oy kullanamayacağımı öğrendiğim duyurudur. farklı ilde okuyan bir çok öğrenci 6 sına kadar evinde tatil yapacak. birileri üniversite öğrencilerinin oy kullanmasını istemiyor gibi.
azalarak bitmesini istediğim andavaldır. kitaptaki kurguya filmde erişilebileceğini 300-500 sayfalık bir kitabın 90 dakikalık bir filmle anlatılabileceğini zanneder. ben ne dersem diyeyim okumayacağı için andavaldır zaten.
insansız hava araçlarının yaygınlaşması sebebiyle artık devletler pilot ve insana yaptıkları, ki insan daima riskli bir yatırım aracıdır, paralarını insansız hava aracı üretimine ve geliştirmesine harcayarak yatırımlarını daha güvenli bir alana çekmişlerdir.
bir savaş pilotunun sürekli uçuşa hazır olması sürekli uçuş yapması, sürekli talimler eğitimler, farklı uçaklar için aldıkları çeşitli eğitimler, uçakların yakıt masrafları, eğitim giderleri vs vs. bunlar çok masraflı işlerdir. ancak diğer taraftan bir iha filosunu düşünürsek;
-karargahta olacaktır, sürekli denetim altında olacaktır, olası kaza durumunda kimsenin burnu kanamaz, içerisinde canlı bulunmadığı için çok yüksek g kuvvetine maruz kalabilir, efektif yönetilebilir...
görüldüğü üzere savaş pilotluğu ve savaş uçaklarının yakın gelecekte olmasa bile uzak gelecekte yeri yoktur.
başlıca geçim kaynaklarından biri hayvancılık olan burdur'da dananın kilosu 23 liradan kesiliyor. * burada kesilen et türlü alıcıdan geçerek kasapta 35-40 liradan ancak satılabiliyor. biz tarım ülkesi olduğumuz halde hayvan yemi için yonca ve saman üretemiyorsak bu sadece durumumuzun ne kadar berbat olduğunu gösterir.
gereksiz fanatizmdir. ülke vatandaşlarının ezici bir çoğunluğu anlamsız bir şekilde tuttukları takımları kutsallaştırmaktalar ve takımları uğruna anlamsız kavgalar vermekteler. bu gidiş gidiş değil.
şu zamana kadar yüzlerce fantastik evrene dair kitaplar çizgi romanlar ve mangalar okudum filmler, çizgi-filmler ve animeler izledim.
bunlardan en yavanı en kalitesizi ne yazık ki hep marvel oldu.
hep amerika ve amerikalıların dünyayı kurtarması ise ayrı bir tiksinti konusu.
bize sürekli reklamlarla vs. spiderman hulk vs dayatıldı bunlar kahramanmış gibi gösterildi. ne kadar yavan kurgulanmış hikayeleri var oysaki.
toplumda kendi başına birey olamamış, demokrasinin anlamını kavrayamamış, haklarını ve sorumluluklarını bilmeyen kişilerde görülür bu davranış.
ister ki reis vur desin vurayım; öl desin öleyim. kendi düşüncesi olmadığı için putlaştırdığı kişilerin politikalarını ve siyasetlerini kendi düşüncesi olarak alır ve kraldan çok kralcı olur bu kimseler.
bir kişi 10 saniyede tüm entrylerinizi beğenebilir fakat tüm entrylerinizi eksilemesi saatlerini alır o kişinin. ancak kişilerin beğenisini kazanacak şeyler yazmakta o kadar kolay bir iş değildir.
çok eğlenceli w3 mapı. ortadünya üzerinde belirli bölgelerde hüküm sürüp hükmettiğiniz yer kadar vergi toplayıp asker çıkarabileceğiniz bir ortam sunuyor. son derece başarılı.
özellikle uludağ için hayati öneme sahip denge. üç durumda inceleyelim:
dengenin sağlandığı durum: troller trollüklerini yapar, eksilerini alır, gerekli yerlere gerekli mesajlar iletilir, sözlükte canlılık sağlanır.
trollerin ağır bastığı durum: normal bir yazarın girdiği normal bir entry troll muamelesi görüp haftanın en kötülerine girebilir, sözlükte okunabilir içerik azalır, troll ve amaçsız entryler sözlükte öne çıkanlar arasına girer.
sözlükte troll sayısının bir elin parmağını geçmediği durum: sol frame rahatlar, frame insanın yazmak isteyeceği başlıklarla dolar, saniye başına girilen entry sayısı azalır. bu durum en son 2016 kpss sınavının olduğu saatlerde tarafımca gözlemlenmiştir.
amerikada 1980 yılında hayata geçirilmiş devrimdir. bu devrim ile birlikte birim araziden alınan ürün miktarı çok yüksek boyutlara ulaşmış; artan ürün sebebiyle gıda sektöründe (fast food, restaurant, pizza vs.) porsiyon miktarında artırıma gidilmiş, bunun sonucunda ise amerikada obezite büyük bir sorun haline gelmiştir.
belli bir kesimi hedef alarak toplumun hassas yanlarına çivi sokan troll cinsi. uludağsözlük sol framede canlı örneklerine her dakika rastlamak mümkündür. azalarak bitmeleri ümidiyle.
