"arkalara doğru ilerleyim" diyen şöföre karşı küfür etme istediğiniz doğar.ata demirer`in gösterisinde değindiği bir durumdur otobüsün içinde yaşananlar."ulan arkadakiyle çiftleştim" sözü ise, herşeyi açıklar niteliktedir.
ruhsal sıkıntılar ve çevresinden kaçma isteği duyan insanlar üstüne oturup gazete okur, sigara içer. bu mekan, amacı farklı olsa da amacına tam hizmet etmez; insanların kendiyle yüzleşebileceği alan haline gelir.
neredeyse hepimizin cebinde fazla bulunmayan, bulunsada barınamayan önemli bir araçtır. yaşadığımız dünya'yı bir binaya benzetirsek; kolonlar paradan yapılmış biçimdedir. ayrıca işyerlerinde bir zarf içinde sunulur, çok büyük bir heyecan ile açılır acaba zam aldım mı diye, akibetinde ''bi dahaki ay demekki'' sözlerini duyarsınız.
belediyelerin halka hizmet amacı güderek, vatandaşların ulaşımını ucuza ve kolaya getirmesi için seferde tuttuğu, durak adı verilen belirli yerlerden binilen ve belirli yerlerde inilen, günün belli dilimlerinde tıklım tıklım olan, kapasitesinin üzerinde yolcu alan, çoğu eksik ve olumsuz yanı olmasına rağmen halkın bir numaralı tercihi olan toplu taşıma aracı.
olmayacak veyahut sonucunun büyük ihtimalle başarısızlık ile sonuçlanacağı bir olayı, bile bile yapma isteği, kişinin şansını denemesi. bir işi başarmak, herhangi bir şeyi kazanmak için bazı şeyleri kaybetmeyi göze almaktır risk.
"kralların oyunu" olarak bilinir. havaya sokar insanı. "şah ve mat" demenin verdiği haz, paha biçilemezdir. kurallara uyduğunuz sürece, tamamen yaratıcılığınıza bağlı olarak hareket edersiniz. yaşamak gibidir, belli kurallara uyulduğu sürece sınırsızdır hamleleriniz.