ona gençlik kanını aşılamak, diriltmektir adeta. göğsünün derinliklerinden kaçıp kurtulan iniltiler siz hareket ettikçe kulaklarınızı okşar ve ona sunduğunuz genç kaslı ve yakışıklı bedeninize tapınma rituelinin sadece başlangıcıdır bu.
tüm sektörlerde olduğu gibi, başlangıçta biraz ağız kokusu çekip bu aşamada da kendini gelistirdikten sonra, müşteri seçecek aşamaya gelinir. işte o andan itibaren tecrübelerimden yola çıkarak söyleyebilirim ki dünyadaki en zevkli meslektir.
Esaslı bir kızdır. kainatın hem insanlar hem de makineler arasındaki eşitlik ilkesine göre işlediğini bilen kızdır. nolacak kocasıyla birlikte yıkarlar, hatta bulaşık yıkarken çeşitli fantezi planları vardır belki.
mezkûr virüsü ve sonrasında gelebilecek mutant torunlarının kökünü kazıyacak müthiş bir projenin praksisinin özet ifadesi.
Önce virüsün boyu ile aynı boyda mermiler yapılacak.
Sonra o mermileri atacak silahlar.
Sonra o silahlarla etrafa sürekli ateş açılacak, ateş ölçmek yerine ateşi olana nano mermi atan silahlar verilecek. Virüs hucrelerimizden küçük olduğu için biz hiçbir zarar görmeden mermiler içimizdeki virüsleri öldürecek.
Mutlu son, bitti bu kadar basit.
Ömrünün sonlarına yakın dönemde yaptığı "yaratıcı eylem nedir?" konuşması, evirip çevirip tekrar tekrar dinlenecek kadar yoğun bir konuşmadır. O konuşmanin tamamı ve de yogusmanin tavan yaptığı parçaları:
ne yardan ne serden vazgeçmemeye ve bana dokunmayan yılan bin yaşasıncılığa güzel bi örnek teşkil ediyo.
özgürlük her istenileni yapmaksa yap o zaman derler yani..
kişinin kendilik algısı ve zihnindeki imajı üzerinden yaptığı bir çeşit mastürbasyon.
aşağılık kompleksi de bunda bir tetikleyici ve tahrik edici etken tabi.
icraatleriyle sosyalizmi kötü bişymiş gibi gösteren sscbnin bi abd procesinden fazlası olmaması hadisesi. elbette çin halk cumh. için de aynısı geçerlidir. körler sağırlar birbirini ağırlar. Güya sosyalizmi kötü gösterecekler.
başka dinleyenlerinin ve anlayanlarının olduğunu bilmek insanın yalnızlık hissini hafifletir bu şarkının. ian öyle zifiri bir gürültü, öyle cızırtılı karanlıklar içinden söylüyor ki bir kendi duyuyor ve anlıyor sanıyor insan çünkü.
sizi eninde sonunda, ne yaparsanız yapın terkedip gidecek; ortada bırakacak... olan kararsız karakterli kişinin bu haline bahane buluş biçimi. koşarak uzaklaşılmalı, canınızın çok çok çok çok yanmasını ve üzüntüden ben ne yaptım ki debelenmelerinden gebermek istemiyorsanız tabi.
"bırakın ölüleri, kendi ölülerini gömsünler!"
"...hani benim iznimle ölüleri de hayata çıkarıyordun."(maide:110)
kurallar ve rutin, belirlenmiş bir gelecek insanları öldürür. bir ölüyü düşün, her anı aynı ve her olası geleceği belirlenmiş; hep orada ve hep ölü olacak. hayatının tamamını planlamış birisi de aynı, hep nerede olduğu belli ve hep aynı şeyi yapmaya devam edecek; bir makina ya da bir ölü gibi.