evlenme teklifinin; köşede bucakta, parkta, ormanda üstelik medeni hukukun izni olmadan, rahatsız rahatsız sevişmekten bıkılıp, çift kişilik rahat yatakta, medeni hukukun izniyle sevişmek olduğu gerçeğidir.
çeşitli boy uzunluğu ve kiloya sahip kadınların, bu çeşitliliklerinin bacaklarına yansıması ile çirkin bacak niteliğine sahip olup, bunu tüm ofise, tüm mahalleye, tüm caddeye, tüm dünyaya ve tüm evrene gösterme cesaretidir.
bu şahıs şu anda yan taraftaki odada oturuyor. kapıdan girer girmez gördüğüm manzara ile beynimden vurulmuşa döndüm sevgili dostlar. zira, bugün ben de mini etek giyme teşebbüsünde bulunmuştum. evet onun eteği daha güzel benimkinden kabul ediyorum.* fakat o bacaklar ne? iki adet kısa, tahta malzemesınden yapılmış çubuğu koy yan yana, giydir penti'nin en seksi model çorabını ne değişir? bacak dediğin biraz** tombiş* olmalı ki, o giydiğin çorap çorap olduğuna bin dua etsin.
--spoiler--
beni her gün biraz daha fazla şaşırtıyorsun sevgili çirkin müdirem. şaşırt ama travma boyutunda olmasın lütfen.*
--spoiler--
sabah uykudan uyanır uyanmaz, insanın bugün öleceğini hissetmesidir.
evet bugün öyle uyandım. yataktan çıkmadan facebook u açıp son bir veda yazısı yazdım kardeşime. işi şakaya bağlayarak konuyu kapattım lakin içimdeki yoğun duygu dinmek bilmiyordu. dışarı çıkmasam belki ölemem diye düşündüm ama çıkmak zorundaydım. paşa paşa giyindim çıktım. bindiğim otobüs iki defa hatalı sollama yaptı. otobüsten indiğim yerin az ötesinde bir kalabalık, bir mahşer yeri havası. adamın birini vurmuşlar şehir merkezinde. yerde ölü yatıyor. beni de vurabilirlerdi, orda yatan ben de olabilirdim düşünceleriyle uzaklaştım. sonra işyerine geldim, asansöre bindim ve 3 e çıkmak için düğmeye bastım, basmaz olaydım, asansör 3 ile 2 arasında kalmaz mı... aha da azaril tarafından bir asansör köşesinde kıstırlmıştım. bütün bunlar olurken hiç korkmadım, hiç panik olmadım, gerilmedim çünkü zaten ben sabah uyandığımda öleceğimi bilerek uyanmıştım. henüz saat 14.. günün bitmesine var daha. entry me son verirken sevgili sevgilim, sevgili zall, sevgili moderatörler, sevgili yazarlar, sevgili troller ve sevgili henüz çaylak olanlar.. bu kısa zamanda sizleri tanıdığıma çok sevindim. kalın sağlıcakla.
edit: olur da ölürsem, diğer taraftan takip edeceğim sizi ona göre.
tuvalete işemeye gidip, donunu indirmeden önce sifonu çekip, o şarıl şarıl tuhaf sesi duymadan, işeyemeyen insandır. bazıları bunu kimi kamusal alanda hijyen amaçlı yapsa da, ben biliyorum ki değil. çocukluktan gelme bir alışkanlıktır çünkü işeme sıçma terbiyesi veren ebeveynler nedense 'pışş pıışşşş, bişşş bişşş' gibi abidik kubidik sesler çıkartırlar. o sesi duyunca, hiç olmayan çiş coşar. bu nedenle, yaş kaç olursa olsun bu sese benzeyen sifon sesi de, bilinç altında 'işeyeceksin ulan' komutu özelliğini taşır.
