(bkz: la nascita di venere) en ünlü erken rönesans eserlerinden biri sayilabilecek Botticelli(1445-1510)tablosu, Floransa'da Uffizi'de sergilenmektedir.
Botticelli, medici ailesi tarafindan yetistirilmis bir ressamdir. Bu tablo'da Medici ailesinin unlu evi Villa di Castello icin 1482-83 yillarinda yapilmistir.
Resmin yapilmasinin arkasindaki hikaye bazi sanat tarihcileri tarafindan, Giuliano di Piero de Medici'nin, Venusun dogduguna inanilan kasabada dogmus olan sevgilisi Simonetta Cattaneo Vespucci'ye olan askini anlatmak amaciyla yaptirildigi soylenirken, bu varsayim unlu tarihci Felipe Fernández-Armesto tarafindan reddedilmis ve romantik sacmaliklar olarak degerlendirilmistir.
Esere kaynak olan metinin Latin ozani Ovidius'un Metamorphoses ve Fasti adli siirleri oldugu soylenir. Venüs'un, nam-i diger Aphrodite'in deniz suyunda bir istiridye kabugu icinden yetiskin bir kadin olarak dogdugu gorulmektedir ama bazi sanat tarihcileri bunu bati rüzgari Zephyros ve sevgilisi bahar tanricasi Khloris tarafindan itilerek sicilya kiyilarina yada Portovenere'ye cikan Aphrodithe olarak yorumlarken, daha inancli yorumculara gore tabloda yeni platoncu anlamlarin aranmasi gerekmektedir.
Tablo ile ilgili ilginc bir detay da, eserin tamamen pagan etkileri tasimasina ragmen, roma katolik kilisesi tarafindan cikartilan ve bircok eserin yakildigi unlu Savonarola yangini sirasinda yakilmamis olmasidir.
duccio di buoninsegna'dan sonra Siena Ekolünün en önemli temsilcilerinden biridir. Siluet resim geleneğini resim sanatı tarihinde başlatarak, Siena Gotik üslubunun en önemli ve ince örneklerini ortaya koymuştur. Edebiyatçı arkadaşları Petrarca ve Vergiliusdan etkilenerek, sanatında şiirsel yapı oluşumunu sağlamıştır. Siena Ekolünden bir sanatçı olarak dinsel öğeleri elden bırakmamıştır.
1280-1348 yılları arasında yaşamış olan Proto Rönesans Ressamı. Siena Ekolünden olup, daha sonraları Giotto di Bondone'u takip etmiş hatta 1320'ye doğru Giotto baba ile çalışmaya başlamış, bir natüralist olarak karşımıza çıkmıştır.
Fakat Giotto resmiyle ortaya çıkan perspektifi ve yine Giotto resmindeki insan yüzlerindeki mimikleri, psikolojik dışavurumları kullanamamıştır.
Proto rönesansın ikinci önemli ekolüdür. Floransa Ekolünün tersine, daha mistik ve Bizans tarzı bir resme yönelmiştir.
Floransa ekolü ne kadar ilerici bir tutumda ise Siena ekolü bir o kadar gericidir. Proto Rönesans ekolü olmasına rağmen anlayış olarak, ortaçağ resim anlayışından sıyrılamamıştır.
Cimabuenin öğrencisi proto rönesans, floransa ekolü ressamıdır. 1267-1337 yılları arasında yaşamıştır.
Giotto ''baba'' resim sanatının gelişimini başlatan sanatçıdır. perspektifi bularak, proporsiyonu iyi olmayan resmi düzeltmiştir.
Her ne kadar din temalı çalışsa da resme insanı ve insana ait olanı katarak resim sanatını dünyevileştirmiştir. Sanatı dinsellikten, doğalcılığa yönlendirerek döneminde büyük tartışmalara sebep olmuş fakat, rönesansın hızlı ilerleyişi sayesinde bu tartışmalar Giotto Babanın lehine sonuçlanmıştır.
Altın sarısı gibi mistizme kuvvet veren renklerin yerine gökyüzünü maviye boyayan ressamdır.
Floransa doğumlu ressam. 1240-1302 yılları arasında yaşamıştır.
Cenni di Pepo olarak da anılır.
Proto Rönesans'ın önemli iki ekolünden biri olan Floransa Ekolü'nün yaratıcılarındandır. Ortaçağ avrupa resmi ile Bizans resmini kararak, batıdaki en erken ve en önemli itolabizanten sanatçısı olmuştur. Döneminde halen resimler kilise duvarlarına yapılmaktaydı, fakat Cimabue, duvar resimlerini rölyef ile çerçeveleyerek onlara tablo görüntüsü vermiş bu geleneği Öğrencisi Giotto di Bondone devam ettirmiştir.
Proto Rönesans döneminin iki önemli ekolünden biridir. Diğeri için (bkz: Siena Ekolü). Floransa Ekolü Cimabue ve öğrencisi Giotto di Bondone önderliğinde ortaya çıkmıştır.
Floransa Ekolünde Perspektif keşfedilmiş ve natürel renklendirme gündeme gelmiştir.
Floransa ekolü resme 3. boyutu kazandıran ekol olarak bilinir, bu ekolün sanatçıları, perspektif kullanmanın yanında renkleri açıklı, koyulu kullanarak gölgelendirme metodu ile başarmıştır.
Ortaçağ'dan sonra gerçeğe yaklaşmayı başarabilen ekol olarak 200 yıllık rönesans sanatının temellerini oluşturur.
Rönesans sanatı hazırlık devresi ya da Uluslararası gotik dönem olarak nitelendirilir. Bu dönemde 200 yıl sürecek Rönesans plastik sanatlarının temelleri atılmıştır.
Bu devrede iki önemli sanat ekolü dikkat çeker. Cimabue ve Giotto de Bondone nun başını çektiği Floransa Ekolü ve Duccio'nun oluşturduğu Siena Ekolü.
Proto Rönesans devri Geç Gotik ve Erken Rönesans devirlerini birbirine bağlayan ara dönem olarak kabul edilir.
Bu tablo, panaromik bir ölüm peyzajıdır. Ölüm, tabut kapaklarından yapılma kalkanlar taşıyan iskeletlerden oluşmuş ordusuyla ilerlemektedir. Tablonun her yerinde, çaresizce kaçışan ya da sonuçsuzca karşı koymaya çalışan insanlara saldıran iskeletler vardır. Bruegel tabloda mizahi durumlara da yer vermiştir. Tablonun sağ alt köşesinde, birbirlerine kapılmış iki aşık, etraflarında olup bitene ilgisizdir. Arkalarındaki iskelet(olum) ise onlarla dalga gecmektedir.
Tabloda ayrıca, ortaçağdaki toplumsal dönüşüm ve feodalizmin yıkılışı da yer alır. Sol taraftaki iktidari temsil eden adamin basinda, bir iskelet elinde kum saatiyle beklemektedir. https://galeri.uludagsozluk.com/r/33932/+
iş ve yüksek lisans mülakatlarında 100% gelmesi beklenen sorudur. Farklı şekillerde, aynı manaya gelecek şekilde sorulabilir.
her mülakatta soruluyorsa bu sorunun ayrıt edici özelliği yok gibi gözükse de bu soruya ne kadar ilginç cevaplar verebileceğiniz o işle ilgili kaderinizi belirleyebilir.
Üniversite son sınıfta Career Development ( Kariyer gelişimi) dersi almaktaydık ve dersin bir dönemi mülakatlar üzerineydi. Nihayetinde mezun olduk vs. sınıftan birinin iş görüşmesi her mülakatta sorulması beklenen 3-4 kesin klişe soru gelmeye başlıyor.
...
- peki... Neden seni seçelim??
- Hmm.. bakın ben son sınıfta Career Development dersi aldım. Ben soruları biliyorum, siz cevapları biliyorsunuz, yine de cevaplamamı beklerseniz, sizin beklediğiniz şekilde cevabı vereyim ama bu pozisyona, böyle bir soruyla da adam aranmaz ki...
Sözlükte sarhoş haliyle entry okuyan yada entry giren, belki ikisini de yapmadan sadece online olan yazardır.
Nihayetinde sarhoştur ve sözlüktedir. Ne yaptığı bizi ilgilendirmemekle beraber, algının düşmesiyle ortaya çıkacak imla hataları moderatörleri ve gammazları ilgilendirmektedir.
Sözlükteki Sarhoş tamlaması, damdaki kedi tamlaması ile gramatik olarak benzerlik göstermekle beraber meali açısından hiç bir benzerlik taşımamaktadır.
- Ulan sen sınavlara hazırlanırken az mı dua ettim ben, boşuna mı ettim? Kabak tatlısını bile bilemedin nasıl bitecek okul hee bi de hoca imam bayıldı sorsa ne yapıcan daha kabak tatlısını bilmiyon. 1 kilo kabağa 2 kase şeker konur!!
+ peki anneanne.
- Kız peşinde koşmaktan öğrenemedin derslerini dimi, bu kızlar var ya bu kızlar.. Ahh biz zamanımızda böylemiydi.. Evladım büyük şehrin kızından hayır gelmez, sen okulunu bitir sana buranın en güzel kızını alacağım ben e mi evladım . hadi bakalım bi daha aradığımda imam bayıldıyı sorucam. iyi çalış..
iş bankasının yeni uçuş kartı.
Reklamında hayatımdan kareleri çalmışlar resmen.
Reklam metninin durumumun vahimliğini anlatan metnidir:
Yine bir pazartesi, birbirini taklit eden günlere yeniden başlama vakti..
Bu gün kesinlikle arabayı çarpmayacaktım. Dün de, önceki gün de. Kesinlikle.
Hergün açık, hep iki şekerli, her zamankinden olmasın diyebilmek isterdim. değil mi?
Farkında olmadan gün bitti yine, aynı kanapede, aynı saatte. işin kötüsü bir haftadır aynı sayfada.
işte bu senin hayatın. Biraz uzaktan baktığında geride bıraktığın iz bu kadar aslında. ( evden işe bir ok çıakr istanbul uydu görüntüsü üzerinde) *
Büyük Kıtlık (irlandaca: An Gorta Mór ya da An Drochshaol) yaygın olarak kullanılan ismiyle irlanda Patates Kıtlığı, irlanda'da 1845 yılında başlayan 1849 yılında son bulan, yaklaşık bir milyon kişinin ölümü ve hastalanması, bir milyondan fazla kişininde göç etmesiyle sonuçlanan büyük kıtlık. Kıtlığa o yıl patateslere bulaşan bir hastalık sebeb olmuştur. Yalnızca tarladaki değil ambarlardaki patateslerinde çürümesi sonucu 5 yıl sürecek bir açlık felaketi ile sonuçlanmıştır.
New York'da 1985 yılında kurulan feminist sanatçıların oluşturduğu gruptur.
'Kadınların müzeye girebilmeleri için illa çıplak mı olmaları gerekir?' sorusundan hareketle, eylemlerine başlamışlardır.
Sanat dünyasındaki kadınların 90% nını çıplak kadın modellerin olduğunu vurgulamışlardır bir makalelerinde
Bundan hareketle kadın sanatçıların sanatlarının değil, piyasada kimliklerinin itibar görmediğini
dikkat çekip, sanat tarihinde feminist bir perspektifin oluşmasını sağlamışlardır.
Aman yarabbi koca sözlükte bir Juan Goyti solo başlığı yok dedirten yazardır.
Zamanında El pais Gazetesi adına Bosna'da ve çeçenistan da savaş muhabirliği yapmış. 1931, Barcelona doğumlu ispanyol yazardır.
Türkçeye çevirilen kitapları arasında :
Saraybosna Yazıları (1996)
Marx'ların Öyküsü (1997) Kuşatma Hali (2002)
Kapadokya'da Gaudi'nin izinde (2003)
Osmanlı'nın istanbulu (2005) vardır.
Bu şahıs 8 nisan 2009 tarihinde istanbula gelecek ve Orhan Pamuk ile katılacağı söyleşide hayranlarıyla söyleşecektirler.
Goytisolo, 'eğer bir türk romancı olsaydım yazmaktan en büyük keyfi alacağım kitap Orhan PamuK'un istanbul Hatıralar ve Şehir adlı eseri olurdu' demiştir.
Gore Gori Chapa Tipa Rota Hey gölgesi suretinde kurulan Ankaralı Rock / Blues grubu. Gore Gori Chapa Tipa Rota Hey: gitar /vokal
Mustafa: Gitar
Atakan: Bass ( Dizzy bluesmuş!!)
Furkancan : Davul ( merak etmekteyim kendisi)
Henüz belli olmamasıyla beraber, bir gün gerçekleşeceği kesin olan bir tarihte istanbulda karanlık, duman altı bir barda, 50lik bir birada vaftiz edilecek gruptur. Live Long and bozzy!
evlatlığımdır. kendisini ilk bir kütüphanede kıvrılmış kitap okurken gördüm. Dünya tatlısı pek yazmayan yazar. Türkçe klavye yoksunu oldugu icin 'sıkıcı' , 'sıkıldım' yazamayan yazar.
nobel edebiyat ödülüne layık görülen ilk Latin Amerikalı (Şili).
The New York Times gazetesinde şairin lezbiyen olduğuna dair bir yazı vardı, büyüleyici şiirlerini hemcinsine yazmak suretiyle hayal kırıklığına uğratmıştır. Ne de olsa bütün şiirlerde 'aşk' bir 'kadın' ve bir 'erkek' arasında geçer, iki kadın arasındaki aşk şiirler için fazladır ya.. Öyle işte.
yo te ensene a besar
con besos mios
inventados por mi, para tu boca.
Sana öpüşmeyi öğreteceğim
Senin dudakların için icat ettiğim öpücüklerle.
kıskanç anne modeli:
muhtemelen eşi tarafından terk edilmiştir ve oğluyla yanlız yaşamaktadır, oğlunun başına gelen her talihsiziği, yada oğlunun her başarısızlığını kızın üzerine atar. Oğlu ona karşı geldiğinde şırfıntı kız arkadaşı muhtemelen bu olaya sebep olmuştur. Erkek arkadaşın evine gittiğinizde her dakika arkanızdan dolanır. Asla yalnız bırakmaz.
Torun bekleyen anne modeli:
Oğlunun her kız arkadaşını çok sever 2. gün sahipleniverir, arkadaşlarına gelinim diye bahseder. Bu tip bir kayınvalide edinmeden önce, evliliğinizin 3. ayında anne baskısıyla hamile kalmaya hazır olup olmadığınızı düşünmelisiniz.
Oğlunun cinsel yaşamını destekleyen anne:
Bu tip anne oğlunun kız arkadaşlarına hiç önem vermez, sıradan bir kadın gibi davranır, eve girdiğiniz an selam diyip evi terkederek 'hadi bitirin işi ben gidiyorum, oğlumun beline kuvvet' mantelitesiyle sizi rahatsız eder. En sevimsiz anne modelidir.
En sevilen erkek arkadaş annesi:
Çok sevecen bir kadındır, ne gelin gözüyle bakar ne de oğlunun sex mate'i gibi davranır. Sizinle film izler, kahvaltı yapar, her zaman evde olmaz. Doğum günlerinizi hatırlar.
puantilizm olarak da bilinen sanat türü. .Renkler yanyana geldiğinde bir renk yanılsaması oluşturur. Bu yanılsama sonunda yeni renkler oluşur. örneğin figürde sarı ve mavi noktaları yanyana kullanarak, uzaktan bakıldığında yeşil yanılsamasına düşürür.