ülkemizde son zamanlarda meydana gelen durum. her grup bir olayı ve acısını sahipleniyor "en büyük acıyı biz çekiyoruz hüleenn" diyor. halbuki acı hepimizin, duyarlılık hepimizin, insanlık hepimizin olmalı. acıları yarıştırarak değil yatıştırarak hareket etmeliyiz. insanlığımızı kaybetmeden, hakaret etmeden, demogoji yapmadan düşüncelerimizi savunmalıyız. etik olan da budur. hepimiz biraz da kendimize baksak sövmeden önce, hayat yaşanılabilir olur.
güzide sözlük yazarlarımızda anaokuluna başlayacak olanlara tavsiyelerdir. gerçi şu an burada takılıyorsan bizim sizden tavsiye almamız gerekir ya o ayrı. herneyse öğretmeniniz size iş verip yatış yapmaya çalışıyorsa asla müsade etmeyin. aldığı paranın hakkını versin size etici ve öğretici bilgiler sunsun. gerekirse müdürünüzle konuşun.
facebook'taki çevrenin yaz kış tatil fotoları, etiketlemeleri, yazıları yazması. kışın herkes erasmusta, çeşitli programlarda, yazın ise koylarda, work and travellerlarda, interraillerde, turlarda. hayır arkadaşım bir ben mi evde oturup mal mal bilgisayar karşısında oturuyorum anlamadım ki. neyse en azından sözlük var.
son zamanlarda sosyal medya ve sanal ortamlarda gittikçe artan haz(!)dır. kendisini batılı, modern(!), laik* gören ve islamı anlamak ile uğraşmayan, kulaktan dolma bilgileri tercih eden ve internette olur olmaz yazıları sorgulamadan kabul eden kişilerin aldığı hazdır. bazı müslümanların yaptığı yanlış şeyleri islama mal etmekten de çok keyif alırlar. oriyantalistlerin tarih kitaplarını şevkle okurlar, okudukça coşarlar. sonra da tarihçi edasıyla ahkam keserler, atalarının kurtuluş savaşını imanla kazandığını ise görmezden gelirler. karşıdakinden sonuna kadar saygı beklerler fakat karşıdakine gayet hakaret ederler. ironilerle dolu yaklaşımları vardır. hayır arkadaşım bazı yobazlar yüzünden neden islamı direk kınıyorsun anlamadım ki ben müslüman olmayanlar aptalca şeyler yapınca, canice katliamlar yapınca "bunlar işte hep pis kafirler yeaaa" diyor muyum. etiketlemenin her türlüsüne karşıyım. fakat kendisini düşünce özgürlüğünün savunmasına almaya çalışıp hakaret edersen seni de iki yüzlü olarak etiketlerim.
edit: okuyaydınız lan bari, başlıkla tamamen tezat entry girdim ahahaaa işte bu tip insanlardan umutsuzum arkadaş.
yaz kış, soğuk sıcak demeyip çalışan alınteri döken, bayram seyran dinlemeyip çalışmak zorunda kalan er ve hatun kişilerin partisi. bayramda sözlüğe girenler partisi ile birleşmesi an meselesidir.
uludağ sözlük yazarlarının genel kültürlerini arttırmayı amaç güden servistir.
mesela ilk cırt cırtı bulan kişi George De Mestral'dir.
Mestral, birgün köpeğiyle birlikte dışarıda yürüyorken, hayvanın kürküne bazı otların yapışmış olduğunu gördü. Aslında o hepimizin hayatımız boyunca karşılaştığı ve yanımızdan geçip gitmesine izin verdiği fırsatlardan biriyle karşılaşmıştı. iki seçeneği vardı. Tüylerin o kısmını kesip atarak köpeğe söylenmek ve aynı şeyi bir daha yapmamasını ummak. Ya da tüyleri inceleyip kürke yapışma konusunda nasıl etkili olduğunu görmek! George ikinci yolu seçti. Otları mikroskop altında inceledi ve velcroyu (ayakkabılarda kullanılan cırtlı bantları) icad etti.
yıllarımın yaptığı gözlemler sonucu vardığım sonuç. ülkenin dört bir yanında bulunmuş bir kişi olarak, yaptığım onca gözlem ve deneyim sonucu vardığım kanı.
hayır arkadaşım en batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine ne hikmet ise kimiyle bir süre konuşsan hemen "sıkıldım pff" tribine giriyor, yakın arkadaşınız, sevgiliniz ise verdiğiniz önerileri beğenmiyor, yaptığınız jestleri pek önemsemiyor vs. hayır neyin tribindesiniz arkadaşım, nedir bu kendinizi übermensch görmeler, kimse de demiyor ki "aga bu nedir" diye.
herneyse yurtdışında pek böyle şeylere rastlanılmıyor tabii, karşısındakinin de insan olduğunun farkında olan hanımkızlarımız gayet güleç yüzle ve samimiyetle konuşuyorlar.
birde avrupa görmüş türk kızı sendromu var ki evlerden ırak olsun yeğenim, o nasıl egodur, o nasıl bir kendini kaf dağının tepesinde görmedir, vallahi karşısında sabır taşı olsa çatlar.