Uzun süren sessizlikler hakim benim gibi 8. Nesil yazarlara. Nostalji yapacağım şimdi, yaşlanmış gibi de hissetmek istemiyorum. Eskiden sözlük gerçekten bir güzeldi. Şimdi de muhabbetler dönüyordur muhakkak ama ben torunları oyun oynayan yaşlı dede gibi dışarıda kaldım.
Aradan 3 yıl geçti, yöntemleri değişti ama ana olay halen devam ediyor. Şimdilerde tv'de arazi satmaya başlamışlar. 5 değil 10 değil tam 25 dönüm arazi
"Göndemi bebek özerinden yürütecekler" şeklinde cümle kuran güruhtan ne bekleyebilirsin. Bunların erkekleri milleti taciz ederken kızları sırf kültürel Marksizme hizmet etmek için Feminist organizasyonlar kuruyor, sağda solda "Tociz edeliyoruuz!" diye bağırıyor. Halen 1000 yıllık kardeşlik masallarına inanan varsa, açsın tarihe bir K*rt isyanlarına göz atsın. Bakalım k*rtler Uludere'den sonra mı Türklere düşman olmuş, yoksa yedikleri kaba pisleme alışkanlıkları asırlardır mı var?
Yaklaşık 3 yıl önce Edebiyat hocamıza kurduğum cümlenin akrabasıdır efendim. * Kendisi çok alıngan bir mizaca sahipti. Nitekim okulumuzun bitmesine 2 hafta kalmasına rağmen cümle içerisinde "lan" kullandığım için beni disipline vermişti.
Elin yaklaşık 3.000.000 yezidi eşkıyasını,Kürt ve bilumum Suriyeli işid artığını başımıza bela eden hükümet, yine "300 kişi çoook izin vermeyiz biz versek bile yasalar vermez" deyip 3 kişiyi vatandaşlığa almayı teklif eder. Adam türklüğe de türke de düşman.
Issız bir adaya düşmek, düşerken de geleneksel olarak yana alınan 3 şey olarak tüm kekoları, esrarkeşleri ve bilimum Suriye'li almaktır. (bkz: memleket rahat etsin)
Hele birde cemaat yurdunda kalıyorsan hem 4:30'da, hem soğuk havada kalkmak zorunda kalırsın ki, yaşam enerjini kaybedersin. GDO'lu mısırdan farkın kalmaz.
Direklerin üzerinde yuvarlak yuvarlak kabloların buluştuğu yerde bulunan ve onları direkten ayıran şeyin isminin ne olduğunu öğrenmek... Şuan aklıma gelmedi ama çok afilli bir ismi var. *
Düşük kültür seviyelerinde, komedi anlayışı yaşını başını almış insanların hakaretlerine, haklı küfürlerine gülmek olan bir grup mentalitesi bozuk insan davranışı. Fiziksel olgunluğun insanı adam yapmadığının en güzel örneği.
Dizideki finch karakteri MKÜ Erasmus sözlü sınavına girmeden hemen önce koridorda tanıştığım kişiye inanılmaz benzerlik taşımasıyla beni kendisine bağlayabilen dizi. Arada denk gelince izliyordum vesselam.
Edit: Bu entry yüksek miktarda spoiler içermektedir.
Final bölümüyle resmen gözleri doldurmuş dizidir.
Nitekim fonda Badfinger-Baby blue çalarken tam "Baby blue" nakaratında Mr White'ın yaşamını yitirmesi insana inceden koyar.
Tüm soruları yanıtlamış olsada, benim aklıma bir soru takıldı...
Soul'un koruması hala o evde bekliyor mu?
Bu soru içimi kemirip duruyor.
Herhangi bir zaman dilimini veya bir kişiyi hatırlatan kıyıda köşede tozlu bi kutuda biriktirilmiş bir yığın eşyadır,
*en yakın arkadaşımdan mermi çekirdeği
*bir başka arkadaştan mavi bir tüy
*oda arkadaşımdan yosun
*ilk sevgilimden düzinelerce mektup
*kuzenimden kayısı çekirdeği
*sınıf arkadaşımdan piyano butonu
*diğer kuzenimden bir damla okyanus suyu
*eski sınıf arkadaşımdan terli bir mendil, staj zamanında verilmiş bir adet enjektör, balon lastiklerinden yapılmış zıplayan top, kirpik bükmede kullanılan edevat
*ailece gittiğimiz pikniklerden ot, çöp, dal, kaya
*eski buzdolabımızdan buz.
*ve en hoşuma giden, kankamdan 20 adet boş kovan...?
Şimdi tek tek sayınca karga gibi hissettirdi kendimi....
Çocukluk aklımla babam evden beni almadan bir yere gidince kulaklarımı tutar, kanayana kadar çekerdim. Aynı zamanlarda eğer marketten birşey almama izin verilmezse, kafamı balkon demirlerine vururdum. yine böyle kafamı demirlere vururken, kafam demire sıkıştı. ben tabi feryat figan. tüm aradaşlarım aşşağıya toplanmıştı tam 2 saat sonra demir yamultularak kurtuldum ama ağlaya ağlaya göz pınarlarım kurumuştu. bu gün bile yamuk demire bakınca aşağıdan bana gülen arkadaşlarıma o anda dahi tükürmeye çalışmam gelir ve ister istemez gevrek gevrek gülerim.
