+ son olarak da şu aromadan ekliyoruuum ve tamamdır.
- tamamdır diyosun yani, oldu bu kez öyle mi?
+ bu kez kesin oldu abi tüm kızlar hasta olacak bize.
- ver şu şişeyi bi sıkayım bakalım şundan.
+ nasıl olmuş?
...
- iyi ya fena değil kokusu da sen neden öyle bakıyosun bana.
+ hiiiç yok bi şey ya.
- yok yok var bi şey bakışların değişti lan senin.
+ ya ne biliyim bi farklı gelmeye başladın gözüme.
- hassi.tir ne koydun lan bunun içine ibne?
bu akşam ki program da aklımın odalarının almadığı tuhaf bir matematik gösterisine sahne olmuş
"acun ılıcalı nın sunduğu bilal göregen in konuk olduğu" yarışma programıdır.
albert einstein nın izafiyet teorisine güzel bir örnektir. o an yaşanılan bir dakika zamanda görecelik kavramının ispatıdır adeta. sevgiliyle yaşanılan tüm güzel anlar bir an da gözünün önünden geçer insanın. ardından 'nasıl tüketebildik bu güzellikleri?' diye sorarsın kendine, cevap bulamazsın. sonrasında onsuz bir hayat düşlersin hayalinde, bunu düşünmek bile acı verir ve vazgeçersin düşünmekten...
son bölümlerinin, 'artık bütün kankalar birbirleriyle yiğiştiler, şimdi ne yapsak da saçmalasak?' diye düşünülerek yazıldığına inandığım baygınlık vermiş dizi.
önce rahatlamak, zamanla verilen kararı sorgulamaya başlamak, ardından pişmanlık hissetmek, kahrolmak ve gerekli zaman aşımı sonucu neye kahrolduğunu bile unutmak.
