cileklisoda
723 (leziz)
altıncı nesil silik 1 takipçi 48.50 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    ben bu yazıyı sana yazdım

    12937.
  1. aslında ben bu yazıyı sana yazamadım ve gittim suya anlattım, akıp götürsün hüznümü diye...

    yıllar sonra, yine.

    cümleler bitti.

    nokta kayıp
    4 ...
  2. gurbet

    96.
  3. volkan konak ile "dirilen" bir orhan gencebay şarkısı.

    bu dizeleriyle şarkının içinden öyle bir geçer ki sesi;

    "son sözüm, sana olan hudutsuz sevdamı,
    manolya kokulu başını kollarımın arasına alıp,
    senin o memleket gözlerine saatlerce bakmalıyım ki anlatabileyim.
    senin yanı başında ve şefkat dolu göğsünde uyumalıyım.
    çünkü ben senin, her yanı çiçek açmış,
    yemişlerle dolu fidana benzeyen güzel yüzüne hasret yaşayamam.

    son hayalim, son hasretim, son sözüm...
    nar tanem, yutkunuşum, uyanışlarımın en güzeli...
    kadınım benim
    kadınım..."
    2 ...
  4. unutulmaz roman karakterleri

    401.
  5. kara turp

    1.
  6. sıklıkla salata olarak tüketilen turp çeşidi. çeşitli hastalıklara iyi geldiği ve şifalı olduğu söylenmektedir.
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/341495/+
    0 ...
  7. kedi almak

    1.
  8. düşman unutur fil unutmaz

    1.
  9. fil hafızasından yola çıkılarak oluşturulmuş söylem. *.*
    0 ...
  10. ben şizofren değiliz

    11.
  11. sözlük yazarlarının en son dinlediği şarkı

    8395.
  12. sözlük yazarlarının itirafları

    53205.
  13. bir tek yazabilirim, söyleyemem;

    özledim...
    5 ...
  14. bir erkeğin en güzel olduğu an

    12.
  15. bazen bakar ya böyle;
    mavi bi de, deniz gibi.
    elinde sigara, üstelik çenesine dayamış.
    dudak kenarında şahane bir gülümseme.

    o an işte...
    7 ...
  16. bir erkeğin kalbi dile gelse kuracağı ilk cümle

    17.
  17. "bana gelen yolun mideden geçtiğini hangi evde kalmış becerikli kız uydurdu bilmiyorum.
    gözden girip beyinden geçip geleceksin.
    gelirken solda.
    dönüş yok."
    3 ...
  18. gerçek kadınlar gerçek erkekler gerçek aşklar

    52.
  19. iki kişilik din aşk

    0.
  20. anlamsız söz dizisi; "iki kişilik din" başlığı altına "aşk" olarak tanım girilseydi iyiydi.

    yalan olur zaten o iki kişi... ne demiş zeki müren;

    "tek kişilik din yarattım,
    ellere taptırmam..."
    2 ...
  21. beni aldatma

    8.
  22. şahane şarkıdır ezelden beri, bilen bilir. ancak mehmet erdem yorumu mutlaka dinlenmeli; müthiş olmuş...
    0 ...
  23. yalnız kuş

    13.
  24. isyankar şarkı;

    "senin gökyüzünde benim yerim yoktu
    kuru dallarında kanatlarım kırılıp koptu
    senin toprağında benim evim yoktu
    kader aynı sondu, yazdığı son hikaye buydu"

    yalnış yerde geziyor bu kuş...
    1 ...
  25. uzaktan

    7.
  26. çok güzel bir göksel şarkısıdır. çok güzel...
    4 ...
  27. edip cansever

    241.
  28. "bazan da bir yerde kuşlar vardır

    ne uçmak, ne görünmek için

    bir karanfil pencereyi deler

    bir kapı kendiliğinden kapanır

    istesek sevişirdik, ama olmadı

    biz değil yaşayan acılardır."
    0 ...
  29. bütünleme

    49.
  30. babaannelerin evindeki 1 tonluk yorgan

    29.
  31. içinde pamuk olmasından mütevellit, üzerinizdeyken haraket edemediğiniz yorgandır. Büyük olasılıkla bir yorgancının elinden çıkmadır.
    0 ...
  32. lomografi

    1.
  33. gözü açık olmak

    1.
  34. tdk ya göre "fırsattan yararlanmak, kurnazca davranmak". Ben de olsam böyle tanımlardım zaten, çok mantıklı. *
    1 ...
  35. terlik yemek

    1.
  36. genellikle, annelerimiz tarafından maruz kaldığımız ufak çaplı şiddetin başrol oyuncusu olan terlik silahının, herhangi bir yerimizde patlaması sonucu içinde bulunduğumuz durum. En güzel bir azarlanma biçimi.*
    1 ...
  37. fön çekmek

    1.
  38. Kuaföre gidip de fön çektirmek istemeyenlerin tercih ettiği, ev imkanlarında "saç düzleştirme" yöntemi. Bu konuda yeteneksiz olanlar, fön işlemi sonrası genellikle kocaman, kabarık bir kafayla kalakalırlar o ayrı. Kullanılan fön makinesinin gücü arttıkça saçın düzleşme miktarı da artar ayrıca.*
    0 ...
  39. gözümden öpme

    4.
  40. “gözümden öpme, ayrılıktır” derdin.
    öpmedim
    ayrılmadık mı?

    uğursuz diye firuze yüzüğünü denize attın;
    mavi taş deniz kızında kolye,
    sen beni sattın.

    yeni ay görünce yüzüne bakardım;
    göz bebeklerimde sen vardın.

    leyleği havada görmek için seninle
    yeryüzünü unuturdum.
    hasret kurşunu ile dün
    dört karga vurdum…

    güvey duvağı görmezmiş düğünden evvel,
    şimdi ellerin bile bana el.

    evliya bahçesinde nar ağacı;
    dalına gönlümden çile bağladı,
    eski nemli dualarıma ağladım.

    helva dağıttım öksüzlere kandillerde.
    sen ordasın ben yaban illerde.

    “gözümden öpme, ayrılıktır” derdin.
    öpmedim.
    ayrılmadık mı?
    2 ...
  41. ben bu yazıyı sana yazdım

    7525.
  42. yazı değil tek bir söyleyeceğim var sadece;

    ben içinde "sen" geçen cümleleri çok yanlış anlamışım...
    6 ...
  43. bardağın boş tarafı

    9.
  44. elde olmayanlar bütünü.

    *

    deniz kenarında, tahta masaları ve ufak tabureleri olan bir çay bahçesine attı yorgun bedenini. rüzgar ılık, hava sıcak, elleri soğuktu. karşıdan yüzüne bakan esmer çocuktan bir orta kahve istedi. az sonra, kırmızı beyaz kareli masa örtüsü üzerine dizildi acemice, istedikleri; ufak beyaz fincan, içinde orta kahve, yanında iki minik kuş lokumu, aceleyle çalkalandığı her halinden belli, üzerinde damlacıklar olan bir bardak ve alüminyum kapaklı cam şişe içinde serin su.

    yalnızdı, yorgundu, üstelik elleri de soğuk. az önce terketmiş, az önce sevişmiş, az önce ölüp gitmiş gibi. kahvesinden bir yudum aldı, kuş lokumu, zehir zemberek küfürle dolu ağzını tatlandırdı. bir sigara yaktı sol eli, çakmağı bırakıp su şişesine uzandı. çocukluğundaki gibi kapağı açmadan üzerini tırnaklarıyla düzleştirdi önce, sonra yavaşça sıyırdı alüminyumu. bardağı önüne doğru çekti ağır ağır ve yarıya kadar doldurdu serin suyla. derken bir ses duyuldu deniz tarafından. kafasını kaldırıp sesin geldiği yöne doğru baktığında onu gördü. yıllar önce, bu ufak sahil kasabasında, yıkık bir duvar dibinde öptüğü ilk aşkını. dudağının kenarında minik bir gülümseme, olduğu yerde öylece kalakaldı. sigara külü düştü masa örtüsüne, yaktı, deldi geçti olduğu yeri. kahve fincanı içinde telve, fal yazmakla meşgul, kuş lokumu yetim kaldığına ağlamaktaydı.

    kıpırdayamadı. nefessiz kaldı. zaman durdu. ağzında zehir zemberek küfürler... şişeye uzandı elleri. bir yudum içti soğuk sudan ve yuttu küfürlerini, herşeyi unuttu. hemen sonra yarıya kadar doldurduğu bardağın boş tarafına takıldı gözleri...

    *

    giden; yerine konulamayacak.
    zaman; geri alınamayacak.
    olmayanları, olamayanları düşünmek hep canımızı acıtacak...

    *

    dolu tarafından devam hayata...

    *
    1 ...
  45. iki satırlık adamları ömre musallat etmek

    13.
  46. facebookta 999 999 999 milyon allah seveni aramak

    8.
  47. boyfriendim johnny depp den yakışıklı diyen bayan

    0.
  48. aşkı gözünü kör etmiş bayandır.
    2 ...
  49. nihat doğan

    2366.
  50. terbiyesizdir. hem de öyle böyle değil... önde gideni...
    ayrıca söylediklerine tek bir müdahalede bile bulunmayan acun ılıcalı da terbiyesizdir. önde gelenin peşinden giden...
    5 ...
  51. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük