sayesinde amca olmak istediğim gergedan. yavrulama vakti geçecek diye odüm çıtlıyor.
el oğlunun oyun hamuru olmuş solid workslü gecelerimizde bir yandan asimetrik uzaktan kumanda tasarlayıp öbür yandan "çocuk nasıl yapılır?" belgeselleri izlediğimiz zamanlar daha dün gibiydi sofi. be hey koca dünya sen nelere kadirsin.
remember the days we used to share
remember the time when i was there
i believed every single word u said
just like a child i lost my head
i didn't care if it was day or night
i just wanted to have you by my side
the moon went up, the sun went down
but u were still around
alta gracia, my love
alta gracia, my love
alta gracia, my love
alta gracia, my love
remember how we spent the night
how we kissed and held each other tight
everything was like a beautiful dream
you were the sweetest woman i've ever seen
how could i know our love wouldn't stand a chance?
i had to go and end this wonderful romance
now i'm so sad and blue, here without you, what can i do?
i used to love her from the bottom of my heart
didn't realize that time was slippin' by
now we're living oh so far apart
i give grace for the days that i held her by my side
by my side
alta gracia, my love
alta gracia, my love
alta gracia, my love
alta gracia, my love
5. nesil çayar çaymaz çayan çaylak. "yazıcaksın ulan bu sözlükte" diye kafasına babamın ankara'dan yolladığı kızılcık sopasından yapılmış odunumla vurmamın akabinde beni kırmamış ve sözlüğe ilk adımı atmıştır. *
doğu illerinde vatani görevlerini yapmakta olan askerlerin nakil işinin güvenli yapılması için bu askerleri güvenli bir yerde toplayıp, topluca birliklerine teslim ederler. tabii bu seferler her gün olmaz. o yüzden burada askerleri biriktirip, konvoy halinde yollarlar. işte bu toplanma ve bekleme işinin yapıldığı yerlere kabul toplanma merkezi denir.
vakti zamanında almanyanın yahudilere yaptırdıklarını bu merkezlerde askerlere yaparlar. tek farkı kısa sürmesi ve sonunda gaz odasına götürmemeleri.
misal, askerliğiniz akçay köyü/şırnak olarak görünmekte. ama kağıtta siz diyarbakıra teslim olacaksınız yazmakta. işte bu tam anlamıyla bişeyleri tersten görüceğiniz anlamına gelmekte. (bkz: askerde ilk gün)
önce diyarbakıra gidersiniz orda en az 1 gece kalırsınız. tabii şanslıysanız. ordan alıp cizreye götürürler. ordaki kalenin çamurlu ranzalarında şanslı iseniz 2 gece kalırsınız. şansız iseniz 6 gün 7 gece mütiş bir kaçamak yaşarsınız. ordan konvoy halinde şırnak merkeze gidersiniz. etrafı tellerle çevrili mekanda en az 3 gün kalırsınız. (kafalarına göre soğukta bekletebilirler, sıcakta bekletebilirler. yemeğe uygun adım ve hizalı yürüyerek götürmeye çalışırlar. gidemezseniz salak derler. kimse ulan niye adam gibi gitmiyoruz böyle daha salakça diyemez) ordan alırlar akçay köyüne yollarlar. ulan sonunda vardık diye sevinecekken orda da ktm'lerde bir müddet misafirleri olursunuz. sonrası allah kerim.
--spoiler--
BU iş daha çok uzar gider, eski kadınların dediği gibi, bu pilav daha çokkkkk su kaldırır.
Hangi iş?
Şimdi başörtüsü demeye kalktılar ama, türban...
Zaten hep ağız değiştiriyorlar, önce "takiyye" yapıp inanç diyorlardı, "Siyasi islamın simgesi!" diye diretilince Başbakan "Yeter be!" dercesine, kendisine yakışan bir üslupla '"Velev ki siyasi simge olsun, ne çıkar!" deyip kestirip attı.
* * *
ÖNCE bir nezaketsizlik, insanı ürperten bir anlatım...
"Çene altından bağlanmalı!"
içinizde Türkçe bilen yok mu? "Başörtüsünü çene altından bağlamak" size başka bir deyimi hatırlatmadı mı? Çene hangi durumda bağlanır? Hiç düşünmediniz mi?
Hem nasıl bağlanacak, bu tarifle olur mu? Çizmek lazım. Kim çizecek? Bir kere yazdık ama dikkatinizi çekmemiş olabilir, "muhafazakâr eşcinsel" Cemil ipekçi, bu işlerin ustası değil mi? Anlatırsınız ona, âlâsını çizer, yakışır da...
Buna rağmen yine anlatamazsanız, Hülya Avşar'ın oynadığı, Sinan Çetin'in çekeceği bir film bayağı irşat edici olur...
* * *
HEPSi akıllı, onlardan başka herkes aptal!
Başörtüsü yasağı üniversitelerde kaldırılıyormuş...
Allah'ınızı severseniz, siz buna inanıyor musunuz?
Kız hukuk fakültesini bitirmiş, hâkim veya savcı olacak, başını açıp öyle mi makama kurulacak?
Yapmayın, etmeyin, kimi kandırıyorsunuz?
Hâkim, doktor, hemşire, maliyeci, kaymakam, hariciyeci bunlar üniversitede başörtülü okuyacaklar, sonra işbaşı yapınca başlarını açacaklar!!!!
Olur, olur, adama "Cambaza bak cambaza!" derler.
Üniversitede serbest de lise son sınıfta niye yasak? inin aşağı ilkokula kadar.
Konya Milletvekili Hüsnü Tuna doğruyu söyledi, diye aba altından sona gösteriyorlar, yooo adam gerçeği söyledi, takiyye yapmadı, herkes örtünecek demeye getirdi.
* * *
DiYECEKSiNiZ Ki, eleştiri kolay, çözüm söyle!
Konyalının dediği gibi, "Goley, goley, çözüm goley!"
Hem de iki tane...
Birrrr, başörtüsü tümüyle serbesttir, her yerde her işte başörtüsü takılabilir.
ikiiii, "takılabilir", biraz yumuşak, isteyen takar, istemeyen takmaz anlamı çıkar, mahalle baskısıyla, çevre baskısıyla, başörtüsüz kimse kalmaz ama, yine tedbirli olmak gerek, bir maddelik bir kanun, '"Tüm kadınların ve kızların başlarını örtmeleri zorunludur."
işte oldu bitti!
içinizde "Yok devenin başı!" diyenleriniz olduğunu sanıyoruz, niye?
Laikler mi karşı çıkacak?
Onları çoğunun ağzında bir sakız, çiğneyip duruyorlar:
"Deniz Baykal gitsin de..."
Laik cumhuriyet elden gidiyor, onların aklı fikri Deniz Baykal da!
* * *
SiYASET sözlüğünde her döneme bir sıfat takılır, bu döneme en uygun olanı da bize göre "kibrit" dönemidir.
Bir kutu kibriti masanın üzerine dökün, sonra döktüğünüz kibritleri sağ ve sol elinizin baş ve işaret parmaklarıyla toptan kırmaya çalışın, kıramazsanız! Ama kibrit çöplerini tek tek kırabilirsiniz, biraz sabır ister.
"Karşı devrimciler"in yaptığı da bu...
Laik cumhuriyetin bütün değerlerini kibrit çöpü kırar gibi tek tek kırıyorlar.
Ya karşı olanlar?
Olanları karşıdan seyrediyorlar...
Nâzım Hikmet'in "Kabahat senin / demeye de dilim varmıyor ama / kabahatin çoğu senin, canım kardeşim" dedikleri..
--spoiler--
atatürk bir şekilde yaşıyor olsa ve seçimlere girse kazanıp kazanamayacağı sorunsalıdır.
kişisel görüşüm kazanacağı yönünde. ancak tahmin edilenden daha az oy alırdı herhalde. nedeni ise akp'ye oy veren kesimin büyük çoğunluğu* ve akp'ye oy vermeyenlerin bir kısmı* tercihini başka partilerden kullanacaktır.
bu yasağın delinmesi ile devamı istenecektir. ve nitekim bir milletvekili çıkıp "amacımız kamu hizmetinde çalışanlara de türban serbestisi getirmektir" demiştir. bunun sonu şeriata kadar gider. aksini bekleyen varsa buyursun gelsin. başbakanın şeriat yanlısı olduğunu geçmiş konuşmalardan biliyoruz. peki o zaman şeriat nedir. şeriat çok mu insancıl bir yönetim. taşlayarak kadın öldürmek, 4 kadınla evlenmek, 9 yaşındaki çocuklarla birlikte olmak mı insancıl?
daha ufaktan ailesi tarafından beyni yıkanan ve "kapanmazsan namussuzsun, cehennemde yanarsın!" diyerek ikinci sınıf insan muamelesi gösterilen kızların yaşadıkları insanlık ayıbıdır evet.
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı, youtube'da yayımlanan terör örgütü PKK'nın silahlı eğitimlerini içeren 4 dakika 41 saniyelik video görüntüleri için suç duyurusunda bulundu.
2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada, görüntülerin Anayasa'nın 26/2 ile Terörle Mücadele Yasası'nın 6/2 maddeleri uyarınca propaganda içerdiği belirtilerek sitenin yayınlarının süresiz olarak kaldırılmasına karar verdi.
Pire'de Anadolulu Rumlar kahvede nargile etrafında toplanır, sadece sesle emprovizasyonlar yaparak şarkılar söylerlermiş. Bu anonim şarkılardan biri O kapetanakis. Aigina hapisanesinin acımasız gardiyanlarından bahsediyor. inanılmaz güzel melodisi var.
tanrı kelimesinin cavur olduğu iddiasıyla yola çıkan önermedir. halbusi ingilizcesi god'dır. almanca gott, fransızca dieu, ispanyolca dios, italyanca Dio, portekizce deus, arapça okunuş olarak allah'tır. askerde iken okunan yemek duasında bazen kargaşaya neden olurdu bu. çünkü bir kısım er, kalabalık arasından allah diyerek okurdu bu yemini. en sonunda bir komutan kişi kızdı ve buna benzer bir açıklama yaptı. herhalde kimse türk ordusundan daha hassas değildir bu konuda..
Nargile tiryakileri arasında, güzel bir içim için ortamda olması gerektiği düşünülen dört öğe vardır, bunlar "nargilenin dört şartı" olarak geçiyor. Maşa, meşe közünü karıştırmak için gerekli, en iyi köz meşeden oluyor. Güzel bir köşeye yerleşmek tabii ki önemli, ve Ayşede tiryakinin çay, kahve gibi istekleri için hazır bulunmalı. Bu deyiş özellikle "eski toprak" Türk tiryakiler arasında yaygın olarak kullanılıyor.
elektrikli nargile gibi bu da közü bitmeyen nargiledir.
gaz ile çalışmaktadır. izmir'de deniz cafe'de bir örneği mevcuttur.
not: bir gün denemeye cesaret edersem izlenimlerimi ileteceğim..
Elazığ'ın Karakoçan ilçesi Milli Eğitim Müdürü Yasef Kaya'nın sarf ettiği iddia edilen talihsiz açıklama.
her gün 4 km yol yürüdükleri içi milli eğitim müdüründen servis isteyen kızlarımıza "Liseyi okumak zorunda değilsiniz. Paranız varsa okursunuz. Okuyamıyorsanız, gidin evlenin" diyen zihniyete sahip bir ülke değiliz aslında biz. olmamalıyız. arada istisnalar çıkacak tabii.
where is the color of my evening deep red
lost in the middle of the morning rays, he said
heading for the heart of a different sun
hopeful and high and set to get one, now she's gone
dark park moon balloon, he said
where is the light of my nighttime sky
left in the morning without a goodbye
heading for the heart of a different sun
just in case she fails to get one, now he's gone
dark park moon balloon, he said
dark park moon balloon, it's bad
sözlükte hiç arkadaşı olmadığını düşündüğüm,** bu yüzden kendi adına ukte veren 4. nesil liseli yazar. biraz geç bir hoş geldin olacak sanırım.
hoş geldin.
benim notum: an itibariyle kötü oylanan entry'si olmadığından etliye butluya karışmadığını tahmin ediyorum.
uktecinin notu: bende bir yazarım bende bir insanım neden hala benim bir uktem yok ki'den yola cıkarak ilk uktemi kendime ithaf ediyorum.hayırlı uğurlu olsun
ukteyi veren: chatLak (04.01.2008 14:27)
düzeltme: sözlükte hiç arkadaşı olmadığını düşünüyorum derken hakaret etmişim gibi algılanmış sanırım. halbusi o yıldızlar orda bunun için var.
gül aya gönlünü vermiş
kalbinde kırık melodiler dolaşıyor
aşka açılmış tüm kapılar
gecenin dramına hazırlanıyor
hüznün gözyaşları
uzaklardan ağlıyor melisa...
acının adı aydınlık bir şehvet
yorulan da olur elbet yorulmayan da
sevgili olmak düşler kadar güzel
gözyaşlarına göz kırpıyor melisa...
gülün boynu bükük ve durağan bir gün bugün
içilen şaraplarda gecenin yorgunluğu dolaşıyor
vahşi bir fırtınanın faytonlarına binmiş melisa...
hüzünlü gözlerinde şehvetin dudak izleri var
melekler yollanmış ona
aşka yenik düşen kalbine;
şarkılar dikmek için ağlıyor melisa...
tutku ve acı...
ölüm ve yaşam gibi birbirinin arkadaşı
elde kalan hatıralar;
beni gözyaşına yaklaştırır melisa
derin yaralar açılır her uyanışta ruhunda
yollarına çıkar geceden kalma kalabalıklar
gemici fenerlerinin ışıkları altında bekler melisa...
ebemkuşağı teninde güneşin ayak izleri var
ışıklar yollanmış ona
ateşe yenik düşen kalbine;
yağmurlar ekmek için ağlıyor melisa...
lost yapımcılarının son oyunu. 4. sezonun sonuna kadar sürecekmiş. ve ada ile paralel giden bir hikayesi var. yavaş yavaş chapterlar açılacak. bulmacayı çözmek size kalmış. dizi ile ilgili ipuçları bulmak mümkün.
tuvaletin normal amacı ile ya da normal amacı haricinde kullanılması ile ortaya çıkan durum.
misal; tuvalet deliğine kutu kola atmak veya ampulu koruyan karpuzu çıkarıp içine işeyip sonra tekrar yerine takmak.
anarşik yazar bozması çemkirmesi.
2007 geldiği için çok sevinmiştik vakti zamanında, şimdi gitti diye göbek atıp alkol alıyoruz. aynı şeyi bir sene sonra 2008 için de yapacağız kesin.