32.ci günde konuğun biraz önce savunduğu düşüncedir. türkiyede ki islamcıların (islamı kullanıp prim yapmaya çalışanların) gerçek yüzlerini ortaya seren düşüncedir.
pastırma sıcaklarının halk arasındaki diğer adıdır. kışlık yiyeceklerini (salça, tarhana vs...) hazırlayamayan kadınlar bu sıcakları fırsat bulup hazırladıkları için adının burdan geldiği söylenmektedir.
sanal alemde yapılan gereksiz boykotlardır. canı sıkılan internet kullanıcı zaman zaman bu sözlüğü veya başka internet sitelerini boykot etmekte ama bir sonuç alamadıkları halde bu boykotlardan sıkılmamaktadır. oysa çözüm çok basittir. gerçek hayat herşeyden kolay kolay vazgeçilemezken sanal ortamda çok rahat vazgeçilebilinmektedir. yani; bazı gruplardan dolayı rahatsızlık duyulan facebook sitesine girilmeyebilir ya da sözlük kurallarından rahatsızlık duyulduğunda hesap kapatılabilir. güvenmediğiniz bir haber sitesi takip edilmeyebilir.
sosyal yaşamda boykot edilmesi gereken onca vaka varken sanal ortam boykotlarına bu kadar zaman harcamak gereksizdir.
Ankara üniversitesi matematik bölümü başkanıdır kendisi. profesördür. hem bilgi hem de karakter yönünden belki de pek çok kişinin görüp görebileceği iyi matematikçilerdendir.
türkiyedeki öğrencilerin durumunu gösteren olaydır. hayata aldığı kredi nedeniyle 9 - 10 milyar borçla başlayan öğrenciler, okul harçlıklarını kazanmak için kendilerini feda ederken hala bazıları oturdukları koltuktan oy dilenmekte. halksa hala parasız eğitim diye bağıranları yuhalamakta. belki yaşanan bu olay gibi kaç tane yaşanıyor ülkemizde ama hala insanlar öğrencilerin elinden tutmak yerine kendi cebimi nasıl daha çok doldurabilirim diye düşünmekte.
doğru olduğu herkes tarafından kabul edilirken, hatta başka hipotezleri ispatlamak için kullanılırken kendileri ispatlanmamış olan hipotezlerdir.
0!=1 buna en büyük örnektir.
yanınızda çok korkan biri varsa onun halini gördükten sonra gerçekleşebilecek durumdur. işin acı tarafı bu durumda korkanı teselli etmek ve ona gülmekten filmi de anlayamazsınız.
ankarayı görüp beğenmeyen arkadaşların düşüncesidir. içine girip yaşadıklarında aslında öyle olmadığını anlayacakları halde önyargı ile yaklaşmayı tercih etmektedir.
(bkz: ankarada yaşamaktan mutluyum)
(bkz: güzel ankara)
bazı çakmakların üzerinde yazan, içinde "ateşin söndüğünden emin olun, yoğun gazlı ortamlardan uzak tutun" gibi maddelerin yer aldığı gereksiz bir klavuzdur.
bir türlü çözemediğim insan psikolojidir. baş parmağı orta ve işaret parmağının arasını sıkıştırılarak yapılan bu hareket hiç bir anlam ifade etmezken, insanlar tarafından kabul görüp sık sık kullanılmaktadır. hele ki daha beterleri vardır. bunlar da geçen trene arabaya nah çekmektir.
