mimar sinan tiyatro mezunu oyuncu. şu ara karadayı dizisinde orhan karakterini canlandırıyor. kuzey güney'deki barış gibi bi şey var bu çocukta. bakışları, öfkesi delici. parlayacak bu çocuk demedi demeyin.
milletçe her derdi kurcalamaya çözüm bulmaya meraklıyızdır. bu hususta kendilerini en ehliyet sahibi hissedenlerden birisi de bayan kuaförleridir. bu 16 yaşında bir ergen kız da olsa değişmez. işte o 16 yaşındaki kuaförden aşk-ilişki aforizması: sevdiğinin derdine derman olacaksın, ben sevgilimin hayatta her derdine çare oldum . not: sevgilisi de 16 yaşında.
ayşenin babası, muratın annesi, bilmem kimin dedesi teyzesi şeklinde yazılan amacını anlayamadığım profil bilgileridir. bize ne senin çocuklarından. senin varlığın onlarla mı hüküm sürüyor dünyada. sevgililerini şununla ilişkisi var şeklinde bildirme geri zekalılığından sonra bi de bu çıktı başımıza. tanıyamayan öyle mi hatırlayacak seni. hee tamam bu ayşenin babası şimdi çıkardım.
trabzonda birçok dükkanda şahit olduğum olaydır. müşteri gelmiş gelmemiş umursamayan, sorulan soruya verdiği cevap anlaşılmamışsa tekrar cümle kurmaya üşenen ve sinirlenen, müşteri velinimet diyerek ikna edeceği yerde canın isterse modunda olan esnaf tipidir. yakın zamanda tatilde bulunduğum trabzonda bir eczaneye girmiş sıra beklerken şahit olduğum müşteri ve eczacı arasında geçen diyalogdan kesit: saç dökülmesine karşı ilaç arayan müşterinin, eczacının tavsiye ettiği ilacı istememesi üzerine eczacının cevabı : bırak o zaman! dökülsun saçlarun!
arkasını döner ve işine devam eder. müşteri şaşkın dışarı çıkar.
kısa bir zaman önce tatilimin duraklarından biri olan urfada yaşamış olduğumuz cehennem sıcağı ve buna rağmen her birinin olağanüstü derecede güleryüzlü ve yardımsever olması sonucu arkadaşla vardığımız karardır. dikkate alınacağını düşünüyorum.
var olan her saçmalığı, gözünüze takılan her eğreti hareketi şunu yapan kezban ya da şunu yapan türk kızı diye belirtme hastalığı. ha bir de şişko sıfatı da var onu unutmayalım. buraya bunca lafı dizenleri sanırsınız ki hiç saçmalamamış, hiç eleştiriye sebebiyet verecek bir şey yapmamış. yahu siz ne kadar mükemmel hatunlar ya da beylersiniz. hayatınızda kaç tane yabancı hatunu yakından tanıdınız da ( dikkat edin bizzat tanımak ) türk kızı kürt kızı diye eleştiri yapmış olmak için mide bulandırma hakkını kendinizde gördünüz merak ettim.
avrasya stratejik araştırmalar merkezinin kısaltmasıdır. istanbulda kurulmuş, günümüzdeki birçok araştırma merkezine önayak olmuş fakat artık işlevselliğini yitirmiş merkez.
an itibariyle yayınlanan kara pençenin intikamından etkileyici bir replik. kendisine hizmet edecek ajan arayan bizans prensesi binlerce erkek arasından kara pençeyi (serdar gökhan ) seçer. haklı bir merakla "neden ben" diye soran kara pençeye ise şu cevabı verir: sen en yakışıklısı, en zekisisin. ben maldan anlarım.
hep erkekler mi karpuz seçer gibi mal seçecek. aferin la prenses yürü be!
türk kızlarının bilmem şusu, türk erkeğinin bilmem şusu. sanki bütün ırkların kadın erkek cinslerini tanımış, ruhunu çözmüş hayran olunası kritiklerdir. daha kendini tanıyamazken insan bütün ırkları nasıl çözdünüz be yavrum. **
ingiltere kralının 1765'te amerikan kolonilerinin ingiltereye ekonomik bağımlı hallerinin devamı için resmi her belgeye damga pulu yapıştırılması şartını getiren kanundur. amerikan ihtilalinin nedenlerinde önemli bir yeri vardır.
facebook, twitter gibi bilumum sanal ortamlarda arkadaşlarınızın, ya da arkadaşlarınızın arkadaşlarının aşklarına, aşklarını dünyanın en ilginç en biricik olayıymış gibi ilan etmelerine şahit olduktan sonra bunun bitişine ve hatta kısa bir süre sonra benzer cümlelerin yine aynı şaşkınlık ve mutlulukla başkalarına yazıldığını gördüğünüzde attığınız kahkahadır. bazen yazasınız gelir " la bi sakin ol, yavaş git, daha yeni sen şuna şöyle demiyor muydun, ne çabuk yeryüzünün tek meleği bu hatun oldu" ama tutarsınız kendinizi. ya da karşılıklı salya sümük aşk kokan atışmaların altına bi ima dolu uyarı çakasınız gelir ama insanlık bende kalsın hadi alsın gençler hevesini,ikisi de kendilerini birbirlerinin tek sahibi, doğan güneşin tek hatırlattığı sansın kendilerini der ve yine sonsuz bir hoşgörüyle susarsınız.
Balzac'ın aynı adlı romanındaki kadın karakter. roman, kadın erkek ilişkileri, çıkar kavgası içinde entrika dolu akrabalık bağları gibi konuları işler.Bette romanın en zalim, en akıllı en güzel en en en .... kişisidir.başroldür neticede.
1998'de Des McAnuff tarafından sinemaya başarısız bir uyarlaması yapılan romanın Cousin Pons adlı ikinci kitabı da mevcuttur. aynı zamanda nickimdir. *