sözleri ve taptaze klibi aşağıda ki gibi olan walk of the earth şarkısı.
The second snow is heaven sent
You laid it out like evidence
Read all the words you never said
Like speeches for the President
I drew your name in white cement
Made promises and reverence
To save them for your reference
A victim of my circumstance
But oh, when you lay your hands on me
I know that I can heal
There's a blinding light that no one else can see
Nobody, no, nobody but me
Oh oh oh oh oh oh
Nobody, no, nobody but me
Oh oh oh oh oh oh
Nobody, no, nobody but me
There's signatures to finalize
Our pen had found the bottom line
The past that had me paralyzed
And on my future analyzed
And do you think we got it right
Or we'll both disagree this time
And will it turn the wicked tide
Or be a ghost that keeps us up at night
But oh, when you lay your hands on me
I know that I can heal
There's a blinding light that no one else can see
Nobody, no, nobody but me
Oh oh oh oh oh oh
Nobody, no, nobody but me
Oh oh oh oh oh oh
Nobody, no, nobody but me
Will I ever know your name
'Cause I want to
Do you ever care to say
That you want me
That's all I wanted
Oh, when you lay your hands on me
I know that I can heal
There's a blinding light that no one else can see
Nobody, no, nobody but me
Oh oh oh oh oh oh
Nobody, no, nobody but me
Oh oh oh oh oh oh
Nobody, no, nobody but me
Oh oh oh oh oh oh
Nobody, no, nobody but me
video'da yaşanan olaydır.
sanıyorum ki the walking dead yapımcıları nasılsa herkes birbirini yiyor hem cast ucuza gelir diyerek olayların içine dalmışlardır.
türk televizyonların da virüs gibi yayılan acun ılıcalı' nın show tv' yi kemirip bitirdikten sonra star tv' ye de bulaşması durumudur. gittiği kanallarda prime time zamanlarını her gün saçma salak yarışma programlarıyla doldurması geri kalan izleyici kitlesini kanaldan dışmalası ve kanaldan ayrıldıktan sonra show tv nin 7-24 pis yedili yayınlamaya başlaması buna örnektir.
emma goldman'ın o meşhur oy vermek bir şeyleri değiştirseydi yasaklanırdı sözünü aklıma getirendir. demokrasinin tanımında her zaman çoğulların iktidarı denir ancak seçilmişlerin ve seçtirdiklerinin iktidarıdır. meclise girecek herkesin parti başkanları tarafından seçilmesi onların sadece el kaldırma aracı olmaları kulluk etmezler ise seçim dediğimiz hede de siktir edilmeleri falan filan evet, kısaca söylemek gerekirse demokrasi diye birşey yoktur demokrasi büyük bir yalandır.
her sene 21 mayısta yapılan çerkes sürgünü anma töreninin bu yıl çeşitli sebeplerden ötürü bir gün önceye 20 mayısta yapılmasıdır. tıpkı geçen seneki gibi çerkes ler olarak güzel vatanın dört bir yanından istanbula beşiktaş ve taksime atalarını anmak geleneklerine göreneklerine * ye sahip çıkmak ve geçmişin hesabını sormak için gelecekleri gündür.
bireysel katılımlar ile birlikte ülkenin dört bir yanında ki çerkes kültür dernekleri ile yapılacak etkinliklerin günüdür 20 mayıs 2012.
yıldırım demiören in olası tff başkanlığına adaylığını koyması ve seçilmesi durumun da beşiktaşın yeni başkanı olmak isteyebilecek demirörenin bırakacağı enkazın altına girmeye cüret eden kişidir.
edit: başlık aslında yıldırım demirören den sonraki olası beşiktaş başkanı olacaktı ama harf sınırı vuku etti.
wall e nin açılış sahnesin de çalan hello dolly şarkısıdır eski ama bir o kadar da tatlı sözlere sahiptir. güne güzel başlamak ve bitirmek için ideal.
sözlerinide yazmak gerekirse,
cornelius: out there
there's a world outside of yonkers
way out there beyond this hick town, barnaby
there's a slick town, barnaby
out there
full of shine and full of sparkle
close your eyes and see it glisten, barnaby
listen, barnaby...
put on your sunday clothes,
there's lots of world out there
get out the brillantine and dime cigars
we're gonna find adventure in the evening air
girls in white in a perfumed night
where the lights are bright as the stars!
put on your sunday clothes,
we're gonna ride through town
in one of those new horsedrawn open cars
cornelius & barnaby: we'll see the shows at delmonicos
and we'll close the town in a whirl
and we won't come until we've kissed a girl!
dolly: put on your sunday clothes
when you feel down and out
strut down the street and have your picture took
dressed like a dream your spirits seem to turn about
that sunday shine is a certain sign
that you feel as fine as you look!
dolly & ambrose: beneath your parasol,
the world is all a smile
that makes you feel brand new down to your toes
all: get out your feathers, your patent leathers
your beads and buckles and bows
for there's no blue monday in your sunday...
no monday in your sunday...
no monday in your sunday clothes!
townspeople: put on your sunday clothes
when you feel down and out
strut down the street and have your picture took
dolly & rest: dressed like a dream
your spirits seem to turn about
that sunday shine is a certain sign
that you feel as fine as you look!
women: beneath your parasol,
the world is all a smile
all: that makes you feel brand new down to your toes
get out your feathers
your patent leathers
your beads and buckles and bows
for there's no blue monday in your sunday clothes!
children: put on your sunday clothes
when you feel down and out
strut down the street and have your picture took
women: dressed like a dream
your spirits seem to turn about
townspeople: that sunday shine is a certain sign
that you feel as fine as you look!
beneath your bowler brim the world's a simple song
a lovely lilt that makes you tilt your nose
get out your slickers, your flannel knickers
your red suspenders and hose
for there's no blue monday in your sunday clothes!
dolly: ermengarde, keep smiling.
no man wants a little ninny!
ambrose do a turn, let me see!
mr.hackl, mr.tucker don't forget irene and minnie,
just forget you ever heard a word from me!
all aboard!
townspeople: all aboard!
dolly: all aboard!
townspeople: all aboard!
dolly: aboaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaard!
all: all aboard! all aboard! all aboard! all aboard!
put on your sunday clothes there's lots of world out there
put on your silk cravat and patent shoes
we're gonna find adventure in the evening air
dolly: to town we'll trot to a smokey spot
where the girls are hot as a fuse!
all: wow
put on your silk high hat and at the turned up cuff
we'll wear a hand made gray suede buttoned glove
dolly: we wanna take new york by storm!
all: we'll join the astors at tony pastor's
and this i'm positive of
that we won't come home
no we won't come home
no we won't come home until we fall in love!
bugün cartoon network te muhtemelen yılbaşına özel olarak yayınlanan ve şans eseri izleme şansı bulduğum star wars animasyonu.
star wars everninde ki herşey lego olsaydı? ne olurdu diye düşünenlere george lucas' ın cevabı olan izlerken inanılmaz güldüren efsaneye dair ne bulurlarsa dalga geçilen darth vader' ın alakasız yerlerde zırt pırt ortaya çıktığı akabinde yönetmenden azar işittiği, master yoda nın şamaroğlanı olduğu, ışın kılıcı düellosu yapan anakin skywalker ve general grievous'un bir anda kanka olup fotoğraf çektirdiği sonun da başrolde ki ufaklığın çok fena süpriz yaptığı çok fena olaylara rağmen kısa süren star wars ironi'si.
aslında başlık türkiye de faşizm olmalıdır ama ideolojiyle bir yaftayı birbirinden ayırmalı diye düşündüm.
günümüz türkiyesinde oldukça sık duyar hale geldiğimiz bir kelime/tanım halini almıştır faşist. eskiden insanların söylemekten utandığı, çekindiği, korktuğu kelime bugün en ufak bir olayda bile en önde savunulan iddia edilen şeydir.
günümüzde ota boka bu faşistliktir demek moda oldu, insanlara faşist demek moda oldu. işin garibi kimilerinin bunu kahramanca savunması durumudur. ülkede herşey bu kadar çabukmu evrim geçirdi eskiden herkesin korktuğu bir kelime bugün en önde savunulur, iddia edilir olmuştur.
evet aslında o benim. genelde bileklikli oldukları için su geçirmez üşütmezde. t-mac giyilebilir, botlara göre rahattır yormaz yağmurda karda pek suda geçirmezler ayrıca klasta durur. adidas t-mac nike air modelleri bu duruma göre tavsiyemdir,
korkulan ve başa gelendir.
türkiyede en çok kaza yapan firma olma özelliğine sahip metro turizm'in en köklü firmalardan biri olan varan turizmi satın alması sık sık otobüsle yolculuk eden benim çocukken varanla gidip gelirken menuniyeti ve mutluluğumu artık endişeye sevk etmiştir. biraz duygsusal yaklaştım tekelleşmesini değinmedim bile.
