insanın, aşağıdan yukarıya çıkması kolaydır ama yukarıdan aşağı inmesi zordur derler, maddi konularda.
kişi lükse, rahatlığa çabuk alışır, hele bir de maddi rahatlık içerisinde doğup, büyümüşse, yokluğun ne demek olduğunu bilmiyorsa, maddi durum bozulduğunda epeyce bocalar. doğaldır aslında bu, daha önce mücadele etmek zorunda kalmadığın bin bir şey ile tanışırsın bir anda. bir nevi kültür şokudur aslında.
hayata dair, her şey tam olarak bizlerin kontrolünde değilken, para kazanmak gibi kaybetmeyi de doğal karşılayabilmek gerekiyor. elbette ki zor, can sıkıcı lakin pek çok insan var hayatını minimum ile idame eden.
bir son değildir hiç bir zaman, hatta yeni ve güzel başlangıçlara bile sebep olabilir. görünmeyenleri, gözden kaçanları, görünür hale getirebilir. sadece durumun içerisinde kaybolmayıp, kişinin kendine acımasını ve durumu trajik bir hale getirmesini engellemesi gerekiyor.
orta öğretimde, edebiyat derslerinde, öğretmenin vaz geçilmez soru tümcesidir. işlenen şiir sınıf içerisinde seslendirildikten hemen sonra öğretmen tarafından öğrencilere yöneltilir.
diğer öğrencilerden farkı olmayan bireydir. kişinin dul ve 34 yaşında olması, üniversitede okumasına engel değildir. onu ayrı bir kategoride incelemeyi gerektirmez.
