birinin huyunu, birinin bacağını, birinin dudağını, birinin gözünü seven; bütün bu özellikleri bir kişide bulamamış kişidir. ayrıca sadece sevmek demiş o kızlarla çıkmıyor ki. belli ki sadece platonik.
biz bu köylü insanların elleriyle ekip biçtiklerini yiyoruz, sağdıkları ineklerin sütlerini içiyoruz. sabah sizlerin asla kalkamayacağı bir saatte kalkıp tarlasına gidip çapa çapalayan insanları konuşmasından veya sizlerle aynı kültürden gelmiyor diye rencide etmek doğru değil.
2003 yılında dünyayı gezip güzel kızların kıyafetlerini ayakkabılarını kaç paraya aldıklarını soran bir programı vardı. bence acun ılıcalı istediğini başarabilen biri.
az önce veli toplantısı sonrası büyükçekmece kütüphanesine uğradım. geçen hafta aldığım 2 kitabı geri verip, yeni bir kitap aldım. para olunca önce kitap alırım. alamazsam kütüphaneye gidip binlerce kitap arasında vakit geçirmek en büyük zevklerimden. çok seviyorum kütüphane havasını. hele yeni kitap ve defterlerin kokusuna hayranım. birde rengarenk kalemlerim varsa yanımda; kendimi sanki dünyanın en önemli insanı gibi hissederim.
insan çaylakken "benden küçükler bile yazar olmuş" bir tuhaf hissediyor ama neyse geçti artık bende yazar oldum, yaşasın. cennetin anahtarını ele geçirmiş gibi mutluyum. bir de web sayfası açmışlar bana, minnettarım. hayatımda ilk defa web sayfam oluyor. heyecanımı mazur görün.
ben san demiştim baaaaak, dediğim çıktı... dediği çıksın diye adak adıyor sanki annem. dediği çıksın da dünya yansın. "ileriye kehanet atma anne" diyorum. "a ne kehaneti, ben öyle şey yapmam" diyor... tabii tabii eminim öyledir. yinede annem bir tanedir benim.
bunca yıl boşuna uğraşmışım. kişiliğimi geliştiricem diye. oysa ben kendim olmalıymışım bu kadar basit. kendimi mutlu edemezsem kimseyi mutlu edemem. kendimi sevmezsem kimseyi sevemem. fedakarcılık oynayıp sonra "aaaa bana karşılığını vermedi" diye sızlanan tiplerdendim. demekki fedakarlık kesinlikle çıkarcılıktır. inan olsun. ne olsun? aşk olsun...
kuş gibi hafif olmak durumudur. ben böyle rahatım panpa. bazen bütün günbir şey yemiyorum "aman kilo almiim" diye. neyse sonunda mide spazmı falan. geçti. acıktımmı iç bir yarım sigara... ben çocukken kim demişti bilmem; oturda ye yoksa yediklerin bacaklarına gider... kime inandı bilinçaltım da amma sağlam kayıt alırmış... yeni inancım şu; "ne yersem yiyeyim sağlıklı olarak fazla yağlarımdan arınıyorum" Ve işte oldu yaşasıııııııııınnnnnnnnnn çok rahatladım oh be.