degisik biri
298 (zehir gibi)
sekizinci nesil yazar 4 takipçi 25.44 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    gerçek hayattan filmlerin kültürümüze etkisi

    1.
  1. Toplumların temel dinamikleri olarak görülen hiç şüphesiz ki insan yığınlarıdır. Toplumun değişim ve gelişimde, medeniyet, bilim ve teknoloji ilerleyişinde onu oluşturan kitlenin gelişimi etkili ve önemlidir. Ana unsur olan insanın kişisel gelişimi mutlak olarak yaşadığı coğrafyanın değişimine ve gelişimine katkıda bulunur. Fakat en önemli olan ise kişinin kendisine yaptığı yatırım vasıtasıyla ilerlemeyi sağlamasıdır. Bu husus genel bir tabir olarak kültür sahibi kişi olmak amacıyla insanın gelişimidir. Peki, insanın birikimli ve donanımlı olması hangi faktörlere bağlıdır sorusu aklımıza geldiği vakit vereceğimiz cevaplar tatmin edici olmalıdır. ilk akla gelen kişinin ilgi duyduğu alanlar üzerine bolca okuma yapması olacaktır. Tabii olarak sadece okuma yapmak birikimli biri olmak için yeterli olmayacaktır.

    işte tam olarak bu noktada kişinin yaradılıştan gelen özellikleri ön plana çıkmaktadır. Her insan farklı bir zeka yapısı ile var olmuştur. Kimisinin görsel zekası kuvvetli iken kimisi edebi alanlarda kuvvetini göstermektedir. Kişi hayatının her alanında olduğu gibi donanımlı biri olmak istediği vakit dahi kendisine uygun olan yöntemleri seçmelidir. Evvela kendi yeteneklerinin farkına varmalı ardından da yeteneklerinin üzerine bir yaşam inşa ederken ilmi açıdan gelişimini sağlamalıdır. Farklı yaratılan ademoğlu içerisinde kendini geliştirmek için elbette yalnızca okuma zorunluluğu yoktur. Kimisi için bu kazanımlar dinleme yolu ile gelirken kimisi için izleme yolu ile gelebilmektedir.

    Farklı yöntemlerle gelişip öğrenebilen ve bu öğrendiklerini tecrübe haline getirebilenler için her alandaki her hangi bir aktivite gelişime katkıda bulunacaktır. Öyle ki hiç ummadığınız anlarda sinemada dahi hayata dair şeyler bulabilirsiniz. Bu durum gerçek hayattan filmlerin yaşamımıza etki etmesi olarak nitelendirilebilir. Gerçekçi bakış açısı ile tasarlanmış herhangi bir film kişiyi yaşadığı dünyayı, toplumu ve kendisini sorgulatacak bir biçimde düşünme evresine sokabilir.

    Kişinin algısını, insanlara bakışını ve yaşam tarzını bile etkileyebilir. Esas itibariyle kültürlü kişi olmak tek başına okumak, dinlemek veya izlemek ile açıklanabilecek bir kavram değildir. Önemli olan bu ögelerden edindiğimiz tecrübeleri yaşayıp uygulayabilmektir. Bu konuda gerçek hayattan esinlenen ve izleyiciye bunun etkisini verebilen filmler kişinin edineceği tecrübe ve düşünsel anlamdaki derinliğini arttırmasına sebep olacaktır.

    Kaynak : http://gezegenden.com/ger...lerin-kulturumuze-etkisi/
    0 ...
  2. varoluşsal sancılar klişesi

    1.
  3. Varoluş kelimesinin kişiye çağrıştırdığı ilk düşünce, doğumundan itibaren geçen süredir. Oysa varoluş tek bir insanın varoluşundan değil, canlılar cansız varlıklar ve hatta nesneleri bile içine alan bir felsefedir. insan beyni sürekli sorgulayan bir yapıya sahiptir. Bu sorgulama cümlelerinin içinde genel olarak ne ve neden kalıpları geçer. işte varoluşsal sorgulama klişesi de tam bu noktada devreye girer. Enerjik ve neşeli bünyelerde, farklılaşım yoğun olan bir durumdur. Varoluşun sorgulanmasında duygular da derin bir yer tutar. Kişi o anki ruh haline uygun olan seçeneği kabullenmeye hazırdır.
    Varoluş sorgulamasında psikolojik olarak yeterli kimliğe sahip olanlar, empati yeteneğinde genellikle mutlu hislerle karşılaşım yaparlar. Oysa mutsuz bilinçaltlarında empati kötü durumda olan varlıklara yapılır. insanların düşünce yapısı, yaşantı, şartlar ve psikolojiye göre değişir ve akıllarından yaşadıkları durumun vahimliğine göre neden varım, neden yaşıyorum, sonum nasıl gibi sorular geçer. Varoluş klişesi bu sebeple insanların fiziksel ve zihinsel farklılaşmasıyla ilişkilendirilir.
    Düşünme yeteneğine sahip olan hiç bir canlının varoluşu hakkında düşünmemesi diye bir olasılık yoktur. insanlar sürekli bu bilgiyi edinmek için çalışmalar yapmışlar hatta bunu bilimle taçlandırmışlardır. Varoluşu dinle bağdaştıran binlerce etnik toplum ve kültür hatta bilimsel veriler vardır. Ancak hala insanoğlunun varoluşu anlamlandırma çabası devam eder.

    Yaşamın kendine ait, kendi çapında metaforları olsa da, yaşam içindeki sürprizler de yaşama değer, acı, hüzün, içtenlik ve özgürlük katan semptomlardandır. Varoluş insan beyninde en çok din konusuyla ilişkilendirilir. Çünkü inançlar kişiyi bu yönde ekarte eder. Varoluşunun dine bağlayan tüm toplumlar tekrar dinin verdiği bilgiye dayanarak manevi güce kavuşacaklarını düşünerek sonlarını bu uğurda bekler.
    Gelmiş geçmiş tüm toplumlarda varoluş, varlık ve hiçlik terimleriyle özel uyum gösterir. Çünkü insanların varoluşla ilgili en çok araştırdığı konu neden varım olurken, bir gün hiç olacağı düşüncesini de unutmamaktan geçer. Bu sebeple varoluşun irdelenmesi sonu bulunmayan bir kuramken, bu soruya verilen tüm cevaplar ideolojiden öteye gidemeyecektir.

    (bkz: Kaynak : http://gezegenden.com/varolussal-sancilar-klisesi/)
    0 ...
  4. babayla kavga edince sakalları kesmek

    1.
  5. Tekrardan o masum çocuk imajını getirmeye çalışmaktır,fakat nafiledir.
    2 ...
  6. hiç düşünmeden gençliğini yıpratmak

    1.
  7. Gerçekleştirdiğim fakat pişman olmadığım eylemdir.17 yaşımdan bu yana günde 11 ilaç içerek yaşasamda,geride 'keşke' diyecek hiçbirşey bırakmadığım için mutluyum.
    1 ...
  8. anarko pasifizm

    1.
  9. Anarko-pasifizm, toplumsal değişim mücadelesi için şiddet kullanımını reddeden anarşist hareket içerisindeki bir eğilimdir. Henry David Thoreau, Leo Tolstoy ve Mohandas Gandi'nin fikirleri bu akıma önem kazandırmıştır.
    2 ...
  10. demo huri

    1.
  11. © 2025 uludağ sözlük