her ota .. bir gün uydurulan dünyamızda, herkes haklıdır, hakkını alacaktır mantığıyla sevgilinin anneler gününü kutlamaktır,bir gün o da olur diyerek... Her sevgilinin kaldıramacağı bir davranış şeklidir. "nereden ben senin annen oluyoruum!" (Çaat) diye bir tepki alınabilesi durumdur.
laptop, leptop ( türkçe telaffuz edeceğim derken yarı tr yarı ingilizce biçimidir. ya leptap diye ya da laptop ( yazdığım şekilde) telaffuz edilesi kelimedir.)
nasılsa ayrılız cümlesini hangi sebeple kuruyorsak ona göre mantıklı/mantıksız ayrımı yapılabilesi davranış şeklidir.
basitinden örnek:
- denizci - öğretmen : 2sinden biri istifa etmediği müddetçe beraberlikleri kısa sürecek meslek insanlarıdır. bu gayet mantıklı bir gerekçedir.
ılımdan kasıt, kafana göre yordur. islam kelimesinin başına konunca oyuncak hamur şekillendirir gibi, eline alan istediği şekli verirdir. ne yazıktır ki, bu sayede politika bile şekillenirdir.
küçük ( büyük ) bir ayrıntının kaçırıldığı dini uyarılardan biri.
ayrıntısı; "haksızın haksız hakkının yenmesi, hak yiyenin hak yemesini yine de haksız hak yemesine rağmen günah yapar mı acaba?"dır.
ek:
-hak yemek günahtır diyerek sadece müslümanlara hitap edilir. hak yemek bunun yanısıra ayıp, ahlaksızlık diye de nitelendirilebilir. kaldı ki, hak insan olmakla başlar.
( ilk paragrafta hak yemeyi savunduğum anlaşılmış sanırım. )
3-5 ilke öğrenip, kemalistim diye geçinen insanların savunmaya çalışırken saçmaladıkları, özümsememiz , eksiksiz bilmememiz gereken, yegane atatürkçü düşünce akımıdır.
-biz bilmezsek savunamayız. savunmak istiyorsak bilmeliyiz. unutmayınız ki:
Milleti kendi benliğine sahip yapmayan, milleti asırlarca kendi hakkında gafil bulunduran hep bu cehalettir Hükümdarların, şunun, bunun, milleti esir gibi, köle gibi kullanmaları, bütün vatanı kendi özel mülkleri gibi düşünmeleri, hep milletin bu bilgisizliğinden istifade edilmek sayesinde idi Gerçek kurtuluşu istiyorsak, herşeyden evvel, bütün kuvvetimiz, bütün süratimizle bu cehaleti ortadan kaldırmaya mecburuz...
aslında yalan değildir. söz konusu muhabbetler yapılırken, hep girmekten bahsedilir. evet efendim girdik... zaten girerken hep beraber gireriz. çıkarkense tek çıkmaya çalışırız. tabii zor olur. bir anda tek kalırız. kolay mı yahu?
aslında onun da ödev verdiği için dövülmesi gereken bir öğretmen cinsi.
düzeltme: (daha doğrusu ekleme) yorumum ödev yapmayan öğrenciyi döven bir öğretmen içindir. yoksa yakın zamandaki mesleğim için, meslektaşlarımın ödev vermesini yanlış bulduğum söz konusu değildir. ödevi versinler, ödev vermeliler, ödevleri vermeliyizdir.
yanında çok hızlı bir şekilde 10 parmak klavye akrobasisi yaparak ona asla kendiniz gibi olamayacağının mesajını vermenizle, pek fazla devam etmeyecek bir süreç içindeki annedir.
denilince direk akla kayalıklı yamaçlar gelen , aslında kayalıksız dağlarda da yapılabilen adrenalin sporlardan biridir. başlangıç seviyesinde tehlikesi azdır, çakılmalar genellikle ileri seviyelerde yaşanmaktadır.
sebep-diyalog:
-oldum ben abi! aha gör bak şimdi stol yapıyorum hem de tam. (bkz: tam stol)
psişik güçleri olan, akıl okuma gibi eylemleri gerçekleştirebilen insanların her istediğinde yaşayabileceği anlar . sen, ben gibi normaller için 40 yılda bir yaşanan nadir, tarihe yazılası anlar. genelde bunalımda olduğunuzda, çok zorda olduğunuzda dile getirme ihtiyacı duyarlar ve öyle yaşanır. kesinlikle babaya kalmış bir durum.
her mümine yapılması günümüz dünyasında zararlı sonuçlar doğrabilecek bir sadaka türü. şayet karşınızdaki bir abazaysa, çok kötü şeyler olabilir.
"-lan kıza bak bana güldü. tutmayın gidiyorummmm.."
onun dışında gülümsemek güzelliktir. gülümseyiniz.
cep telefonun icadıyla gün içinde cepsiz bir kıyafet üzerimizde olmadığı müddetçe genel anlamda her daim yaptığımız şeylerden biridir. biraz özele girersek, cep telefonunun başında yürümek , cep telefonunun başında uyumak, cep telefonunda başında yolculuk gibi eylemleri ortaya çıkarabiliriz.
bunun sonucunda seninki benimkinden büyük tartışmalarının yaşanması kuvvetle muhtemeldir. engellemek için toki benzeri bir sistemle herkese ev verilmelidir.