Evet arkadaşlar üzücü gelişme. Tüm dizi sitelerinden telif hakları nedeniyle kaldırılmış. Daha bu gün haberim oldu. Çok üzüldüm. Bir tane dizimiz vardı onu elimizden aldılar. Lanet olsun böyle hayat....
Artık siz de sıkılmadınız mı saçma sapan 15 dakika süren ağlama sahnelerinden. Hele ki biri bir sırrı açıklarken o yarım saatlik kıvranmalar. Bir tek çıldıran ben miyim arkadaşlar? Bu kalitesiz dizileri izlemek zorunda mıyız?
Neden biz de Game of Thrones, The Sopranos, Dexter veya The Oz tarzı diziler çekemiyoruz? Devlet destek de veriyor dizilere. Saçma sapan sahneler ve bu sahneler bu konular neredeyse her dizide aynı.
Sinema konusunda da yüzde 90 çöp durumdayız. En yakın örneği de Halil Söyletmez'in çektiği o film. Bunlara katlanmak zorunda değiliz. iyice mal yerine koymaya başladılar artık.
''istanbul'un altyapısını bozan fetöcüler yağmur duası edip istanbul halkını zor duruma sokmuşlardır.'' tarzı bir açıklama.
Ülkemizde olan her olayı iteleyebilecekleri bir örgüt geçti ya ellerine. Boş durmazlar artık. Biz altyapı çalışması yapmadık demezler ama. Bizim siyasilerimiz, belediye başkanlarımız her zaman en iyi şekilde çalışırlar; her işin doğrusunu yaparlar. Aynı yıllar önce Fetullah gülen'e ''bitsin artık bu hasret'' dedikleri gibi.
Kullanıcı adının sonuna yaşadığı memleketin plaka kodunu koyan insandır.
Ne biliyim yani itici geliyor. Çocuk musunuz dedirtiyor. Biz lisede ergenlik dönemlerimizde yapardık bunları; şimdi bakıyorum 20 yaşında adamın kullanıcı adının sonunda plaka kodu var. Madem o kullanıcı adını alamıyorsun plaka kodunu yazmadan, yaratıcı ol kardeşim. Git başka bir kullanıcı adı bul. Hiçbir şey yapamıyorsan internetten bak birkaç tane kullanıcı adını kelimelerinden birleştir yaratıcı bir şey olsun.
Sol Siyaset ve Fetö ilişkileri adlı bir kitap yazmış. Milleti aptal yerine koymayın sayın Gökçek. Siz Ankara'yı parsel parsel satmadınız mı? Çıkıp hocaefendimiz hakkında düzgün konuşun demediniz mi? Şimdi neden sol partilere çamur atıyorsunuz? Bence kitabın başlığına yazmanız gereken AKP ve Fetö ilişkileri veya Recep Tayyip Erdoğan ve Fetö ilişkileri olmalıydı.
Bu kadar da abartmayın bence. Komik duruma düşüyorsunuz.
Anayasa değiştirmek öyle 5 senede bir olacak basit bir olay değil. Bizim evet veren halkımız bunun farkında değil. Öyle basit görüyorlar ki bu anayasa değişikliğini ''tutmazsa tekrar değiştiririz nasılsa başımızda tayyip var'' diyorlar.
Bu kadar basit olmamalı. Ayrıca evet ve hayır oyları arasında sadece 1 milyon kişi fark var. Yani 1 milyon kişi anayasa değişsin istiyor diye anayasa değiştirilmemeli. Bu referandumda salt çoğunluğun olması gerekliydi.
Ben de hayır diyorum beni de kovun diyen Şevket Çoruh dizinin yayınlanan son bölümünde vurulmuş. Pek izlemediğim için şimdi haberim oldu internetten biraz baktım. Haftaya ne oluyor ne bitiyor görmek için izleyeceğim. Ama kanal d ekibi işini şansa bırakmak istemiyor belli ki. Bu hafta yayınlanacak yeni bölümün fragmanını izledim ameliyathanede Mesut komiserin başına silah dayayan biri var.
Çok fazla tepki aldığı veya alacağı için belki iptal ederler bu kararlarını ama sanmıyorum. Önemli olan yandaşlık yapmaları. insanları tarafsızlığını bozdu saçmalığıyla işlerinden ediyorlar ama her sabah yapılan o saçma sapan programlarda evet çalışmaları dönüyor. O programı sunan sunucu neden tarafsızlık ilkesini ihlal ettiği için işinden olmuyor?
Bu kadar da korkak olmayın. Dışarıdan bakan Avrupa'da yaşayan insanlar Türkiye'ye üçüncü dünya ülkesi diyorlar. Kimse rahat rahat konuşamıyor, yorum yapamıyor.
Yargı bağımsız olacak diyorlar. Sonra başka bir afişte görüyoruz ki ilk kez hakim ve savcıların 7 tanesini meclis seçecek diyorlar. Meclisten kasıt da çoğunluk seçecek; yani AKP.
Geri kalan hakim ve savcıları da cumhurbaşkanı seçecek diyorlar. Bu nasıl bağımsız yargı böyle? Herkes kendi yandaşını yerleştirecek önemli makam ve mevkilere.
Sonra sayın Erdoğan diyor ki; cumhurbaşkanının meclisi fesih yetkisi yoktur.
Bakıyoruz akp'nin dağıttığı referandum kitapçıklarına cumhurbaşkanı eğer gerek görürse meclisi kimseye sormadan tek başına feshedebilir yazıyor.
Hangisi yalan hangisi doğru? Bu yalanları görmeleri için ne yapmamız gerek? Halk nasıl bu kadar cahil kalabiliyor? Adam diyor ki tamam meclisi feshetme yetkisi var ama neden yapsın? Devlet bu şekilde varsayımlar ile veya tahminler ile yürütülmez. Kanun neyse odur. Feshetme yetkisi var mı? Var kardeşim. O zaman bize yalan söylemesinler. Her şey cumhurbaşkanının elinde toplanıyor. isterse azımı umumi tuvalet olarak bile kullanır.
Recep Tayyip Erdoğan'a göre böyleymiş. Hatta Avrupa ülkelerini çıldırtan bir gerçekmiş bu. Buna inan insanlar var gerçekten de. Acısam mı bilemedim bunlara.
Arkadaşlar kişi başına milli gelir 9 bin dolar ise;
Ben yıllardır çalışıyorum ve 100 bin TL değerinde bir araba aldım. 35 bin elimde vardı gerisi bankadan kredi. Şu hesaba bir bakın. 9 bin dolarmış milli gelir. Hem de kişi başına. Ben bu arabayı almak için çektiğim krediyi 5 yılda ödeyeceğim. Tabi öderken yaptığım harcamaları da kısmam gerek. 9 bin dolar arkadaşlar. Bu gelir bana mı gelmiyor bir yardımcı olun bana. Aydınlatın beni.
Müthiş bir kalabalık var. işte korkmadan doğruları söyleyecek kişilerden biri. izmir'deki arkadaşlar fırsat bulursanız gidin dinleyin. Ben geçenlerde Ümit Özdağ'ın mitingine gittim. Ciddi anlamda bilgilendirici konuşuyorlar. Bu fırsat varken kullanmak lazım.
işte o kalabalığın bir kısmını gösteren video: https://twitter.com/Lutfu...status/845988373189853184
Hollanda bakanımızı almadı diye ağlayan çomarlar. iyi okuyun bunu. Hayır diyen ülkücülere saldırıyorsunuz. Ne haddinize? Sizin yaptığınız Hollanda'nın yaptığından çok mu farklı? Adamlarınız çıkıyor açık açık tehditler savuruyorlar. Kimse de sesini çıkaramıyor bu itlere. iç savaş çıkarmış eğer referandum sonucu evet çıkmazsa.
Hassiktir ordan köpek. Sen kimsin bu milleti tehdit ediyorsun?
Yıllarca beraber oldukları insanlarla ters düştüler şimdi bizi de o sahtekarlar ile aynı kefeye koymaya çalışıyorlar. Gerçek ülkücüler hayır diyor. Bu kesin bir şekilde görülmektedir. Ama koltuk sevdasında olanlar evet diyor. Bunların da isimleri bellidir. Devlet bahçeli ve yandaşları. Teker teker yazmaya gerek yoktur.
Arkadaşlar benim burcum balık ama duygusal falan değilim. Hatta hiç takmam. Eğer bana yanlış bir şey yapmamışsa umrumda olmaz ayrılırsa ayrılsın. Ya da ben ayrılıyım hiç önemli değil.
Bakıyorum burcumun özelliklerine duygusal, kırılgan falan diyor. Bence bunlar tamamen yalan.
Bu gün bir afiş gördüm. ''Daha güçlü demokrasi, daha güçlü meclis'' yazıyordu. Düşündüm de bütün yetkilerin cumhurbaşkanında toplanıyor olması meclisin gücünü artırır mı yoksa azaltır mı?
Bunlar milleti iyice enayi yerine koyuyorlar. Daha güçlü meclis olması için devlet başkanının yetkilerini sınırlandırman gerekir. Ama bizim ''Türk tipi'' başkanlık sisteminde böyle bir şey yok.
Bu yalanlara inanan arkadaşları tebrik ediyorum ve bir tavsiye vermek istiyorum.
Acilen beyin nakli sırasına girin. Açıkça belli ki düzgün çalışan bir beyne ihtiyacınız var.
Arkadaşlar yeğenim concord tablet almış bir de övünüyordu ucuz aldım hafızası falan çok fazla diye. Bak yeğenim patlar o tablet dikkat et dedim ertesi gün oyun oynamış saatlerce sonra şarja takmış odasına gitmiş. Beş dakika sonra bir ses duymuş gitmiş bakmış tablet yanıyor.
Arkadaşlar bu şekilde yan sanayi ürünleri almayın da aldırtmayın da. 3 bin liralık yüksek teknoloji ile üretilmiş telefonların bile patlama riski varken bu şekilde 100 lira verip de canınızı tehlikeye atmayın.
Var mı söyleyebilecek arkadaşlar. Hayır diyenler gayet mantıklı açıklamalar yapabiliyorlar. Ben de hayır tarafındayım ve sözü evetçilere vermek istiyorum.
Evetçi arkadaşların yazdıklarını okumak istiyorum. Neden evet?
Yani arkadaşlar bu kızlar ne değişik varlıklar anlamakta güçlük çekiyorum çoğu zaman.
Bir şey yaparsınız ve o yaptığınız şeyden dolayı çok büyük kavgalar yaşanır; kendisi yapınca aynı şeyi ''Böyle bir durum için kavga mı çıkaracaksın?'' der.
Örneğin benim başıma gelmişti. Neymiş efendim arkadaşlarımla denize gitcem dedi. Ben de o arkadaşlarının arasında erkek var mı dedim. Var dedi. Bir de şirin gözükmek için imoji falan atıyor mesajın sonunda. Ben arkadaşlarımla denize gitsem aralarında da kız olsa izin vercek misin dedim. Asla izin vermem o nasıl iş gidemezsin falan demeye başladı.
Ben de iyi sen siktir git o zaman dedim. 1 ay yalvardı özür dilerim haklısın affet diye.
Enerji bakanı Berat Albayrak'ın yaptığı açıklamadır.
Karadeniz ve Akdeniz açıklarında, denizin altında petrol ve doğalgaz arama çalışmaları başlamış. inşallah bu çalışmalar olumlu bir sonuç verir ve artık Türkiye'nin gelişmesi yolunda sağlam adımlar atılır. Petrol veya doğalgaz çıkması ülkenin yenilenemez kaynaklarında dışa bağımlılığın büyük bir kısmına çözüm olur.
Bakıldığında dünyada petrolü en pahalı kullanan ülkelerden biriyiz. Eğer petrol bizim sınırlarımız içinden çıkarılırsa bu kadar ağır vergiler olmadan, daha ucuz yakıt kullanma şansımız olacaktır.
Osmanlı'nın gerileme dönemindeki eğitimle aynıdır. Osmanlı gerileme dönemine girdiğinde batıdaki pozitif bilimlerin takibini bırakıp sadece dini eğitime yatırım yapmıştır. Dini eğitim yapılmasın demiyorum. Tabi ki dini eğitim verilecek ama bu eğitimi de bilgili insanların vermesi gerekiyor. Şu anda dini eğitimi kimlerin verdiği bellidir bu konuyu tartışmaya gerek görmüyorum zaten.
Şimdi işin aslına gelelim. Son zamanlarda Fen Liselerine yapılan yatırım imam Hatip Liselerine yapılanın yarısı kadar bile değil. Pozitif bilimlere değer vermeyen Osmanlı gerileme dönemine girmiştir ve sonrasında işgal, ardından da dağılma dönemini yaşamıştır. Bakıldığı zaman biz pozitif bilimlere önem vermiyoruz ve dini eğitimi veren kesim bile düzgün değil.
Gidişat böyle oldukça aynen bazılarının dediği gibi Osmanlı dönemine dönüyoruz. Ama hangi dönemine kimse bunun farkında değil. Bir yanda üç kıtaya hakim olan Osmanlı imparatorluğu var. Batı bile o dönemlerde Osmanlı'yı örnek alıyor. Diğer tarafta dağılma dönemine girmiş bir Osmanlı var. Pozitif bilimlere önem vermeyen bir Osmanlı.
Birinci Dünya Savaşı başlamadan önce Osmanlı'nın ingiltere'ye parasını ödeyip, savaşın zamansız şekilde ve bir anda patlak vermesi sonucu ingiltere'nin vermediği gemilerdir.
Şimdi Nilhan hanım çıkıyor ''Galatasaray adası bizimdir. Tapulu malımızdır.'' diyor. Bu işleri geçeceksin Nilhan sultan. Sen bu devletin malına göz dikme. Madem miras peşine düştün git ingiltere'ye dava aç. Benim dedemin sipariş ettiği savaş gemilerinin parasını bana geri verin de. Bu senin hakkındır buna bir şey demem ama gelip ülke topraklarına göz dikersen bu millet sana sesini duyurur.
Ortada ne sipariş edilen gemiler var ne de parası. Git düş peşine işte.
ilkokul yıllarında başıma gelmiş olaydır. Her kavgadan sonra müdür yardımcısının odasında iki saat boyunca bu işkenceyi çektim. Yıllarca böyle oldu. Sonra ne mi oldu?
Ciddi anlamda psikolojik sıkıntılar yaşadım. 8. sınıfta psikolog tedavisi gördüm. Yeşil reçete ilaçlar kullandım. Küçük yaştaki çocukların dinlemesini tavsiye etmiyorum. ileriye dönük psikopat olma durumu vardır.
Programına baktım bu gün Karabük'te bir miting yapacak. Evet için sahalarda geziyorlar tabi. Boş bırakmamak lazım. Merak ettim konu acaba MHP bir karşılama heyeti kuracak mı onlar için? Bazı illerde ülkücüleri bu şekilde kepaze etmişlerdi umarım Karabük'te de böyle bir durum olmaz.
Neyse akşama bir arar da sorarım arkadaşlara karşılama falan yapıldı mı diye.