insanın başına ne gelirse ya meraktan ya da yaraktan gelir diyen muzır atalarımızın bildiği ve bize göstermek istediği bir gerçek vardır o da merakın aslında çok önemli bir mevzu olduğudur. bizi insan yapan etimize, kemiğimize ruh üfleyen şey bitip tükenmek bilmeyen merak duygumuzun bize kazandırdıkları sayesindedir. bu merak konusunu sakın boşlamamak gerekir. merakı bildiğiniz an fenafillah olmuşsunuz demektir.
dedikodu mevzusuna gelince. geçenlerde bir kitabede okuduydum dilin gelişimi dedikodiyle ilgili bir şeymiş. ve hatta şu an modern dünyada bile konuşmalarımızın %90'ı dedikodu üzerine kurulu. mesela şu ben bile dedikodu yapıyorum. bu başlığa entry girecek ikinci kişi olursa o bile dedikodu için bu işi yapacak. bu bilgi gereksiz değildir. biraz üzerinde düşünün araştırın neler neler çıkacak.
Muhtemelen 16-23 arasıdır. Dünya sikine minare götüne takılıp gidilen yaştır. Kimi devrimci olur dünyayı kurtarır kimi aşık olur çöllere düşer. Güzeldir.
Böyle bir imkan doğal olarak babayı ve hatta kendini öldürmek manasına geliyor. Doğrusu böyle bir imkanım olsa kimin dedesini öldüreceğimi iyi biliyorum.
tabi hiç düşünmediniz böyle şeyleri. hayat daha laylaylom. genç arkadaşalarımın biraz aklını kurcalayıp kaçmak istiyorum.
evlilik, marjinal mahalle kızına sorarsan seks içindir, yurdumun yazgısı boyun eğmek olan 50 yaş ev hanımlarına sorarsan bir mecburiyet, beyfendiler için düzenli hayat büyük usta nietzsche içinse insan yavrusunun geç gelişiminden kaynaklı bir çözüm yolu. lan pezevenk aşk vardı sevgi vardı diyenlerinizi duyar gibiyim ama maalesef bilim duygusuzdur. en güzel duygular ise kaosun içinde vardır. stabil olan her şey artık ölüdür. oysa kaos doğum sancısı gibidir. kaosu hayatınızdan çıkarmayın.
bu bilgi ne işinize yarayacak. gerçekten bilmiyorum. ama kalsın köşede.
şu dünyada sevmedeğim insan profilinin başını çeker.
tabi her şey bir maddedir burdaki madde anlayın işte, araba, ev, parfüm, cep telefonu, pantolon, atkı, kalem, (kitabı ayrı tutuyorum çünkü onunla ciddi manada duygusal bir bağım var) gibi gibi şeyler. yani ne bileyim bakıyorsun adam araba alıyor gecesi gündüzü onunla. onunla, bütünleşiyor ayrı bir boyuta geçiyor. telefonu yere düşse adeta canı yanıyor, parfümü bitse ağlayacak gibi oluyor. bak bacım sallama daha kaba tabirle sikleme yönünü insana çevir o da olmadı allaha sığın. ben daha sana ne diyeyim.
zeki müren bu her saat tadından yenmez. lakin cumartesi saat 18 sularında zeki müren'den sorma ne haldeyimi dinleyip kedere batmış bir gencin dünyası gerçekten kararmış demektir. hele hele millet haldır haldır barlara akıyorken.
kafan karışık biliyorum ama bence sen inanmıyorsun. hepi topu 3 bilemedin 4 tane semavi din var hepsi de ortadoğu kökenli dallarını yol kökü aynı yani neyin peşindesin kardeşim.
Pazartesi gününe denk geliyormuş. Sebepsizce açtım baktım içimi bir hüzün kapladım. Sendrom vs. Her şey hikaye kısmetse toprağın altında sere serpe uzanıyor olacağız.
insanı ağlatır. Çocukluğuna dokunur gibi olursun hele hele 20 yıl sonra gidersen 10 yaş hatıraların düşer aklına, ölen arkadaşların, uzaklaşan kardeşlerin, annen, baban ilk çocuksu aşkın mahalla başı abilerin, ablaların of lan allah kimseye böyle dert vermesin.
Yarın yapmayı planladığım şey. Akp alırsa halimize yanarak izlemiş olurum keder rakısı olur. Ötekiler alırsa keyif rakısı olur. Gördüğünüz gibi rakının her türlü gideri var.