bi tür ruh hastalığıdır. cinsel güdülerini doyurmak bir yana dursun var oldukları için pişmanlık hatta suçluluk hisseden ruh halinin dışa vurumudur. ilerleyen dönemler gördüğü her delik ve uzun cisimden mana çıkartacak insanların yasağıdır.
bulsam gıkımı çıkarmadan içine katılacağım güruhtur. zira 1 kişilik istihdam kadrosu açılan yere en az 20-25 kişi gidip, mülakatlarda ağzınızı fırçalamaya sağdan mı başlarsınız soldan mı başlarsınız gibi saçma sapan sorularla muhatap olmaktan çıldırmış bulunmaktayım.
fox tv'nin sabah haberlerini sunan fatih portakal'ın takipçileri bilirler, her gün programda bir soru sorulur ve yayın süresinde o soruya doğru yanıt verenler arasından 4-5 kişiye kitap hediye edilirdi. "di" diyorum çünkü artık bu olmayacak. fatih portakal'ın bu akşam saatlerinde twitter hesabından yaptığı açıklama aynen şöyle:
"her sabah dağıttığımız kitapları artık dağıtamayacağız. çünkü tv'lerin en tepesindeki kurum (rtük), "kitap dağıtamazsınız"dedi. bu yaşımda bir kez daha anladım ki; bu ülkede iyi bir şey yapmak için çaba harcamayacaksın. istenmiyor. utanıyorum hem de çok. sizlerden kendi adıma çok özür diliyorum. elimizde tüm kitapları da yayınevlerine göndereceğiz. ama bir şey daha yapacağım. yarın rtük başkanını arayacağım. ve ondan tatmin edici bir açıklama isteyeceğim.sadece kültür adına yapılan,, gönüllük esasına dayalı bu uygulamanın rahatsız edeci ya da yasalara aykırı tarafını soracağım."
evet kitap dağıtımı rtük tarafından yasaklanmış. üstelik tüm kitaplar biyografi, kişisel gelişim ve roman türlerinde olmasına rağmen. hangi kanun maddesi yada hangi uygulamaya dayandırırlarsa dayandırsınlar bunun izahı yoktur. bu ancak orta çağda karşılaşılan bir durumdur. güzel ülkemde basılmayan kitaplar toplatılıyor, hediye kitap kampanyaları engelleniyor.
müzik kolu başkanı olmak: müzik derslerin hoca masasına kurulur ve sınıfı başkana emanet eder. söylet söyletebildiğin şarkıyı, ver coşkuyu...
kızılay kolu başkanı olmak: biri düşer hiç kimse onu yerden kaldıramaz bir kızılay kolu başkanından daha iyi şekilde. hem görev hem sevap artı artı bonuslar.
kooperatif kolu başkanı olmak: dükkanın vardır bildiğin. babalar gibidir, tekeldir, okulun tek kantini senindir. ilkokulda ticarete atılmışsındır ve dolayısıyla geleceği parlak hesap uzmanı görüntün vardır.
sınıf başkanı olmak: daha da önünde durabilen olmaz. o sınıfta 1 hoca 2 sınıf başkanı ötesi yoktur.
bu duruma ancak şu denebilir: "yazar bir sosyal duruma yakarış edasında kurduysa da cümlesini, dinleyen kulaklar hemen ardındaki zihinle algıladı sözcükleri"
- avrupa'da ossurmak ayıp değilmiş biliyo musun?
+ saçmalama olum ya kokuttun bari sallama
- lan ne saçmalıcam cahil adam, geğirmek ayıpmış oralarda
+ he abi hee
hala sonunun ne olacağı tahmin edilemeyen bir şike soruşturması sürerken, böyle bir tarih için ancak, lig o günü görsün de gerisine bakarız denilebilir.
üç yılı aşkın bir süredir yazılarımız hayat bulan bir blogumuz vardır. Biz kendisine içinde güzel şeylerden bahsedeceğimizi vadederek, muhabbeti hoş kimse manasına gelen "muhibbi" adını uygun bulduk. ee birden çok kişi olunca da muhibbiler blog dedik. (not: muhibbi, kanuni sultan süleyman'ın şiirlerinde kullandığı takma adı, mahlasıdır)
genellikle kitap ve sinema yorumları yaptığımız blogumuzda, bu eserlerin tanıtımından ziyade teşvikine çaba vermekteyiz. bunu, okuyan, zihin yoran bir kitle için toprağa tohum serpme olarak görmekteyiz. http://muhibbiler.com
bu isimde bir de blog vardır. burçlardan, uzaylılara, ilginç haberlerden güncel konulara gibi farklı dallardan içeriği vardır. (bkz: http://dusundurenseyler.blogspot.com)
arka sokaklar aile polisiyesidir. kötüler ve iyiler vardır. kötü karakterli şahıs bellidir.
behzat kara roman türünün polisiyesidir. hayata karşı alınan mağlubiyetlerin eseri insanların hikayesidir.
zaten hepimizin koşarken, uyurken, sıçarken, sevişirken yani kısacası her aktiviteyi yaparken fotoğrafı vardır. atatürk'ün sadece abdest alırken fotoğrafının olmaması güzel yurdumun insanlarının hayatını ciddi biçim etkilemektedir. en kısa zaman montajla falan böyle bir fotoğraf hazırlanmalı ve milli benliğimizde oluşan hasar giderilmelidir.
henüz çaylaktır. tv dizilerinde gördüğü, hoca öğrenci atışmasını ve hocayı o atışmada alt etmenin hayalini kuruyordur. dolayısıyla her cümlesini not tutmak için değil laf sokmak için dinliyordur. zira arkadaşımız apolitik değildir ve memleket sorunlarını çok yakından takip etmektedir. bu konuda söyleyeceği çok şey vardır. söylenen cümle havasına hava katacaktır. ama çoğu zaman hem o cümleyi kuramamıştır, yada kursa da pek miklenmemeiştir, hatta miklense dahi tahmin ettiği havayı yakalayamamıştır.
yazık la not tutamamıştır.
Twitter hesabından, "2011 yılının bitmesinin çok az bir zamanı kaldığını" bildirerek hepimizi uyandıran siyasidir. http://twitter.com/# !/dbdevletbahceli/status/142672813738831872
bir çok defa karşılaşılan durumdur. bu durum her zaman öğrencinin yan gelip yatması, çalışmaması gibi durumlarla açıklanamaz. kimi zaman hoca sevilesidir (!) (bkz: hüseyin karakayalı)