sadece kalabalık oldukları zaman düşünebilien, hareket edebilen, tek kaldıklarında ise topu inşaata kaçmış çocuk gibi pusup bir kenarda oturan tek hücreli canlılardır. köküne kibrit suyu dökülesicelerdir. beyşehir kyk'ya selam olsun.
Normal biletleri tükenmiş festivaldir. aslında bir satış politikası olabilir. sahne önü ve vip bilet satmak için. son 2 günde normal biletler satışa tekrar konulursa hiç şaşırmam.
Ayrıca normal biletini de aradığım festival lanet olsun ki! irtibat! irtibat! *
(bkz: tombo ucu olan var mi)
bu zevkten mahrum kalmaması gereken gençlerdir; lakin hor görülmemelidirler.
bir de şu var ki; nerede metal müzik bilgisini göstermek isteyen, nerede grup ismi sayan insan varsa metallica'ya bok atıyorlar. bunların çoğu ne kadar black metal grubu varsa hepsinin isimlerini de ezbere bilirler. james'le, kirk'le ne alıp veremedikleri anlam verilecek cinsten değil. reload'u çıkardıkları güne lanet ettirdiler artık. bu bok atanlar birde kendilerine metalci diyor ya buna çok gülüyorum işte. "metalci" nedir lan? metal müzik dinleyen biri metalci değil metal müzik dinleyicisidir. sen bu müziği icra edebilirsen ancak "metalci" olursun.
ayrıca, huzur içinde yatsında, metal müzik dinleyen biri dio dinlemek zorunda mı? tamam kült, kalite, mihenk taşı da herkes dinlemek zorunda değil.
sözün özü, insan ne dinlerse kendine dinler, "ay ben bunu dinliyorum, sen dinlemiyosun, çok özentisin, eziksin" gibi laflarlada sadece cehaletini belli eder. ağır olunda molla desinler.
galatasaray cafe crown'un üst üste yedi maçında da fenerbahçe'nin şike yaptığını gösteren tespit.
hadi bunda yaptı, diğer altı maçta ve lig liderliğine giden yoldaki bütün maçlarda da mı yani?
(bkz: gerizekalı bu çocuk yemin ediyorum) *
işverenlerin pek yanaşmayacağı yöntemdir. her işte de uygulanması pek mümkün olmayandır.
tek işçi yerine iki işçinin sigorta masrafı olacaktır. akabinde muhtasar beyannamede de ikinci işçi için artı bir ücret ödenecektir.
ne kadar da bu işçi masrafları gelir vergisinden düşülse de işveren işin üç kağıdına kaçacaktır. şöyle ki; muhasebeciyle anlaşıp gelir vergisinde gayri resmi oynamalar yapıp çıkan matrahı düşük tutacaktır her halükarda. bu şekilde ikinci işçinin yaratacağı mahsuba gerek kalmayacaktır.
gerçi artık vergi denetimleri sıkılaşmış olsa da, özellikle sigorta şirketlerinde bu tarz oynamalar hala yapılmaktadır.
-lost'un bütün bölümlerini izlemek,
-amerika ya da japonya'ya giden bir uçağa binmek,
-okyanusun üzerinden geçerken pilota arkadan yaklaşıp, ellerle gözleri kapamak suretiyle 'bil bakalım ben kimim?' demek.
belki ıssız bir adaya düşersiniz, olmadı mokoko artık, canınız sağ olsun. *
ersin karabulut'un sandık içinde kendi yaşantısından anılara yer verdiğinde "aa bu resmen benim hayatım lan" tepkisi oluşturduğu için yapılan eylemdir belkide. ne zaman okusam, muhakkak kendi anılarımdan bir tanesi denk geliyor. bazen "aynı hayatı mı yaşıyoruz lan?" diye soruyorum kendi kendime. *
ayrıca hem çizimi olsun, hem de olayları yalın bir dilde anlatışı insanı kendine çekiyor. arada çizdiği yeraltı öyküleri de kesinlikle okunmalı. *
çok fazla irdelenmemesi gereken bir ikilemdir. insanı delirtir cinstendir.
uykulu kelimesinin ikinci anlamından olaya yaklaşmamız biraz daha aydınlatıcı olabilir.
(bkz: uykulu): çok uykunun gelmesi, uyumayı çok istemek,
(bkz: uykulu): uykudan yeni uyanmak, uyku sersemi olmak.
uykusuz olmak ise hiç uyumamak ya da az uyumaktan kaynaklı bir sözcüktür. (bkz: yamulmuyorsam)
bu yüzdendir ki uyumadığınız zamanlarda uykusuzum deyin geçin efendim. çok zorlamayın. *
natalie portman'ın kusursuz oyunculuğuyla süslediği bir darren aronofsky filmi.
özellikle filmin ikinci yarısı gerçekten kalite kokuyor. ikinci bölüme geçmeden çayınızı, kahvenizi ve bilumum yemişinizi hazır edin, ekrana kitlenip kalma şansınız oldukça yüksek. *
aslında gündüz gözüyle de yapılmaması gereken, çok yanlış bir harekettir. geceleri dişlerimizde ki bakteriler daha hareketli, daha hunharca işlere giriştiklerinden, yakın zamanda dişlerimizi elimize almamız kuvvetle muhtemeldir. yapmayın etmeyindir. onun yerine süt içilmesi daha makbuldür.
