursunuz tık yok.taki birine gösterene kadar.bi tamirci yada herhangi bir insana bu eşyayı gösterip "çalışmıyor abi baksana bozulmuş amk" dediğiniz an eşya çalışır. tabi siz dumur.
sağolası moderatörlerin kestirip attığı, sözlüğü düzeltmek adına sunulan önerilerden sadece biri. artık kendi bilecekleri iş, sözlük yarın bugün ellerinde atlayacaktır zaten.
bütün gün sikimsonic başlıklar açarak sözlüğün bu halinden sorumlu yazarların yok yazım hatası, yok harf yana kaymış, yok nokta virgülü sikmiş gibi bahanelerle karşı çıktığı bir istektir.destekleyenler candır,o ayrı.
tanım: uludağ sözlüğü eski ihtişamlı günlerine döndürme operasyonudur.
gelin toplaşın uludağ sözlüğün çok sevgili yazarları bişey anlatacağım sizlere. bildiğiniz gibi -yada yeni geldiniz bilmiyorsunuz- sözlüğümüz eski havasından fazlasıyla uzaklaştı, eski yazarlarımız sözlüğü bir bir terk ediyor bunu yazar istatistliklerinden görebilirsiniz. sözlüğümüzde özellikle son zamanlarda çok sayıda hakaret içeren ateist başlıklar ve "uçan balına emekleyen sivri sineğe pandik atmış" tarzı başlıklar açılıyor ve eski zamanlarda ki gibi malesef bilgilendirici başlıklar ve entryler göremiyoruz.bizim sizden ricamız başlığını açıp hemen hemen hiçbir destek alamayarak göt olduğum,moderasyona bir kaç yazar olarak mesaj attığımız halde hiçbir cevap alamadığımız önerimde de belirttiğim gibi sözlüğümüzde kısa sürelide olsa, zaman zaman da olsa bir başlık sınırlandırılması olsun istiyoruz.bir süre biz yazarlar başlık açamasın gerekli başlıkları sadece moderatörler açabilsin bizde olan başlıklara yazalım. bunu sansür olarak nitelendiren arkadaşlarımız var ama bu bir sansür değildir, olan başlıklara istediğiniz şekilde yazabileceksiniz zaten sizin görüşünüze, düşüncenize, yazmak istediğinize format dahilinde olduğu sürece karışan yok öyle değil mi? sizden bu konuda destek istiyorum/istiyoruz.moderatörlerimize "bir derdim var butonu"ndan mesaj atarak bu talebimizi iletelim. kaliteli, birbirimizi ilgi alanımız olan konularda bilgilendirebileceğimiz,sadece makara kukaranın olmadığı bir uludağ sözlük için istiyorum bunu. unutmayın, sizin gibi ben de bu işten para almıyorum, sadece elimden geldiğince içinde bulunduğum sözlüğün çekidüzen alması için çabalıyorum.
-----spoiler-----
eğer sol framede yer alan başlıkları beğenmeyen varsa, kendisi başlık açmakta ve o başlıkları okumamakta özgürdür.
-----spoiler-----
adam aynştayn. işte bundan bahsediyoruz zaten başlıkları beğenmeyen her yazarın yeni başlık açtığını düşünsenize, bu hangi akla hizmet lan.şimdi ben "uçan balina" başlığını beğenmiyorum gidip "yüzen kedi" başlığı açtım noldu? kalitenin düşmesi için birazda ben içine sıçtım. ben beğenmedim diye okumasam kalite korunuyor mu? bu mantıkla hareket eden ve beyin amcıklanması yaşayan her yazar sikimsonic başlıklar açıp sözlüğün içine ediyor kardeşim.anlayın dicemde anlamanızı beklemiyorum.
bu akşam uzun yol otobüsünde akasya durağını izlerken yanımdaki adamın kahkalalarla "ahaha osmana bak lan ne komik zaaa" demesi üzerine ya isteyerek yada üzerimde oluşturduğu psikolojik baskıya karşı koyamayarak güldüm lan bende. evet sözlük akasya durağı izlerken güldüm amk.
sözlüğü kurtarmak adına destek vermek isteyen yazar kardeşlerimizi sol taraftaki "bir derdim var butonu"ndan moderatörlere ulaşmaya davet ettiğim öneridir. dikkate alınmasa bile biz iletelim talebimizi.
bazı yazarların sansür olarak nitelendirdiği öneri. sansür değildir, sizin elinizden yazarlığınız alınmıyor olan başlıklara istediğiniz şekilde bokunu çıkararak yazıyorsunuz zaten yine yazabileceksiniz fakat en azından suana kadar açılmış saçma sapan başlıkları temizlemek adına moderasyona belirli bir süre doğmuş olur, hemde yeni boş beleş başlıkların bir süre açılması engellenir. anca saçma sapan başlıklarda takılıp bir kaç yeni bir şey öğrenemeyeceksek neden burdayız ki ? sözlüğün kalitesinin gün geçtikce düştüğünün farkında değilsiniz galiba.
sözlükte, boş beleş başlıkların açılıp kalitenin git gide düştüğü şu günlerde, sözlüğü eski günlerine döndermek adına moderasyonun yapması gerekendir. saçma sapan başlıklara yazmak yerine herkes kendi bildiği konular hakkında bilgilendirici entryler girsede birbirimizi aydınlatsak güzel olmaz mı? yazarlar bir süre başlık açamasın ve olan başlıklara yazsın, gerekli başlıkları sadece moderatörler açsın. olmaz mı ? olur olur bal gibi olurrr. şimdi bi kaç dingil çıkıp sol frame nasıl canlanacak o zaman diyebilir, güzel kardeşim herkes gireceği başlığı zaten aratır bulur entry girdikce başlıklar canlanır öyle değil mi ?
yayın akışınını doldurması bakımından tv patronlarını ve yöneticilerini en memnun eden cinsten bir yaz programı. aslında yayın akışı katliamı
demek daha doğru.
şunu söylemek gerekir ki asla bir türkiye nin yıldızları değil. taklidi ama değil. taklidi bile değil aslında içinde tiyatro geçiyor, öğrencileri hazırlayan eğitmenler var ve skeçleri değerlendiren juri. ortak noktaları sadece bu olsa gerek. ama bunu nasıl yapıyorlar türkiyenin yıldızlarında yapılan kalitede mi? tabi ki değil. şimdi bakıyorum o kadar boş geliyor ki bana boş boş safsata skeçler, vakit geçirmek için yapılan kıytırık danslar, söylenen şarkılar. ve bunları aynı adamlar yapıyor, hepsi süper sonic yetenekli gençler ya mübarek. yahu bunlar oyuncu mu ? , şarkıcı mı ? , danscı mı olacak kardeşim? . evet doğru bildiniz hiçbiri. hiç biri olmayacaklar, güzel ülkemde top star, pop star,çok star gibi yarışmalarda derecelere girip, bir daha yüzünü göremediğimiz diğer umutları sönen gençler gibi.ee nie yapıyoruz bu programları yarışmacılarına bir faydası dokunmuyorsa ? para için kardeşim, cukka doldurmak için.
gün geçtikce orospu çocukluğunun başını alıp gittiği bu dünyada suçların kesin önüne geçmek için ülkemize de geri gelmesi gereken cezadır. küçücük çocuklara tecavüz ediliyor, insanlar öldürülüyor, askerler şehit ediliyor, gençler uyuşturucu batağına sürükleniyor, adamlar neredeyse ceza almadan dışarıya salınıyor.nedir bu adalet boşluğu? bir insanın masum bir insanı öldürümesi veya ruhunda ve bedeninde hayatı boyunca izlerini taşıyacağı yaralar açması sonucu ufacık cezalarla hayatına devam etmesi niye? yazık değil mi şehit olan gençlerimize, yazık değil mi ailelerine? yazık değil mi küçücük yaşta tecavüze uğrayan evlatlara, hayatının baharında batağa sürüklendirilen gençlere? bir düşünün bakiyim bunların sizin, sizin ailenizden birinin veya herhangi tanıdığınızın başına geldiğini ne hissediceksiniz? tamam yatsın 5-10 yıl razıyım mı diceksiniz? ama gel gör ki bu ülkede 2. kere tecavüze kalkışan orospu çocukları hadım edilsin diye yasa önerisi sunulduğunda bile karşı çıkılıyor, kemalist efendiler televizyonlarda götlerini yırtıyorlar böyle bir şey olamaz diye.sonra insanlıktan bahsediliyor.
gün içinde yapılan milyon tane saçma sapan anket başüstü oluyor, paylaşılıyor, star tvnin halkı cahil gösterme amaçlı yaptığı haber bölümü anketleri saymıyorum bile ama gel gelelim diyanetin "kuran okuyor musunuz ?" anketi mahalle baskısı oluyor. bak sen şu işe. nedir sizi bu kadar rahatsız eden allah, din, kutsal kitap kelimelerini duyduğunuz zaman. bak ben de dedim şimdi irtica geliyor kaçııınnn!
diyanetin anketi, insanların bir şeylerin farkına varması, bu konuda acınası halimizi göstermek için yapılmış bir anketttir, ordaki soruları cevaplayan, sosyal medyada, tvde takip eden bir insanın kafasına bir şey dank etse, düşünse kardır öyle değil mi ? size göre değildir evet, dinsiz toplum oluşturmak için yıllarca uğraşan size göre.
ayrıca, kuran-ı kerim arapçadır, bu yüzden arapça okunur, türkçe ibadet dili olarak kullanılamaz, dünyanın her yerinde aynı dildir oda arapçadır. türkçe meali okunmalı tabi ki arapça bilmeyenlerin anlayıp hayatında uygulaması için ama dili arapça olan bir şeyi nasıl türkçe okuyabilirsiniz allah aşkına ? türkçe okuduğunuz açıklamasıdır, meailidir, kuran-ı kerim değildir, anlatılmak istenilenin senin dilinde uyarlamasıdır. hey yavrum hey ya.
merdivende yürümeyi bilmeyen, meydanlarda hayır verin diye bağırıp kendi oy kullanamayan, koskoca Kağıthane yi kağıttepe yapan, Lefter i kaleci ilan eden, zaten fiyatı 40 kuruş olan ekmeği 40 kuruşa satacağını vaat eden, gerekirse 4 yıl yemin etmeyeceğiz diyerek artistlik yapan 2 hafta sonra tıpış tıpış gidip yemin eden, her söyleminden 25 saniye gibi kısa bir sürede çark edebilmesi bakımından birçok ödüle sahip, bir kaset genel başkan. Dünya gülerek seyrediyor emin olun.
Çetelerle kol kola gez, bdp ile ittifak yap, pkk lılarla miting yap, dokunulmazlıklar kaldırısınlar de ergenekon sanıkları dokunulmazlık alsın diye milletvekili yap, pkk lılar için genel af iste, bölücülere özerklik vaat et, ssk yı soy, içi boş dosyalar açarak insanlara iftira at, sonuna kadar din iman düşmanlığı yap, her aileye 600 lira vereceğiz diye vaat et, partinin yayın organı halk tv çalışanlarının maaşlarını aylarca ödeme, yolsuzluk yapıyor diye akp belediyelerine iftira at, kendi belediyelerinde yolsuzluk yapılsın sesini çıkarma, biz olsak Mavi Marmara olmazdı de sen evinde keyif yaparken müslümanlara yardıma koşanlara adice dil uzat, israil televizyonuna çık Türkiye yi kötüle, imam hatipleri kapatmayı vaat et, boş beleş vaatler salla, hiçbir projen olmadan sadece pankart okuyarak miting yap, kendin hakkında açılan anti bir grup sebebiyle Facebook un Türkiye de kapatılması için dava aç, fikir özgürlüğünden bahset kendin hakkında yazılan; Çarkçı Kemal; kitabının toplatılması, kazanılan paranın kendine verilmesi için dava aç, hükümetin yoksullara dağıttığı 1 torba kömüre göz dik oy toplamak için olmayan aile sigortasına milleti kayıt et, belediyelerin verdiği öğrenci burslarının kaldırılması için mahkemeye başvur, özgürlük naraları at sıra başörtülü kardeşlerimize ablalarımıza gelince okuyamasınlar, çalışamasınlar diye anayasa mahkemesine başvur. Bu kadar yıkıcı faaliyetinden sonra gel iktidara talip ol. ALDINMI BABAYI KAYNAK KEMAL ?
yetmedi; ergenekon sanıkları dışarı çıkamadığı için yemin etmeyerek aklınca hükümeti zor durumda bırakmayı amaçla resti görünce git paşa paşa yemin et. noldu? arkadaşlarınız bırakılana kadar gerekirse dört yıl bile yemin etmiyordunuz. sıkıyosa yemin etmeseydin, ettirmeseydin ya gandicik.
korkmaktır kimi zaman; cevap alamamaktan yada olumsuz cevap almaktan.
çekinmektir kimi zaman; sevdiceğin gözlerine bile bakamamaktan.
kendinizi düşünmektir, karşınızdaki düşünmektir, geleceğinizi düşünmektir, ayrıldıktan sonrasını düşünmektir; kimi zaman.
karşınızdakine yazık ediceğinizi düşünmektir; kimin zaman, beraberlikten korkmaktır belkide.
lanet olası 2 kelimeyi dudaklardan dökememektir, iç dünyada büyüyüp büyüyüp, kocaman bir yumak olacak iki kelimeyi söylememektir.
"ulan en azından şimdi arkadaşız, bunada şükür, ya bunuda kaybedersem" demektir, kimi zaman.
ve bir zaman gelecektir ki, iş işten geçecektir. işte; o zaman hiç gelmesindir.
Sütlüce Kongre Merkezi'nde düzenlenen " 2010 istanbul avrupa kültür başkenti " kutlamaları start programında, davetiyelerinin tek kişilik olduğu gerekçesi öne sürülerek, diğer aile bireyleri içeri alınmamış , sulu kar altında bekletilmiş ve geri dönmek zorunda bırakılmıştır. istanbul'u sahiplenmek ve istanbul adına bir şey yapabilmek yalnız seçkin bir zümre için midir ? Bu nasıl organizasyondur, nasıl iştir kardeşim ?
Bu tür programların, göz boyamaktan öteye geçmediğini göstermiştir.
