hep kaybetmiştir, üst üste o kadar çok kaybetmiştir ki korkmuş ve bir köşeye sinmiştir. kendine, yaşadığı hayata, hayatta yapmak istediklerine en ufak bir inancı kalmamıştır. değersiz olduğunu kabul etmiş sıradanlaşmış, kimliksiz kalmıştır. artık başkaları için var olmaya hazırdır hem de tam buna uygun bir fırsatı yakalamışken nasıl olsa bir sevgilidir ve fedakardır ve hep alttan alarak bazı değerleri koruduğuna inandırmıştır kendini. tabiki terkedilecektir. çünkü kaybetmek onun kaderidir.
yaşlıya bakarsınız, gençliğini düşünürsünüz, nasıl bir hayat geçirdiği hakkında yorumlar yaparsınız kendi kendinize ve aklınıza sevmediğiniz insanlar gelir, evet aynı çocuklarda olduğu gibi yaşlanmış insanın da yüzüne bir masumiyet gelir. çok zararsız durur ama geçmişinin ne kadar temiz olduğu konusunda emin olamazsınız. kendinizce küçük bir ceza vermeyi haketmesi aklınıza yatar mı bilmem; kendinizi ne kadar kandırabildiğinize, canınızın ne kadar ayakta gitmek istediğine, vereceğiniz cezayı ne kadar önemsediğinize bağlıdır. göründüğü gibi yaşlılara yer vermeyen kişi her zaman o kadar da düşüncesiz bir kişi olmayabilir hatta belki biraz fazla düşünüyordur.
sivas ın isabetli yabancı transferlerinden biri daha. türkiye ye gelmeden önce romanya da yılın en iyi defansı seçilmiştir. forvetleri bezdirmekte üstüne yok.
sürekli malum ülkeden yardım istemekte isterken de çok pişkin görünmektedir.topraklarında rus tankları at koştururken yaptığı son basın toplantısında hala gülebilmesi de insanı şaşırtan bir durumdur.
gazetenin haberine göre beşiktaşlı futbolcuları büyük bir tehlike bekliyormuş. rakip oyuncular sert oynamayı ve futbolcularımıza zarar vermeyi planlıyorlamış.
sanki kaseti çıkınca ona buna laf atan magazin yıldızlarına, gündem yaratıp gündemde kalmaya çalışanlara benzettim sanki. ama burası altı üstü bir sözlük yahu.
imdb de filmlere en yüksek oyların genellikle 18 yaş altından gelmesine benzer durum. sanıyorum bu 18 altılar tv de gördüklerinin de etkisinde kalıp onları yapmaya çalışıyorlardır.
(bkz: spidermani izleyen çocuğun boynuna ip dolanıp ölmesi)
koskoca hürriyet gazetesine hiç yakışmayan internet sayfası. işi habercilikten çıkarmış üç beş tıkla gelecek paraya indirgemişler. milliyet com tr nin elemanlarıyla kimin haberi çok tıklanacak yarışına girdikleri izlenimini uyandırıyorlar. bikinili mankenlerden, dekoltelerden geçilmeyen ya da saçma sapan haberlerin en başta verildiği bir site halini aldı. yeşil medyanın güçlenmesine ne kadar sinir oluyor olsam da zaman ın internet sayfasına baktığımda daha eli yüzü düzgün daha seviyeli sunulan haberler görüyorum. şu an için ana sayfadaki haberlerde: 'büyük aşk: bakımından sorumlu olduğu ayıyı ağzıyla beslerken objektiflere takıldı', 'yeşilçam ın cüretkar yıldızları', 'çılgın kız evlendi', 'rusyada paris hilton çılgınlığı', 'seksi kadın megan fox rahibe terasa oldu', 'tek parçalı bikini', 'böyle ünlü oldular', 'bu güzellik cezalandırılır mı?', 'yüzleri öyle güzel ki bir bakan bir daha bakıyor', 'bodrum un asi güzeli', 'kıvrımları yeter'... şaka gibi. insan utanıyor bu haberlerin ana sayfadan verildiğini görünce.
önceki gün hava tahminlerine bakıp sağanak olmadığı sürece o gece mutlu uyuyabilenlerin, sabah kalktıklarında okul üniformaları altına beden kıyafeti giyenlerin, takımları bir önceki derste defterlere yazarak ayarlayanların, teneffüste heyecanla çantalarını sırtlayıp koşa koşa soyunma odasına gidenlerin, ders başlayınca da topu alanın peşinden hep beraber sahaya doğru depar atanların en sevdikleri, hiçbir zaman iki saatin yetmediği ders.