Eğer bu dünyada yaşananların bu Dünya'da kaşılığı yoksa, başka bir yere bırakılıyordur ve bu dünyadaki her saniye adaletin bırakıldığı yerde sonsuza tekabül eder. Bu hayatta yaptıklarımız, sonsuzlukta yankılanır.
Aile içi cinsel ilişkiyi doğru bulan be bilimsel olarak kanıtlanmış zararlarını dahi görmezden gelerek ahlakı kendine göre düzenleyen insandır. Marjinal olma çabasında olması muhtemeldir.
Bir kişinin hem babası, hem de dedesi ya da hem annesi hem anneannesi olabilecek potansiyele sahiptir.
Zaman bir mahluktur ve yaratılmıştır, evrenin başlangıcından itibaren evrendeki değişimleri sınıflandırıyordur.
Genellikle "Evreni Tanrı yarattıysa, Tanrı nasıl var oldu?" diye düşünüp, cevabını bulamayan bilinçlerin ihmal ettiği gerçektir. Zaman bir mahluktur ve Tanrı tarafından yaratılmıştır. Bu sebepten Tanrı zamanın dışındadır, mutlaktır.
Genellikle "Tanrı'ya inanmıyorsan evren nasıl var oldu?" sorusuna cevaben ateistler tarafından söylenir.
Var olmanın yaratıcı bir güce ihtiyaç duymasını görmezden gelen bu insanlar, bilime sığınırlar. Doğadaki her olayı açıklayabilen bilimin bir gün bunu da açıklayacağını umut ederler, Tanrı'nın varlığının bilimin değil felsefenin konusu olduğunu ihmal ederler.
Kanımca bunun nedeni yunan mitolojisindeki gibi inanış biçimleri. Yani, neden şimşek çakıyor sorusuna Zeus'la açıklayan inançlar. insanlar bu şekildeki inançların yanlışlığını bilim sayesinde gördükçe, bilimin her şeyi açıklığa kavuşturabileceğini düşünmeye başlamış olabilirler.
Aynı zaman da bilim belki bir gün açıklayabilir diyor olabilirler. "bilimin açıklayamaması birgün açıklayamayacağı anlamına gelmez." diyen insan yanılıyordur. Bilim her zaman "Nasıl oldu?" diye sorar ve verilen cevaplar esvaptır. Ardından esvaplar için de yeniden "Nasıl oldu?" sorusu sorulur ve nur topu gibi bir çok esvap elde edilir. Bu bir kısır döngüdür, bilimin sınırı yoktur. ilim sonsuzdur.
Konunun dinler değil, Tanrı'nın varlığı ve evrenin nasıl var olduğu olduğunu unutup "kendini her şeye vakıf ilan edip kendine tanrı elçisi diyen bir insanın sözlerinden seçmeler yapsa bazıları için daha makbule geçen bir iş yapacak olan kimsedir." diyerek olayı dinlere bağlayarak sıyrılmaya da çalışabilirler.
Bilimden hoşlanmadığımız kuruntusuna da kapılabilirler, yanılmasınlar.
Bilimi istemediğimiz sonuçları verdiği kuruntusuna da kapılabilirler. Oysa bilim gayet istediğimiz sonuçları veriyordur. Bir kısır döngü içerisinde "Nasıl oldu?" sorusuna esvaplar ileri sürmeye devam ediyordur.
Tanrı'nın varlığına dair bir çok mantıklı açıklama olmasına rağmen neden Tanrı'nın var olmadığına inandıkları merak konusu olan yazarların ateizmi seçme nedenleridir. Dinde var olduğu savunulan çelişkiler, dinin zamanının dolduğu ve dine artık gerek kalmadığı gibi iddialar, popüler olması, kız tavlamak, dikkat çekmek ve benzeri türden nedenler olması muhtemeldir.