başbakanımız sayın davutoğlu'nun tespiti. şimdi yurtdışındaki insanlar türkiye'de yaşamak istiyormuş. 19 mayıs nedeniyle canlı yayında konuşuyor. uzun adamın bile aklına gelmeyen beyanlar.
evet efenim akpartiyi bu ülkede ancak halk indirebilir bu bir gerçektir.
fakat öyle oylarla falan değil. şimdi bu akpartili koyunlar korkaktır efenim biz ayaklanırsak, bunlar korkudan dışarı adım bile atamazlar. biz karşı olan %50 olarak bir bunlara yürüyelim gör bak bakalım etrafta bir tane akpartili göremezsin çünkü hepsi korkaktır.
arkadaşım gibi olursunuz.
paranoyadan kafayı yemiş, atakları durmuyor devamlı intihar düşünceleri var.
insan yüzüne baktığında bile çok korkuyor korkudan delirmek üzereyken zor kurtardık.
dünyanın en güçlü duygusu korkudur! gün boyu o adrenalini yaşadığını düşünsene.
yazık.
gerçi bu durum değilde, hiç umursamadan harıl harıl daha da insanların çalışması daha da şaşırtıcıdır.
insanların idealleri vardır, umutları vardır ve bunlar zaman ister. Akla aniden gelir " Ulan ya ölürsen? " bak bu gün 200.000 kişi ölmüş, sende olabilirsin! ondan sonra sen engellemeyene kadar düşünce böyle gider...
kimse kusura bakmasın ama beni oldukça irite eden insandır. hiç öyle ''köylü milletin efendisidir.'', ''herkesin yaşam tarzına saygı gösterilmeli'' gibi laflara gerek yok. bir insan 40 yıldır metropolde ikame edip de hala köylü gibi davranıyorsa o insan işin kolayına kaçıyor demektir.
kimsenin cehaletini yadırgamak gibi bir niyetim yok. bir insan şartlar gereği okuyamamış olabilir bu onun suçu değildir ama bir insan kendini geliştirmiyorsa bir insan cehaleti bir perde olarak kullanıp duruşunu bununla maskeliyorsa dünyanın en saygısız insanıdır.
çevremizde sürekli görürüz adam hayatının çoğunu metropolde geçirmiştir ama hala yaşam tarzı, şivesi, hal ve hareketleri köylü gibidir. bu tarz insanlara katlanamıyorum.
kardeşim düzelt şu şiveni. hiç mi bir şey öğrenemedin. yolda yürürken tükürmemelisin. hiç mi görgü almadın. burnunu karıştırmamalı, insanlara saygı göstermelisin. altında olan şey kağnı arabası değil. trafikte araba kullanıyorsun. kağnı arabaları için kurallar yoktur belki ama trafik kurallarına uyman gerekir. saygısız teyzem sıraya girmen lazım. senin önceliğin yok. amk sokak düğüne ne lan? hastası olan var bebeği olan var. paranız yoksa nikah dairesinde yapın merasiminizi kimse sizi çekmek zorunda değil. asker uğurlamınıza sokayım. ayrıca çöpler çöp tenekesine atılır davar. ve daha neler neler
yüzlerce örnek var insanı çileden çıkartan.
bu tarz insanlar çok fazla ve metropol yaşamın da içine ediyorlar. keşke olmasalar. keşke birazcık yontulsalar. ama yontulmuyorlar. bulundukları topluma uymak yerine toplumu kendilerine benzetmeye çalışıyorlar. bunlardan çıkan çocuklar da bunlardan bir bok göremediği için onlar da bunlar gibi davar oluyor.
şu şekilde bir giriş yapmış:
"selahattin demirtaş 1 kasım için sokak talimatı verdin abd'li dostlarının yanına mı gidiyorsun? abd'li dostlarının yanına gidiyorsun talimatını verdin?"
Çok aşağılık yapıtlardır.
Bir an önce def olup gitmesi gerekiyor, zaten cahil genç çok bide bu tarz aptal yapıtlar daha da insanları azdırıyor.
1 Kadın 1 Erkek dizisindekiler evli değil diye uyarı gönderen lanet olası rtük bunlara neden karışmıyor?
vay amk dedirten gerçekler listesinde ilk 10 da yer alması muhtemeldir.
türkiye toprakları içerisinde biraz da normal olan bir durumdur.
(bkz: koyun olmak)
son zamanlarda her gün düşündüğüm gerçektir.
burada iyi bir sıkıntımız falan yok ama, her daim Allah'ın merhametli olduğu söylenir fakat, Allah'ın cezasının çok şiddetli olduğu defalarca hatırlatılmıştır. O gün geldiği zaman artık orada ölümde yok! mahşerde güneşin tepede çok yakın olması ve susuzluk hat safhada! ben herkes gibi görmezden gelemiyorum bunları, her daim ayetlerde veya hadislerde hatırlatılıyor çok şiddetli bir azabın olduğu...
radyo feza adında bir radyo kurumu kur'anın türkçe mealini açıklıyordu, ve yanlış değilsem orada bu yada buna benzer duyduğum söz.
şu şekildeydi galiba, " Andolsun biz kafirlere ayetlerimizi okutacağız. Reddedenleri cehenneme atacağız. " gayet doğru değil mi? geçen ki ankette türkiye'nin %92 si türkçe meal okumamış.
ama kafirlerin hemen hemen % 99'u kutsal kitapların meallerini okumuştur. Ayet doğrulanmış oluyor yani.
kendilerine türk gözüyle baksaydılar ve cahillikleri olmasaydı " biz ne yavşakmışız " dediklerini düşündüğüm olaydır.
nereye gitseler bir bok bir olay oluyor orada amk.
ulan hayatımda bu kadar sinir bozucu bir halka şahit olmadım.
"önceki gece kuzey ırak bölgesel kürt yönetimi tarafından kobaniye karayoluyla gönderilen peşmerge grubu, mardin-urfa karayolu üzerindeki demirol dinlenme tesislerinde yediği yemeğin parasını ödemendi. 80 kişinin yediği yemeğin faturası 1040 lira.
insanlıktan nasibini alamamış olmak demek,
hayatı bir iddiaymış gibi görüp onu kaybetmiş olmayı hazmedemeyen beyinsiz tavrı.
var evet var,üstelik kendisini allame-i cihan sanıyor!
hep kabul ettiğim bir gerçektir.
özellikle, sabah namazında pencereleri açacaksın serin serin rüzgar esecek.
içeriye sanki normal oksijen değil, huzur doluyor.
ateistler tabi ki psikolojik diyecek. tabi cınım tedaviler ile bile düzelmeyen her moku kafaya takan paranoyak psikolojimiz bize verecek bu huzuru.