iğrenç ergen başlıkları ve yazarları sebebiyle aylar önce yazmayı bıraktığım sözlük. belki bir nebze düzelmiştir diye bir göz atayım dedim, seviyenin iyiden iyiye sıfırın altına indiğini gördüm. cinsellikle ilgili başlıkları çıkarsan geriye ne enrty kalacak ne de yazar. doluşmuşlar seks bağımlıları yemin ederim, icraat yok çeneye vurmuş tabi hepsinin.
emre yi galatasaraylısı sevmez, fenerbahçelilerin büyük çoğunluğu sevmez, diğer kulüp taraftarları zaten hiç sevmez.
selçuk u ise galatasaraylı da sever, fenerlisi de, beşiktaşlısı da. sadece trabzonlular sevmez oda transfer mevzusuna. aklıbaşında trabzonlusu da sever. adamdır çünkü. saha içinde hiçbir takım arkadaşını, rakip oyuncuyu yada hakemi küçük düşürücü tavırlar takınmaz. efendidir. her hali ile kaliteli bir insan oldugunu belli eder. kişilik olarak ta selçuk öndedir sizin anlayacağınız. futbolculuk özelliklerinden zaten (#16849614) burada bahsetmiştim.
--spoiler--
Abdullah Hoca pazartesi günkü basın toplantısında; Herkes değişime saygı duyacak dedi. Savunmanın göbeğinde Ömer-Semih, ileride Sercanlı değişim gerçekten saygıdeğer. Ama bir değişimden söz ediyorsak; bu, gitmeye çalıştığımız Brezilya 2014te 34ünü görecek Emre kadar, 29luk Selçuk etrafında da olmalı. Belli ki milli takım çatısı kurulurken Gümüşdağ-Avcı-Buruk-Belözoğlu arasındaki telepatik uyumdan faydalanılmış. Ama Dünya Kupası yolunda ihtiyacımız olan esas uyum, Selçuk-Arda-Umut-Burak arasındaki...
Bunu farklı kazanılmış, Abdullah Hocanın ve de Emrenin yıldızlaştığı bir günün sonunda yazdığımın farkındayım. Evet, herkes değişime saygı duymalı. Biz de duymalıyız... Emre de... Hatta Abdullah Hoca da...
--spoiler--
bu adamla ilgili asıl korkum, bundan 5-6 yıl sonra milli takıma yardımcı antrenör, 10-12 yıl sonra teknik direktör olmasıdır. bunlar daha iyi günlerimiz.
11 eylül 2012 türkiye estonya maçı ve 7 eylül 2012 hollanda türkiye maçında türk milli takımının ne kadar üstünde olduğunu bir kez daha göstermiş göz bebeğimiz yıldızımızdır. o ne paslar o ne oyun okumalar aslan parçam. keşke gurbetçi bir ailenin çocuğu olaydın da almanyayı ispanyayı filan tercih edeydin milli takım olarak. millet te dünya yıldızı göreydi.
11 eylül 2012 türkiye estonya maçı nda gol attıktan sonra yaptığı hareketle yine karakterini gösteren futbolcu. adam gibi sevin golüne ulan, yine sansasyon peşinde. aklınca tüm takımı hocanın yanında toplayacak. sen sevincini yaşa, takım hocasını seviyorsa yapar o hareketi zaten, senin dikte etmene gerek yok. hayatımda bir insan bünyesinde bu kadar çok ego görmedim. gören varsa beri gelsin.
vahim ötesi bir durumdur. oğlan kişi wc ye kalkamayacağı gibi, bağırsak baskılarına karşı suratını da ekşitmemelidir ki kız babası noluyor lan demesin. o yoğun baskı altında etrafa gülücükler saçmayı başarıp, efendi damat portresi çizmek bir hayli zordur.
2008 den beri 48 asistle oynayan geçen sene 13 de gol atan, frikiklerdeki en etkili orta saha oyuncumuzu taktiksel(!) nedenlerle oynatmıyor.
Bahane olarak da Hollandada da dirk Kuyt (Selçuktan 5 yaş büyük ve yerinde robin van persie var) da oynatılmıyo diyor. doğru bizde de Xavi var zaten, Nasıl bir anlayışa sahipsin ki Abdullah Avcı!
ikisininde hayranı bir futbol sever olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirm ki, selçuk inan her türlü emre nin önündedir. takımına daha faydalıdır her anlamda.
evet emrenin cv si selçuktan kat be kat daha iyi gözükebilir, ama bu emrenin daha 16 yaşındayken kendisine güvenip şampiyonlar liginde forma veren fatih terim sayesindedir. daha 16 yaşında üst seviyede oynaması emrenin avrupada reputasyonunu artırmıştır ve galatasarayda daha 20 yaşında uefa kupasını alması sayesinde büyük transferler yapmıştır. selçukta yıllarca manisada orda burda vakit kaybetmeyip büyük takımlara gelmiş olsaydı, şu an muhtemelen avrupanın top class takımlarından birinde banko oynuyor olurdu. ve ilerleyen yıllarda oynayacakta avrupada, bir tugay kerimoğlu kariyeri bekliyorum ondan.
şimdi geçelim teknik analize;
top tekniği - selçuk öndedir, daha az pas hatası ile oynar. uzaktan şutlar - emrede iyidir fakat selçuğun uzaktan gol sayısı çok daha fazladır. frikikler - emrenin yanılmıyorsam 1 veya 2 frikik gol var kariyerinde, selçuğun sadece geçen sene 5 tane. defansif özellikler - emrenin top çalma özelliği daha iyidir, selçukun pozisyon bilgisi daha iyidir. ikiside sağlam mücadelecidir. hücuma katkı - emrenin bir sezondan attığı gol ve yaptığı asist sayısı toplam 10 u geçmez, selçuk toplamda 20 gol veya asist ortalama ile oynar.
esas oğlanların sahnede kaldığı 1,5 saatlik süre enfesti. bir çok detay yukarıda yazılmış zaten, tekrarlamaya gerek yok sadece şunu ekleyeyim, adamların istekli ve sempatik duruşu hoşa gitti. gelip tıngır mıngır yapıp gitmediler salt yani. tazecik bir grup gibi coşturmaya hevesliydiler milleti. ama malesef ki kalabalığın büyük çoğunluğu elleri önlerinde bağlı, minik kafa hareketleriyle ritim tutarak opera izleyicisi modunda izledi konseri. *
vurgu yapmak istediğim bir diğer konuda, bizim milletin kendi sanatçısını beğenmeme gerizekalılığı. bundan yıllar önce bir metallica konserinde de kurbana yapılmıştı bu, hatta sahne pet şişe yağmuruna filan tutulmuştu. ulan athena dediğinde boru değil hani. yok rhcp nin altında athena mı çıkarmış, hiç te çekilmiyorlarmış falan filan gibi bir sürü sikik yorum. ulan pezevenk sevmiyorsan athenayı siktirgit arkada çimenlikte sevgilinle seviş! adamlar gelmiş çalıyor kendi çaplarında, ki iyilerdi. tutup rhcp ile kıyaslamanın anlamı ne hödük! oh be rahatladım, zor tuttum kendimi bir kaçının suratına bunları söylememek için.
yapmacık tebriklerin havada uçuştuğu, klişe cümlelerin kurulduğu, doğum günü sahibinin resmi bir doğum günü konuşması yapmak zorunda kaldığı, en sıkıcı doğum günü kutlaması çeşididir.