serdar ortaçın 1996 yılında çıkardığı ikinci albümünün adı ve bu albümdeki 3.şarkısı.
albümde bulunan şarkılar:
1 . Ben Adam Olmam
2 . Dert Gecesi
3 . Yaz Yağmuru
4 . Nar Çiçeğim
5 . Geceler Uzun
6 . Kitapsız
7 . Hesap Sorunu
8 . Sana Uzandım
9 . Gamzelim
10 . Yaz Günü
11 . Sevgi Değil Aşk Değil
12 . Neden
şarkının sözleri:
Çok seneler geçti senden sonra
Ben hep yalancı aşklar yaşadım
Hiç bir zaman ölmeyen şarkılar gibi
Ben hiç seni unutmadım
Şimdi hatırlarım, eski günleri
Belki döner gelirsin bir sabah
Ağlamaktan usanmadan
Hergün ağladım durmadan
Şimdi beni yalvartmadan gel
Yaz yağmuru, düşer durur yüreğime
Bir küçük aşk, yeter benim hasretime
Sende benim yağmurum ol
Damla damla yağ gönlüme
Koşarım peşinden kaçanların
Doğruyu bulmakta zorlanırım
Severim sevmenin dertlerini
Sonunda kollara yollanırım
Kör olur gözlerim seviyorken
Kendime masallar anlatırım
Dillere düşerim her aşkımla
Yanarım yanarım aldanırım
Anasını sattığımın dünyası...
Kafayı yormam, sonuna bakmam
Ben adam olmam deli gönlüm, neler ister de Seni aldatamam
Severim delice...
ilk okul sıralarına mahsus bir durum.
genellikle gerçekten çok konuşanlar tahtaya yazılır ve konuşmasının ya da şımarmasının, sıraların üzerine çıkıp ter ter tepinmesiyle doğru orantılı olarak isimlerinin yanına bir de çarpı konulurdu.
dayağın ne kadar içimize işlediğinin belirtisiydi aslında bu gibi durumlar.çünkü konuşanlar ve şımaranları tahtaya yazari durumua göre yazılan isimlerin yanına bir ya da birden fazla çarpı koyar,ve sınıfa öğretmen gelince de tahtadakileri hemen şikayet ederdi.öğretmenin herhalde bu kişilere tokat atacağını sanırdı.
ayrıca bir de ne konuşmadığı, şımarmadığı; edebiyle kitabını ve defterini hazırlayıp öğretmenini sınıfta bir öğrenci gibi bekleyenlerin gerçekten talihsiz olanları da tahtaya yazılırdı ki allah düşmanımın başına vermesin dedriten olaylardandır.bu bahtsız bedevilerin tek suçu; ya kalem kutusundan kalem çıkarmak, ya da yere düşen bir kağıdı alıp çöpe atmak gibi gerçekten vatanın birliğine dinamit koymakla eşdeğer olan suçlardı.
işin garip tarafı; bu konuşanlar ve şımaranlar hala tahtaya yazılıyor.ortaokul sıralarında da sınıf başkanı yardımcısı konuşanları kağıda yazıp öğretmene dönem ödevi ciddiyetinde teslim ediyor.
unutmada; bir de ders esnasında sınıfta derse katılmak istemeyen bir öğrenci öğretmenin yanına gelip konuşanları kağıda yazıp size vereyim mi der ki bir öğretmenin karşılaşabileceği dumur detaylardan en dumur olanıdır.
şirket sözleşmeleri, kira kontratları gibi resmi belgelere yapıştırılan bir çeşit pul.bu pul sayesinde vergi ödenmiş sayılırdı.sayılırdı ; çünkü artık damga pulu kullanımdan kalkmıştır.bununla birlikte, maaş bordrolarında damga pulu kesintisi adı altında bir tür kesinti kalemi de mevcudiyetini korumaktadır.
susurluk kazasının baş mimarlarından olan kişi.bu kazada ölmüş ve ölümünden sonra bazı çevrelerce kahraman ilan edilirken bazı çevrelerce de vatan haini damgası yemiştir.
resmi olarak kurulmamış olsa bile , uludag sözlüğün , çaylak yazarlara hoşgeldiniz diyen illegal bir örgüttür. sözlük yönetiminden tamamen bağımsız olan uludağ sözlük çaylak yazar karşılama komitesi genellikle tecrübeli yazarlar tarafından oluşturulmuştur.kişisel kimlikleri gizli olmakla birlikte , asli görevleri çaylak yazarlara hoşgeldiniz demek ve onlara karşılaştıkları ya da karşılaşacakları zorluklar konusunda yardımcı olmaktır.
bilgisayar kullanıcılarının yakinen tamıdığı ve bilgisayarı resetlemek için aynı anda basılmak suretiyle kullanılan tuşların hepsi.
bu tuşlardan ctrl ve alt olanı * sağ alt köşede, delete tuşu ise yine aynı bilgisayarın sağ üst köşesinde bulunur.bu tuşların her üçüne de ayn anda basmak suretiyle bilgisayarınızı resetlersiniz.
ayrıca ceterelealtdeleyt , sözlüğümüzün yeni çaylak yazarlarındandır.kendisine hoşgeldiniz , ne iyi ettiniz de geldiniz diyoruz.
pkk terör örgütünün daha önceleri sıklıkla yaptığı, günümüzde ise malum çevrelerden aldığı yardımlar sonucunda yeniden yapmaya başladığı eylemler bütünüdür.
örgüt, kendi köylüsünü , kendi askerini katlederek üçün birini eline almıştır, daha doğrusu eline vermişlerdir.
Horasan asıllı bir tüccar olan davudi tai hazretleri zamanında bir cenazeye rastlar.cenazenin ardı sıra giden ağlayıcılar, yapmacık bir biçimde cenazenin ardı sıra giderken aynı zamanda da ölü kisiye ağlamaktadırlar.bu zahte ağlayıcılardan birisinin soyledigi 'hangi güzel yuz toprak olmadı ki, hangi guzel göz yere akmadı ki' şeklindeki yapmacık ama seçkin söz , davudi tai hazretlerini kendine getirir ve imamı azam hazretlerinin degahına koşar, olaylar gelişir.
sozluge uye olup ta e-mail adresine gelen linki aktive ettikten, simsek hiziyle sozluge girdikten sonra sayfa acildiginda , kor parmagim gozune misali suratina kezzap acisiyla carpan ilk kelimedir.
caykalsiniz... bunu sozluk yazari zaten bilmekle birlikte , yeniden kendisine hatirlatilmasindan dolayi , kuyrugunu bacaklarinin arasina sıkıştırır ve caylaklıktan bir ust kıdeme terfi edebilmek icin gururla yazmaya devam eder.
benim favori oyunum anlamina gelen ingilizce bir ifade.cümle , kendince gorecelidir.cunku cumlede benim favori oyunum derken bir kisisellestirme soz konusudur.ve bundan dolayidir ki; herkesin favori oyunu benzer ozellikler gostermekle birlikte yine de farklidir.
ozellikle kadinlar arasinda pek revacta olan kahve fali sonrasinda soylenen cumle.
cunku herkes bilir ki; kimsenin gelecekten haber vermeye ne yetkisi ne de bilgisi vardir.bununla birlikte biz insanlar, isteklerimiz dogrultusunda guzel hayaller kurmaya ya da iyi haberler duymaya hem meyilliyizdir ; hem de ozellikle isteriz bunu.
kahve falina bakildiktan sonra ise, genelde ortamda bulunan ve dini inanciyla taninan bir kimse, falin ne kadar gunah oldugundan soz eder ve hemen ardindan da yine ayni ortamdaki kadinlardan biri;
-amaaaaan, bosver necla, bizimkisi kuru avuntu.fala inanma ,falsiz kalma.... der.
zaten cumle, aslinda bir fenomeni ortaya acikca koymaktadir.inanmayiz ama inanmadigimiz seye inanmak isteriz.