çok değil iki üç hafta öncesine kadar "saba tümer le bu gece"de "10 numara giymem" demişti. ya misyonunu anladı ya da zorla verdiler çocukcağıza. yine de sırıtmayacaktır üzerinde, hakkını verecektir. kaptanlık ondan başka ancak servet veya ayhan'a yakışırdı zaten.
ancak bu saatten sonra gerek saha içinde gerek saha dışında hareketlerine dikkat etmelidir arda. ne bileyim, sosyal sorumluluk projelerinde rol almalıdır, maçın en gergin anlarında herkesi yatıştırma görevini yerine getirmelidir. dikkat etmeli bundan sonra, çünkü alkışlayanları olduğu gibi pusuda bekleyenleri de çoktur "süper çocuk"un.
yılmaz özdil'e "senin zihniyetine sıçayım" demek için yeterli bir yazıdır. ironi yapmak bahanesiyle içindeki kini kusmayı amaçladığı bir yazı olmuştur. o kadar.
kampanyalar çoktan başladı yılmaz bey. deniz feneri değil dediğim, ama yapan onlarca dernek var. ha, hiç kimse yoksa ve madem bir kampanya, bir yardım peşindesin; sen başlat o zaman ?
olur mu mına koyayım, nasıl kusar kinini o zaman ?
fenerbahçe'nin, serdar kulbilge gibi, elinden kaçıracağı bir kaleci olacak gibi geliyor. sanki daha iyisini bulacaklar da, adamın istediği parayı vermiyorlar.
"sağ gösterip, sol vurmak" deyiminin kanlısı canlısı. şu yaptığı transferlerden sonra, uzun saçlarına kurban olsun taraftar.*
"govou, govou!" diyen medyaya pis bir pandik atmış, lyon'dan keita'yı almıştır. şimdi "owen, owen!" diyen medyaya pis bir pandik atıp kimi alacak, çok merak ediyoruz.
bahar mevsiminde yapıldıysa gerçekleri yansıtmayan bir araştırmadır. zira konyalı erkek, bahardan itibaren her haftasonunu pilavlarda*** etliekmek ziyafetlerinde geçirir. ondan en kilolu iller arasına girer. yalan yoksa; konya yağız yiğitlerin, tığ gibi delikanlıların, fişek gibi evlatların memleketidir.*
".içler sevilmez" diye bir kural yoktur. malumunuz, sezercik denen dallamanın hayallerini "binicem üstüne vurucam kırbacı" diyerek yıkma noktasına getiren dombili .iç'i çok severiz biz. sırf sezercik denen hipnetor yüzünden.
"(...) Yahut kendisine dua ettiği zaman zorda kalmışa cevap veren ve başa gelen kötülüğü kaldıran, sizi yeryüzünün halifeleri kılan mı? (...)"*
yanlış anlamaya mahal vermemek için; buradaki halifelik anlamı, Allah'ın emir ve yasakları doğrultusunda onun verdiği nimetleri kullanmaktır. Asla O'nun adına veya o'nu temsil etmek değildir.
belki de mümin demokrat, ülkesini Allah'ın istediği gibi iyi ve güzele yönlendirmek için elinden gelen tek şey, oy verebilmek olduğu için demokrattır ? kim bilir...
