ilk kez varlığının acı verdiğini anladım. Gözlerine bakmak ve boş olduğunu tüm gerçekliğiyle hissetmek çok acı.. Sözler anlamca zayıf ellerim güçten düşmüş gönlümse bomboş. Ne doğru ne yanlış bilemiyorum. içimdeki gürültüde yeter diye haykıran bi yüreğim ve bir de sana hissettiklerim var.
Sen mutlusun ben gülüyor gibi gözüktüğüm dünyamda çaresiz ve sensizim. Yıkıldı aslında o dünya çoktan.. Sen olmaz dedin yaa.. işte o zaman durdu, yıkıldı ve enkaza döndü herşey. Neyin önemi kaldı şimdi ? Neyin manası kaldı ? Sana sarılamayacaksam sözler söyleyemeyip ellerinden tutup sana sarılamayacaksam neyin manası kaldı ? Neyin manası var şimdi şarkıların mı, şiirlerin mi yoksa sözlerin mi ya da dokunamadığım ellerinin mi ?
evde yalnız olmadığın hissine kaptırır seni ve doğrudurda.
ev arkadaşından bahsetmiyorum çoraplarını temizleyecek, kirli sepetine atacak, üstün açıldıysa üstünü örtecek ve başını okşayıp yanağına bir öpücük kondurup gidecek kadın. annendir işte o kadın.
hayal kurmayı bırak!!!
hayallerinde tek başına olmazsın, önce annen baban vardır hayallerinde. Annen baban sen en fazla lunaparkta hayal edersin kendini. tüm oyuncaklara teker teker binersin ve hiç sıkılmadan annen ve baban seninle birlikte gülerler. ama büyüdükçe hayaller değişir, hayallerindeki insanlar değişir, herşeyin olan annen baban yerine başkaları girer, genelde o hayali haketmeyen biridir. en basitinden onunla gidersin artık lunaparka ve öyle herşeye binmezsin dönme dolap ve bir pamuk şeker kafidir. çünkü o vardır yanında onun içindir kafiliği.
esas kocanın/babanın çocuğunun etkinliğini hep iş yüzünden kaçırması.
bu filmler genelde kocanın/babanın çocuğunun etkinliğine gittiğinin görünmesiyle biter.
içiniz rahat olsun o artık çocuğuyla ilgileniyor dercesine.
sanki filmdeki konu bu.
din olmadan eminim daha huzursuz bir ortam olurdu.
dini savunduğumdan değil ama ahlak kurallarını anne babasından yada çevresinden öğrenemeyecek insanların din korkusuyla cennet cehennem kavramıyla toplum huzurunu kaçırmaması için gerekli olan bir icattır.