belki hiç girip okumayacaksın bunları, belki de okuyacaksın asla bilemeyeceğim. zaten bu benim son entryim olacak.
artık sana sevgiden çok nefret besliyorum gibi hissediyorum. devletin verdiği 20 günlük izni, sen zorla dahil olmadın tabi bu plana eyvallah, seninle birlikte olacağım diye kelimenin tam manasıyla piç ettim. pişman mıyım ? -değilim. hiç yoktan, iyi olduğumuz günlerde, çanakkaleyi sevdiğim insanla gezdim.
sana olan sevgimin bazen inandırıcı gelmediğinden falan bahsettin. aramızda yaşanan olayları kronolojik sırayla düşünürsen, yaşananların ve sana beslediğim duygularımın fazlasıyla inandırıcı geleceğini bilmeliydin. abi ben senin için, tabi bunu da sen istemedin ama, kalktım istanbul'a geldim, uykusuz kaldım, bitap düştüm aldım seni samsun'a geldim be. belki de o an kendimi düşündüm. ulan dedim kendi kendime en azından yanımda olur, siktir et yorgunluğu falan.
sen bu salvoyu bana gnçfest öncesi de yapmıştın. en ufak bir görüşmede kafan karıştı ve bana ters köşe yaptın. hata bende. ısrarla seni istemeye devam ettim. ne ısrar ediyorsun diye kızıyorum şimdi kendi kendime. ne gerek vardı yani.
yola çıktığımızda aklımda hep bir şüphe vardı. ulan ya aynısı tekrar olursa diye. keza oldu. bunu bilmek için alim olmaya gerek yok. bi oflama puflama söz konusuydu evet. o sıralar bana batmıyordu bu durum. sana ne zaman ki o mesaj geldi sen bi değiştin eruhlu. ulan gece bir şey dersin diye yarım saat gözünün içine baktım. sen gittin onunla mesajlaştın. sonra telefonla konuştun falan bunları defalarca söylemeye/yazmaya gerek yok. ne çok konuşacak şeyiniz varmış.
ben inanmıştım. ulan sırf karşıma çıkacaksın diye telefonumun galerisine giremiyorum be. reva mıydı bu yaşananlar bana. abi ben şu an kendimi düşünüyorum. senin de duyguların olabilir. senin de inanmışlıkların olabilir. hepsine eyvallah. ama bu saatten sonra sana da, duygularına da, yaşanmışlıklarına da inanmıyorum. beni bir başıma bıraktın gittin. çok sinirliyim sana. belki şu an konuşmaya başlasak normal olarak içim eriyecek yine seni isteyeceğim. bunu yazarken bile seni istedim, yazıklar olsun böyle gurursuzluğa.
sorun şurda başlıyormuş. ben hep kendimi seni mutlu ederim diye düşündüm. ama önemli olan birilerinin mutlu etmesi değil, senin istediğin kişinin seni mutlu etmesi. işte burada işler sarpa sarıyor. ben seni, sen bir başkasını. hayat böyle devam ediyor.
ama bu saatten sonra kimseye iyi davranmayacağım. çünkü hiçbir boka değmiyormuş.
düşünse şu ana kadar ya arardı yada mesaj atardı. ama bir yerlerde hep tatlı bir anı olarak kalacak. çünkü attığı mesajda "biz artık olamayız" diyecek ve ben bir kez daha biteceğim.
Her zaman bir giden bir de kalan vardır. Bazen gitmek, giden için bazende kalmak, kalan için zordur. Belki bir süre belkide hiç görülemeyecek bir insanla vedalaşmak zor mudur ? -evet.
Sevdiğin insanı sona bırakarsın. Kim bilir ya çok değer verdiğinden ya da en uzun anı o'na bırakmak istediğinden. Bir ağacın yaprağına, yerde iki büklüm uzanan sigra izmaritine, belkide kumru satan yaşlı amcay uzun uzun bakarsın. Ama özlem şimdiden kendini göstermeye başlamıştır ve belki o özlem hic bitmeyecektir.
sadece türkiye'de değil, çoğu avrupa ülkesinde dahi bulabileceğiniz soda markası. markanın sahibi çakırmelikoğlu a.ş. aynı zamanda bünyesinde o çok sevdiğiniz caprisun'ı da bulunduruyor. giresun'luyum ya ordan biliyorum.
belirli dönemde 4'lü veya 1'li şişe üzerine yapıştırılan eşantiyon bardak olayı. muhtemelen eşantiyonla satılan ürünün tett'si yaklaşmıştır ve firma bu bardakları envanterden çıkartmak istiyordur. oyuna gelmeyin.
artık görüşmeyelim, karşılaşmayalım dediğim andan itibaren hayatım boktan. belki görüşmezsek kafaya takmam, unuturum diye düşünmüştüm ancak hiç öyle olmuyor şu sıralar. nasıl girdin hayatıma, nasıl etkiledin her şeyi, nasıl birden yön verdin hayatıma.
demiştin ya bana arabada beni ayrı tutman beni rahatsız ediyor diye. seni ondan, bundan, şundan farklı tutmamam mümkün değil. senin gözlerine içine baktığımda kendimi kaybederken, ufacık bir yaralanmanda veya herhangi bir şeyde sakin kalmam mümkün olamaz, olmamalı.
kısa süren arkadaşlığımızda, sayılı anılarımız içinde elimde kalan tek şey şu malum fotoğrafımız.
ayrıca çıkacağın seyahatte iyi eğlenceler diliyorum.
seni kaybetsem de seni seviyorum eruhlu. *
bir milyona günlük film kiralanan zamanlar. abim bazı şeylerle yeni yeni tanışmış, darbeye alkış tutuyor/muş. evde film poşetini karıştırırken üzerinde kral arthur yazılı cd buldum. taktım bilgisayara baktım iki insan cinsel seks yapıyor. ulan it madem böyle bir film izleyecen neden cd nin üzerine kral arthur yazıyorsun, madem kral arthur yazıyorsun neden böyle film izliyorsun.